​Okullar kapanacak mı?

Başlığa taşıdığım soru öğretmenler, öğrenciler ve veliler tarafından oldukça merak edilmekte, sürekli sorulmakta. Diğer yandan ise bu sorunun her seferinde gündeme gelmesi, devlet yetkililerini vaktini alması nedeniyle rahatsız etmiş olabilir. Kamuoyu nezdinde ise bu konunun muallakta kalması, netliğe kavuşmaması yönünde bir algı var.

Muallakta olan, kafa kurcalayan, merak edilen, kamuoyunun gündemini meşgul eden okulların açık mı kalacağı kapatılacak olup olmayacağı yönündeki konu Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından hafta başında yapılan açıklamalarla artık netliğe kavuşmuş oldu.

Kabine toplantısı sonrası basın açıklamasında bulunan Başkan Erdoğan okulların açık kalıp kalmayacağı ile ilgili şu; “Eğitim, en çok yatırım yaptığımız alanlardandır. Uzaktan yürütülen eğitim faaliyetlerinin yüz yüze eğitimin yerini almadığını gördük. Bu sebeple yüz yüze eğitim konusunda kararlı bir tutum ortaya koyduk. 6 Eylül’de başlayan eğitim faaliyetleri alınan tedbirlere uygun bir şekilde başarıyla devam ediyor. Yaklaşık bir buçuk yıllık aranın ardından elbette aksaklıklar olmuştur. Bunlarda ilgili kurumlarımız tarafından giderilmiştir. Yüz yüze eğitimin aksamaması için 722 milyonluk ödeneği yerine ulaştırdık” açıklamalarında bulundu.

Kısa, öz ve içerisinde birçok önemli bilgiyi içeren bir konuşma aslında. Açıklamalara baktığınızda öğretmen ve öğrencilerin sürekli dile getirdiği bir konu olan “uzaktan eğitimin, yüz yüze eğitimin yerini almadığı” konusu devlet yetkilileri tarafından da tespit edilmiş. Böyle bu konuda toplumsal bir mutabakat sağlanmış. En azından şu çıkarımda bulunabiliriz; ilerleyen günlerde Allah göstermesin vaka ve vefat sayıları artması halinde kolay kolay uzaktan eğitim faaliyetlerine artık geçilmeyecek. Kolay kolay okullar kapatılmayacak. Okulların açık olması ile birlikte eş zamanlı olarak uzaktan eğitim faaliyetleri de yürütülebilir, ki bunda birçok eğitimci de hemfikirdir. Yalnız geçmişte olduğu gibi tamamen uzaktan eğitim modeline yönelik bir karar artık kolay kolay alınmayacak. Bu da demektir ki, artık kolay kolay okullar kapatılmayacak.

Ki zaten Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın konuşmasında geçen “Bu sebeple (yani uzaktan eğitim, yüz yüze eğitimin yerini alamaması sebebiyle) yüz yüze eğitim konusunda kararlı bir tutum ortaya koyduk” ifadesi de okulların artık kolay kolay kapanmayacağına dair önemli bir mesaj içeriyor. Böylece kamuoyu nezdinde merak edilmemesi ve rafa kaldırılması da bizim temennimiz olsun.

Sayın Erdoğan “6 Eylül’de başlayan eğitim faaliyetleri alınan tedbirlere uygun bir şekilde başarıyla devam ediyor. Yaklaşık bir buçuk yıllık aranın ardından elbette aksaklıklar olmuştur” açıklamasıyla tozpembe bir tablo çizmiyor, aksaklıkların oluştuğunu dile getirerek nesnel ve objektif bir bakış sunuyor. Sayın Cumhurbaşkanının konuşmasından anlıyoruz ki, ortaya çıkan aksaklıklara dair çözüm de üretilmiş; “Bunlarda (ortaya çıkan aksaklıklar da) ilgili kurumlarımız tarafından giderilmiştir. Yüz yüze eğitimin aksamaması için 722 milyonluk ödeneği yerine ulaştırdık.”

Gönderilen ödenek miktarına bakılınca, büyük bir rakam. Binlerce okul elden geçirilmiştir. Ortaya çıkan on binlerce sorun çözüme kavuşmuştur. İnanıyorum ki, okullar ve eğitim kurumları bu ödenek sayesinde nefes almıştır. Temiz ve hijyenik bir ortama dönüşmüştür. Bu da okulların açık kalmasında ve bu durumun sürdürülebilir olmasında önemli etkenlerden biri.

Muhtemelen öğrenciler de kendilerindeki duygusal eksiklikleri hissetmişlerdir. Sosyalleşmekte geri planda kaldıklarını görmüşlerdir. Aileler de bu yönde bir boşluğu fark etmişlerdir. Tüm bu nedenlerle gerek öğrenciler gerek veliler gerek ise devlet yetkilileri okulların açık kalmasında ve bir daha kapatılmamasından yana duruş sergiledikleri yönünde bir netlik oluşmuş oldu.

Veliler ve öğrenciler karne alma ve zorlu sınavlara hazırlanma heyecanını yaşama ve kontrol etme sürecini; okul idareleri ve öğretmenler de sınavları yapma, öğrencileri mezun etme, sınıf atlatma heyecanını yaşayacakları günlere hummalı hazırlık yapabilirler.

Birileri üzülebilir ama okulları kapatmak artık mümkün değil!