Nilüfer Hatun ve M. Fazlı Demir Kız Anadolu İHL
Milli Eğitim Bakanlığı tüm okullarımızda uygulamaya koyduğu projelerle gençlerimizi her yönden desteklemeyi, geliştirmeyi ve çağın imkânlarıyla buluşturmayı amaçlıyor. Bakanlığın en önemli hedefleri arasında gençlerimizin manevi yönden desteklenmesi, bilinçlenmesi ve bu alanlarda kendilerini geliştirebilmesi için yeni projeler sunmasıdır. Dilimizin Zenginlikleri Projesi de bu anlamda büyük hedefler taşımakta ve okul öncesinden liseye kadar tüm çocuklarımızı dilimizin, kültürümüzün zenginlikleri ile tanıştırma ve kendi donanımlarını sağlayabilme amacını taşımaktadır.
Bu kapsamda 7-8 Mart’ta İstanbul’da
son yıllarda kültür ve sanat projeleriyle adından söz ettiren Sultanbeyli
ilçesinde iki imam hatip lisesinde öğrencilerimizle buluştuk. Öncelikle
teşekkürle başlamak istiyorum. Okul müdürlerimiz değerli Hülya Keskin ve Fatih Keleş olmak üzere, her iki
okulumuzda da görev yapan öğretmenlerimize şükranlarımı sunuyorum. Gördüm ki
çocuklarımız emin ellere, bilinçli ve gayretli kadrolara teslim edilmiş. Her
iki lisemizde de öğrencilerimizin gözleri ışıl ışıl, yüzleri tertemiz,
fikirleri aydınlık ve sağlamdı. Çünkü gençlerimiz okuyor, yazıyor.
Her iki lisemizde de sordum, “Günlük
tutan var mı?” diye, günlük tutan
öğrenciler çoğunlukta idi. Klasik eserleri, yakın dönem ve günümüz yazarlarını
okuyan, tanıyan gençlerimizin elbette yollarını açan öğretmenleri vardı. O
öğretmenlerden birisi var ki Nilüfer
Hatun Kız Anadolu İmam Hatip Lisesinin Türk Dili ve Edebiyatı Öğretmeni Ercan İriş.
Şair olan Ercan Hoca, Sultanbeyli Belediyesinin edebiyat atölyelerinde
gençlerimize yazarlık dersleri de
veriyor. Böyle atölye çalışmalarının sadece teori üzerinden gitmediğini
söylemek gerekir. Burada gençlerimiz bir geleneği, usulü, edebiyatı,şiiri,
estetiği, kültürü, dili, tarihi kısacası sanatı var eden kaynakları tanıyor.
Tanıdıkça kendini ifade yollarını arıyor ve yazmaya başlıyor. Ercan Hoca ve
arkadaşlarının öncülüğünde burada ekilen tohumlar geleceğimizin fidanları
olacak. Atölyenin edebî yayını olarak çıkan Teferrüc dergisi de ulusal bir
yayın olarak biliniyor. Hem gençlerimiz hem yazarlarımız bu dergide ürünlerini
yayımlıyor.
Her iki lisemiz de günümüz şair ve
yazarlarını okullarında ağırlıyor, eserlerini okutuyor. “İki Dağ Arasında”
isimli deneme türündeki eserimizi okuyup notlar alan sevgili gençlerimizle
söyleşi yaptık. Dikkatlice dinlediler. Sorular sordular. Salonu dolduran imam
hatipli kızlarımıza sordum: “Bu okulu nasıl seçtiniz?” Gençlerimizin ne kadar
bilinçli olduğunu gördüm. Ailelerinin tavsiyesi, okulun yakınlığı veya
öğrencilerin puanları gibi seçeneklerden ziyade gençlerimizdeki ruh ve şuur
beni çok etkiledi. Burada bir hususa
dikkat çekmek istiyorum. Şöyle bir söz vardır: “Bir okul müdürü kadardır.”
Evet, bu gerçeği bizzat gördüm. Müdürlerimiz değerli Hülya Keskin ve Fatih
Keleş’in öğretmenlerle iletişimine şahit oldum. Öğrencileriyle iletişimlerine
dikkat ettim. Her iki müdürümüz de işini severek, bilerek ve hedefleri
doğrultusunda yapıyor. Yönetim anlayışları, okullarının imkânları, kadrolarının
genç ve çalışkan oluşu, her iki lisemizi de hem akademik hem de sosyal yönden
başarılı kılmış. Dolayısıyla Sultanbeyli’deki
kızlarımız her okulumuza girmek için yarışıyor.
Söyleşimizin ardından imzaya geçtik.
Gençlerimize memleketlerini sordum.
Adeta Anadolu’nun mozaiği olan Sultanbeyli’de okullarımızda bir kilimin desenleri gibi güzellik arz eden
gençlerimizin varlığı güven veriyor. İşte geleceğimizin büyük Türkiye’si! Anadolu’nun birçok ilinden Sultanbeyli’ye
gelerek yerleşen ailelerimizin de gözü arkada kalmıyor. Çünkü evlatları sağlam
kadrolara emanet. Her iki lisemizde de
huzur, başarı, güven ve her bakımdan imkân vardı. Tebrik ediyorum.
Her işin görünen ve görünmeyen
kahramanları vardır. Bir şehrin ruhunu ve kimliğini inşâ eden şahıslar
vardır. Sultanbeyli yeni sayılabilecek
bir ilçe ancak hem nüfusu hem de şehirleşme yönünden çok hızlı gelişen bir
ilçemiz. Burada öğretmenlerimizle ve sanat camiasıyla çok iyi ilişkiler kuran
Sultanbeyli Belediye Başkanı Sayın Hüseyin Keskin’e teşekkür etmek
istiyorum.Sultanbeyli’de dört dergi çıkıyor. Kültür ve sanat alanında ciddi
projeler var. Uluslararası festivaller başlatılmış ve devam ediyor. Sayın
Keskin’in kurduğu güçlü ve samimi bağı gördüm. Hangi konum veya imkân olursa
olsun işini severek ve aşkla yapanlara hayranım. Sultanbeyli’de işini aşka
yapan okul müdürlerimiz, öğretmelerimiz
var.
Son olarak bazı isimleri burada
anmak ve onlara teşekkür etmek istiyorum. Programlarda beni yalnız bırakmayan
Musa Eşen, Ahmet Şeker, Sıddık Ertaş, Mustafa Şahin, Burhan Temel, Emre Beyhan,
Yavuz Bingöl ve bizleri ağırlayan, güleryüzle karşılayan öğretmenlerimize,
öğrencilerimize şükranlarımı sunuyorum. Elbette Ercan İriş, hem eğitimci
yönüyle hem de şairliği ile öğrencilerinin sevdiği bir kişi. Kendisine bir kez
daha teşekkür ediyorum. Sultanbeyli’de iki gözde lise var: Nilüfer Hatun Kız Anadolu İmam Hatip Lisesi
ve Şehit Muhammed Fazlı Demir Kız Anadolu İmam Hatip Lisesi. Ve iki lisemizde
de maarif ordumuzun seçkin, özverili ve idealist yöneticileri ve öğretmenleri
var. Var olsunlar!