Öcalan istedi diye olur mu böyle?
Çözüm süreci denilen şey kurgulanmış bir yalan değil. Otuz yıldır içten ve dıştan derin odakların Türkiye'yi bölme ve halkı birbirine kırdırma operasyonunun tarihin çöp sepetine atılmasıdır.
"Ulusalcı" geçinen 'derin' merkezler, kan uykusundan uyanıp kan banyosu yapmaya hazırlanabilir.
Ama bizim "Şer" sandıklarımızın "hayır" olabileceğini aklımızdan çıkarmayalım. Otuz yıllık Türkiye'yi bölme operasyonuna vurulacak son ölümcül darbenin adı barıştır!
***
Solcusu, ulusalcısı, liberali, aydınlara-gazetecilere bir haller oldu. Ulusalcı ablalar, abiler bugünlerde Güneydoğu Travel'e çıkmışlar. Diyarbakır senin Hakkari benim deyip izlenim aktarıyorlar.
Bölgede "güvercin tedirginliği" varmış. Nabzını tuttukları Kürtlerde acayip bir "kandırılıyor muyuz?" hissi varmış.
Basit bir "barış" uğruna, demokrasi ve parlamenter sistem bedel olarak verilemezmiş.
Hem bu BDP'liler de bir "hiç" uğruna tüm savunduklarından vazgeçmemeliymiş filanu2026
***
Yalan söylüyorlar! Bizzat bölge halkı hem de homojen bir şekilde "barışa" kilitlenmiş durumda.
Ülkenin Batı'sından bile daha yüksek oranda çözüm sürecine destek var bölgede.
Çünkü hem çift taraflı baskıdan kurtulacak hem bölgeye daha çok yatırım gelecek hem işsizlik sorunu azalacak hem de evlatlarının cesetlerini dağ başlarından toplamayacaklar.
Kanın durduğu iklimden daha güzel bir "bahar" olabilir mi?
Köyü yakılmayacak, şehrin varoşlarına sürgün edilmeyecek, meçhule kurban gitmeyecek, sokak ortasında bombalanmayacak, çoluk çocuğuna huzur içinde ekmek götürebilecek, kendi dilinde eğitim alıp türkülerini söyleyecekken. "Mücadele" bundan öte ne verecek ona?
***
Bir de yıllarca İslamcılara, Alevilere, cemaatlere akıl veren hocalar vardı. Oryantalist Türk solu da diyebiliriz bunlara. Kimin otobüsüne binseler kısa sürede onun türküsünü söylemeye başlıyorlar.
İslamcılar onları yeteri kadar ciddiye almayıp, siyaset satrancını da iyi oynadığını kanıtlayınca şoka girdiler. İslamcıyı güdemeyince Kürde dümen kırdılar.
***
Ama şimdi "Kürt" de bildiğini okumaya başladı. Daha doğrusu Kürt siyaseti istemese de genel olarak Müslüman Kürtler bu sapkın ve vahşi parantezin kapanmasını istiyor artık.
Oryantalist Türk solunun Kürt siyasetine gıcık kapması da yakındır. "'Barış" deyip Tayyip'e yanaşanların" hepsi yakında Oryantalist solcularımızın dolabındaki "eskilerin" yanına atılacak.
***
Gelelim başlığımıza. Daha düne kadar bangır bangır "kan uykusu" belgeseli çekiyordu ulusalcı bir gazeteci. Şimdi "Öcalan istedi diye siyasallaşmış Kürtlerin bugüne kadar uğruna öldükleri değerler ve hedefler bütününü bir kalemde gömmeyeceği inancındayım" diye yazıyor.
Kandil'e 'derin' mesaj veriliyor açıkça, "Öcalan'ı takmayın, siz bildiğiniz işe devam edin" diye.
***
Bütün o "milliyetçilik" numaralarını yutmuyoruz. "Milliyetçilik" yaparken "millet"e, Cumhuriyetçilik yapılırken "Cumhur"a nasıl kan kusturulduğunu iyi biliyoruz.
Milletin Türküyle, Kürdüyle, Arabıyla, Lazıyla, Gürcüsüyle, Çerkesiyle, Alevisiyle, Ermenisiyle geçmişin ayıplarına sünger çekip umutla geleceğe baktığını göremiyorlar. Göremezler de.
Çünkü hem aynı pencereden bakmıyorlar hem de yolun bittiğini görmüyorlar.
Kan uykusundan uyanıp Öcalan'a fırça çekiyorlar silahları gömecek diye. Sakin olun, yol bitti!