Okullar gereksiz mi?
Yıllar önce Ivan İllch’in Okulsuz Toplum diye ilginç bir kitabını okumuş ve bana oldukça öğretici gelmişti. Kitaba göre okulun, çocukların çocuklukları üzerinde, zaman ve enerji hakkı iddia eden yapay ve görece ehemmiyetsiz birer bina olduğunu ileri sürmekteydi. Okula devam etme, dersleri başarı ile geçebilme, çevresindekilerle iyi anlaşabilme/geçinebilme kaygısının ise çocukları hem batı kültürünün/toplumsallaşmasının gündelik hayatından koparmakta hem de onları yabanıl, büyüsel ve ciddi bir ortama tabiri caizse itmekteydi. Böylece, kurumsallaşmış, standardize edilmiş, homojenleştirilmiş, tek düzeleştirilmiş ve aynılaştırılmış bilgi yığınları çocuklara dayatılmaktaydı. Bu durum aynı zamanda da bir tüketim çağının da habercisi sayılmaktaydı.
Şimdi de Taylandlı Bangkok merkezli bir iş adamı olan Dhanin Chearavanont benzer fikirleri savunmaktadır. Tayland'da gıda sektöründe faaliyet gösteren Dhanin Chearavanont 17.3 milyar dolar servete sahipmiş.
Tayland’ın bu en zengin adamı: “Okul süresi kısaltılmalı, gençler hayattan deneyim kazanmalı!” demektedir. Bu dijital bir çağda teknolojik gelişmelere ayak uydurmak ve kendilerini geliştirmek için öğrencilerin okulda daha az zaman geçirip gerçek hayat deneyimi kazanmaya daha çok odaklanmaları gerektiğini söylemektedir. Taylandlı öğrencilerin okulda ve üniversitede geçirdikleri sürenin kısaltılması gerektiğini ifade eden Dhanin, öğrencilerin 18 yaşına geldiğinde üniversiteyi bitirip iş hayatına atılmaları gerektiğini söylemekte.
Kendi ülkesinin eğitim sistemini baz alarak konuşan Dhanin, “Benim görüşüme göre, öğrencilerin ilkokulda geçirdiği 6 yıl, 4 yıla inmeli. Öğrencilerin 18 yaşına geldiğinde üniversiteyi bitirip çalışmaya başlaması için de ilkokul sonrası aşamalar 2 yıldan fazla sürmemeli” demiş. "Bugünlerde öğrencilerin ezber yapması gerekmiyor çünkü tüm bilgiler internet üzerinden parmaklarının altında" diye de eklemiş.
Makinelerin ve yapay zekânın insanlardan daha iyi öğrendiğini, bilgileri işleyebildiğini, hatırladığını ve hesapladığını hatırlatan Dhanin, "Çoğu üniversite ve okulun hala devam ettirdiği eski metotları kullanmak için herhangi bir neden yok" diye konuşmuş.
Bunun yerine üniversite ve okulların öğrencilerine gerçek dünyadaki sorunlardan ve zorluklardan öğrenmelerini sağlayarak iş piyasasına hazırlamaları gerektiğini söyleyen Dhanin şunları eklemiş: "Toplum en iyi üniversitedir. Okul, bilgelik kazandırmaz. Bilgelik sadece gerçek hayat sorunlarından öğrenilebilir."
Dhanin enteresan ve dikkate alınması gerekli şeyler söylüyor diye düşünüyorum. Özellikle de PISA Eğitim Direktörü’nün “Türk öğrencilerin karmaşık sorunlar karşısında çözme becerilerinin olmadığını görüyoruz” dediğini de önemseyerek…