Dolar (USD)
34.36
Euro (EUR)
36.33
Gram Altın
2822.91
BIST 100
0
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE
26 Aralık 2012

'Okul' kelimesinin başına gelenler

Bir sohbet esnasında "Okul" kelimesinin kökeninin sorulması üzerine müktesebatımız mucibince bu kelimenin Fransızca "u00e9kol" kelimesinden geldiğini söylemiştim. Bu malumat üzere sohbet meclisimizdeki olan bir hocamızın tepkisiyle karşılaşmıştım. Hocamız, bu kelimenin öz be öz Türkçe kelime olduğunu, "Oku" fiiline "l" ekinin getirilerek "Okul" olarak türetildiğini söyleyerek bize malumat-furuşluk yapmıştı. Hocamızın bu bilgi çıkışı ortaokul yıllarında kalma "Güneş-Dil" teorisinin etkisiyle olsa gerek.

Arapçaya vakıf olan bu hocamızın uydurulmuş "Okul" Türkçe kelime üzerindeki etimolojik hakimiyet kurması doğrusu beni şaşırtmıştı. Bu hocamıza bilgisini düzeltmek ve güncellemek adına hem yazılı hem de sözlü bir cevap verdiydim. Bu cevap verişiminsebebi vardı: Bir kere bulunduğumuz ortamın Türkiye Yazarlar Birliği (Şanlıurfa Şubesi) olması nedeniyle birliğimizin kurucusu Büyük Türkçe Sözlük Yazarı D. Mehmet Doğan hocamıza karşı sorumluluk duygusunu taşımamızdı. Mehmet Doğan Hocamızın Büyük Türkçe Sözlüğünde bu kelime tahmin ettiğimiz gibi, "Mektep karşılığı olarak kullanılan Fransızcau00c9cole-ekol kelimesine benzetilerek yapılmış uydurma bir kelimedir." Diye geçmektedir. (D.Mehmet Doğan B.T.S İz. Yay. 1995 s. 858)

Arapça ve Kuran-ı Kerim'e vakıf olan bu hocamızın belki Türkçe kelimelerin etimolojik kökenleriyle uğraşacak vakti yoktur. Bizim ise Türkçe kelimelerle uğraşacak vaktimiz var. "Okul" kelimesi üzerine daha doğrusu bu kelimeyi uydurukça türetme yoluna gidenler kelimeyi başta belirttiğimiz gibi "oku" filinden alıp onu fiilden isim yapma eki "l" üzerinden giderken başvuru kaynaklarını da ne yazık ki ellerinde bulunduruyorlar.

Halbuki Türk Dili üzerine kalın kitaplar yazan akademik ahlaka sahip hocalarımızın bu bilgiden kaçındıklarını bizatihi kitaplarını karıştırınca açıkça görmekteyiz. Bu hocalarımızdan Muharrem Ergin, Türk Dil Bilgisi kitabının "fiilden isim" adı altında cılız bir "l" türetme ekini görmekteyiz. Bu eki "ışıl" ve "tükel" kelimeleriyle örneklemektedir. Öteden beri "Işıl" kelimesinin bir yansıma kelime olarak düşünüldüğünde bu kelimenin tarihi metinler içerisinde ve tarama sözlüğünde bulunmadığını nazara alırsak merhum hocamız Muharrem Ergin'in neden burada "okul" kelimesini örnek olarak vermediğini anlarız. Aynı şekilde Tahsin Banguoğlu Hocamız da Türkçenin Grameri adlı kitabında ne bu eke ne de Ergin hocamızın verdiği "ışıl ve tükel" kelimelerine iltifat etmiştir.

Bugün Türkiye Türkçesinin temellerini atanlar, bu dili İstanbul ağzını esas alarak kurguladıklarını beyan etmişlerdir. Hatta Ziya Gökalp'in Lisan Şiirinde

"Güzel dil Türkçe bize

Başka dil gece bize

İstanbul konuşması

En saf, en ince bize"

Deyişi, bu kurgunun bir manifestosudur. Oysaki bu "Güneş-Dil" teorisyenlerinin "okul" kelimesinin etimolojik kökenini Urfa ağzında geçip bu kelimeyi Urfa ağzından aldıklarını söylemeleri tuhaftır.

Bu iddia sahiplerinin başında gelen Nişanyan şöyle diyor:

"Bu kelime Yunancaya benzetilerek yapılmamıştır... Ankara'da Siyasal Bilgiler Okulu açıldığı zaman Ulu Önder Atatürk'e bir ta'zim telgrafı çekilmiş, bundan pek hoşnut olan O Büyük Adam bir cevap verilmesini istemiş, fakat mektep kelimesi yerine Türkçe bir kelime aramışlar, o sıralarda "Urfa"dan Dil Kurumuna bu anlamda okula kelimesi gelmiş, kendisine bu söylendiği zaman çok beğenmiş ve mektep için en güzel karşılık olmak üzere kabul buyrulmuş. Aradan bir kaç gün geçtikten sonra kelimenin sonundaki "a" sesi atılarak okul şeklinde kullanılmasını emretmişler."

Bu görüşe tepki gösterenlerin başında Prof. Dr. Oktay Sinanoğlugeliyor; Sinanoğlu,"nisanyansozluk.com" 'da u00e9cole(okul) sözcüğünden serbest çağrışım yoluyla Fransızcadan türetildiği açıktır.Urfa ağzında rastlandığı ileri sürülen "okulağ" sözcüğüyle ilişkilendirilmesi keyfidir, demektedir.

Kubbealtı Akademisinin çıkardığı "Misalli Büyük Türkçe Sözlük" Burhan Felek'in şu ilginç görüşüne yer verirken bizim haklılığımızı perçinliyor aslında ;

" "Okul" vaktiyle -ve maalesef- Atatürk 'e hoş görünmek için Fransızca "u00e9cole" kelimesine benzetilerek uydurulan bir kelimedir. Ve bir Alman Türkiyatçısı'nın bana söylediğine göre "okumak" mastarından yapılmış olan bu ismin sonundaki "I" eki Türkçe değil Moğolca bir ektir. (Burhan Felek, Misalli Büyük Türkçe Sözlük s.2412 Kubbealtı Lügatı, İst. 2008)"

Netice-i Kelam, dilde birlik ve beraberlik adına yola çıkanlar aslında dili milli bir kimliğe büründürelim derken yabancı dillerden bir çok kelime aşırarak dili şekillendirmeye başlamışlardır. Bu gün şiirde, hikayede, romanda özgün bir mecra takip edecek sanatçının çıkamayışı bundandır. Milli dil kurmaya çalışıp da bizi on beş yirmi kelimeye muhtaç bırakan güru00fbha söylecek söz de bulamıyoruz. Çünkü onlar için dilimizde söylenecek kelime bırakılmamıştır.

[email protected]