NUMAN KURTULMUŞ GEÇSİN Mİ?
Doç. Dr. Mustafa TEKİN
Basında son günlerde Numan Kurtulmuş beyin Başbakanın daveti üzerine AK Parti'ye geçme konusunda yeşil ışık yaktığı konuşulmaya ve yazılmaya başlandı. Geçsin diyenler, muhafazakar camia içinde fazla gibi görünüyor.
Meselenin birkaç boyutta ele almak mümkündür. Şöyle bir bakış var; Saadet partisi, Has parti ve AK Parti'yi aynı çizgide görerek u2013ki algı böyle- Numan Kurtulmuş'un AK Parti'nin iktidardaki ömrünü uzatacağını düşünenler var. Çünkü Tayyip Erdoğan, parti tüzüğüne göre son kez seçildi. Muhtemelen 2014'de Cumhurbaşkanı olacak. Tayyip Erdoğan'dan sonra Onun yerini tutacak bir lider yok. Genel anketlerde Numan Kurtulmuş, şahsiyet, karakter ve karizmasıyla tutulan liderler arasında. Özellikle Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün Tayyip Erdoğan'ın ekibiyle çalışmayacağı haberleri basında yer aldı. Numan beyle Abdullah beyin çalışma usullerinde bir doku uyuşmazlığı olmaz; ama Numan beyin halkla arasındaki kesişme noktaları daha fazla. "Salon"dan "meydan"a geçmiş durumda.
Fakat Numan Kurtulmuş'un AK Parti'ye geçmesine hiç şüphesiz her iki partiden ama özellikle AK Parti'den ciddi itirazlar gelecektir. Zaten gelmeye başladı bile. Bilhassa post-Tayyip Erdoğan sürecinde, partide lider olabileceğini düşünen isimler bunların başında geliyor. Hüseyin Çelik, tek başına Numan beyin kabul edilebileceğini ama parti olarak bir birleşmenin söz konusu olamayacağını ifade etti. Ama Numan beyin bir çok liderlik beklentilerini tersine çevireceği bir gerçek. Onun için Ak Parti'de ileride ali cengiz oyunlarını beklemek buşuna bir hayal olmaz. Haliyle bu bir siyaset. Siyasette neler olabileceğine dair hayalleri geniş tutmak lazım. Bu konuda İbn Haldun üstadın önce hayatını ve sonra meşhur eseri Mukaddime'sini okumayı tavsiye edebiliriz.
Bir de Numan beyin AK Parti'ye geçmesini "kendini kurtarır" söylemini ima eden yaklaşımlarla ele alanlar var. Bu "kurtarma" pratikte galiba milletvekilliği anlamına gelse gerek. Bu arada gözlerden kaçan bir nokta da, aslında Tayyip Erdoğan'ın Numan Kurtulmuş'a daha önce de (Saadet Partisiyle krizden sonra) daveti var. Numan bey bu süreçte krizi atlatıp bir parti ve aynı zamanda ekibini kurmuştur.
İşte tam da bu noktada meselenin Has Parti tarafına geçiyoruz. Şunu bilmek lazım ki, Numan Kurtulmuş öenmli bir liderdir, Akademisyen geçmişi, bilgi, siyaset ve tecrübesiyle teori ve pratiği dengeli bir şekilde götürebilecek ufka sahiptir. Derinliksiz bir siyaset ve meydan söylemi yoktur. Gündelik olayları, teorik arkaplanlarıyla çözümleme yeteneği vardır. En önemlisi de beraber yola çıktığı bir ekibi ve arkadaş kitlesi vardır. Saadet partisiyle kriz zamanında, bunların önemli bir kısmı Numan beyle yola devam etmişlerdir. Ayrıca, kendisine yeni isimler de eklenmiştir. Hiç şüphesiz yeni bir partidir ve kurumsallaşmasını tamamlamaya çalışmaktadır.
Numan Kurtulmuş için bugün ne değişmiştir? Has Parti'nin ideolojisi mi? AK Parti'nin duruşu mu? Geçmişteki krizde yeni Parti ile devam eden Numan beye partinin oy oranı ve AK Parti'nin mevcut gücü hatırlatılmaktadır. Doğrusu, bu gücün yanında yer alınması istenmektedir. Numan bey, tüm bunlara rağmen kendi farklılığı, ekibi ve arkadaşlarını bırakarak geçer mi? Bunu zaman gösterecek.
Ama şu noktayı belirtmeliyiz. Ak Parti üçüncü iktidar dönemini yaşamaktadır. Her iktidar eskir ve statükocu hale gelir. Bu, toplumun ve siyasetin doğasıdır. Bugün AK Parti'nin %50 oy oranına bakarak, sürekli bu durumun devam edeceğini sanmak aldatıcı ve siyasetin doğasını bilmemektir. Burada yine İbn Haldun'u tavsiye edeceğim. Öte yandan Numan Kurtulmuş beyin AK Parti'ye geçmesi, her iki parti tarafında da bir güvensizlik ve diyet ödetmeyi gerektirecek durumları oluşturabilir. Kaldı ki bir kurtlar sofrası olan siyasette, Şair Eşref'in deyişiyle "ne sanatlı anahtarlar" yapılmaya başlanmıştır bile.
Şimdi başlıkta ki soruya kısa ve bir cevap verelim: doğru olmaz, sabırla beklemek lazım.
