Dolar (USD)
32.58
Euro (EUR)
34.86
Gram Altın
2427.61
BIST 100
0
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE

05 Haziran 2017

O dosyalar ne oldu?

FETÖ ile mücadele, tüm engelleme çabalarına, içte ve dıştaki Türkiye düşmanı koalisyonun operasyonu sulandırma çalışmalarına rağmen devletin ilgili birimlerinde görev yapan kahramanların özverili mücadeleleri ile hızla devam ediyor. Şimdi çok net bir şekilde görüyoruz ki bu terör örgütü, düşündüğümüz ve hayal edebileceğimiz sınırların çok daha ötesinde ihanetlere imza atmış. Devlet mekanizmasını tahrip ve işgal ederek devlet erkini bir bütün olarak FETÖ/PDY yapılanmasının emrine sunmuş.

**

Bu yapı, orduyu, mülkiyeyi, milli eğitimi terör örgütünün hizmetinde yıllarca kontrol altında tutmuş. Ülke ve devlet mekanizmasının temelinde en önemli yeri teşkil eden adalet teşkilatını ve adalet erkinin uygulamasını toplum içinde sağlayan Emniyet Teşkilatı'nı adeta terör yuvası haline getirmiş. Ve de artık çok çok daha iyi anlıyoruz ki, buradan aldığı güçle şantaj, tehdit, haraç toplama gibi eylemlerle FETÖ'ye milyarlarca dolarlık finans gücü sağlamışu2026

**

Evet, ülkemiz mahkemeleri yıllarca FETÖ emrindeydi. Doğan Grubu operasyonu malumunuz. Vergi davasında Fethullahçı Terör Örgütü'ne verilen rüşvetle kazanılan dava ile milyarlık vergiden kurtuldukları iddianameye konu oldu zaten. Yine bunun gibi POAŞ'ta da, bu milletten kaçırıldığı iddia edilen vergilerle ilgili olarak, yıllarca FETÖ savcıları tarafından sümenaltı edilen iddialarla ilgili olarak, İstanbul Ağır Ceza Mahkemesi'nde geçtiğimiz yıl yargı süreci başladı. Halen devam ediyor.

**

Doğan operasyonu kadar önemli ve Doğan grubundan çok daha büyük bir grubu ilgilendiren bir soruşturma iddiası da bugünlerde yargı kulislerinde dillendiriliyor. İddiaya göre FETÖ örgütü üyesi savcı Sadrettin Sarıkaya bizzat örgüt liderinin talimatı ile Türkiye'nin en büyük gruplarından biri ile ilgili bir operasyon başlatıyor. İddia bu grubun özellikle sahip oldukları büyük ve halka açık şirketi vasıtasıyla vergi ve akaryakıt kaçakçılığı yapması ile ilgili.

İddiaya göre şirket sahibi büyük aile kendilerine ait İsviçre'de kurulu şirketler vasıtasıyla büyük alımlar yapıp grup şirketlerine satıyor. Bu yolla hem halka açık şirket zarar ettiriliyor hem de vergi kaçırılıyor.

**

Operasyonun Emniyet ayağında da tanıdık bir isim var Yakup Saygılı.

Sadrettin Sarıkaya / Yakup Saygılı ikilisi operasyonun düğmesine FETÖ tarafından basılmasından itibaren bu şirket sahibi aile ve yöneticileri tüm yakınları ile birlikte fiziki ve teknik takibe alıyor. Her konuşmaları dinleniyor ve attıkları her adım takip ediliyor. Klasörleri dolduran özel haberleşmenin depolanmasının ardından örgüt bu belgeleri kullanarak bu aileye şantaja başlıyor. Sonunda vergi kaçakçılığı ve SPK'ya aykırılık gibi çok ciddi suçları içeren belgeler ortadan kayboluyor.

**

Şimdi soru şu; FETÖ'nün oyunları ile yıllarca sümenaltı edilen bu dosyalar nerede? Şantaja konu tapeler ve toplanan deliller ne oldu? Yoksa hala bir yerlerde duruyor ve netice alacak hamlelerde kullanılıyor mu? Mesela bu grup tarafından vatan haini FETÖ'cü Can Dündar'a sağlanan maddi menfaatin, bu şantaj sonucu gerçekleştiği iddiası doğru mu? Sadece biz sormuyoruz. Bu sorular yüksek sesle dillendirilmeye başlanmış durumda