Dolar (USD)
32.37
Euro (EUR)
34.94
Gram Altın
2323.70
BIST 100
0
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE

06 Eylül 2021

Nihayet okullar açıldı!

Eğitim uzun soluklu bir maratondur. Bu maratonda dinlenmek insanı geri bırakır. Beşikten mezara kadar ilim ehli olmak aslolan durumdur. Bazen bizim dışımızda meydana gelen nedenlerden ötürü sekteye uğrayan eğitim öğretim süreci bu uzun soluklu maratonda telafisi güç sonuçlar doğurur. Eğitim sürecini bir merdivene benzetecek olursak basamakları teker teker çıkarken arada bir veya iki basamak olmadığı zaman daha yukarıdaki basamaklara adım atmak için normalden daha fazla bir çaba göstermek gerekir. Bu gayreti gösteremediğimiz zaman aradaki boşluk bizi kendine çekecektir.

Uzun soluklu bir maraton olan eğitim öğretim süreci hepimizin malumu olacağı üzere tüm dünyayı etkisi altına alan bir virüs nedeniyle yaklaşık üç eğitim öğretim dönemini kapsayacak şekilde sekteye uğradı. Milli Eğitim Bakanlığı bir takım önlemler alarak öğretim sürecini devam ettirmeye çalışmış olsa da olaya bir bütün olarak baktığımız zaman eğitim sürecine müdahil olunma konusunda biraz zayıf kalındı.

Yaklaşık üç eğitim öğretim dönemini kapsayan bu süreçte öğretim konusunda ortaya konulan uzaktan öğretim çözümü öğrencilerin dersten geri kalmaması adına gerekli ve yeterli olarak kabul edilmiş olsa da bizi teknolojiye bağımlı bir nesil ile karşı karşıya bırakmış oldu. Koronavirüs illeti ile tanışmadan önce çocuklarımızın elinden telefonları, tabletleri alıp onları ekran başından zorla kaldırıp ders kitaplarının başına oturtmaya çalışırken bu süreçte onların ellerine telefon ve tabletleri bizler bile isteye verip öğretim sürecinden geri kalmamaları için gayret gösterdik. Bizim öğretim için çaba gösterdiğimiz bu süreçte belki de çocuklarımızı farkında olmadan teknolojinin kucağına itmiş olduk.

Yeniden yüz yüze eğitim öğretime başladığımız şu günlerde ise şimdi de çocuklarımızın ellerinden telefon ve tabletleri tekrar almaya çalışıyoruz. Bu konuda ne kadar başarılı olabileceğimiz konusunda maalesef haklı bir endişe taşıyoruz. Belki öğretim sürecini bir takım eksikliklere rağmen öyle ya da böyle bir şekilde tamamlamış olabiliriz ancak durumun eğitim süreci kanaatime göre şimdi başlıyor.

Deprem, sel veya diğer doğal felaketler yaşandıktan sonra haberleri izlediğimiz zaman sunucunun şu sözünü çoğumuz duymuşuzdur: “Felaketin boyutu gün ağarınca ortaya çıktı.” Eğitim sürecinde de koronavirüs felaketinin çocuklarımızın üzerinde bıraktı etkiyi fark etmemiz için gün ağarmaya başlıyor. Gönül, felaketin etkilerinin büyük olmamasını diler lakin öngörüler insanları pek fazla yanıltmadığı için karşı karşıya olduğumuz durum pek de iç açıcı görünmüyor.

Ebeveynler ve eğitimciler olarak bizler felaketin büyüklüğünü küçümsemeden gerekli tedbirleri en ince ayrıntısına kadar alarak olayın sosyolojik ve psikolojik tahlilleri ve çözümleri üzerine gerekli çabayı fazlasıyla ortaya koymalıyız. Aksi takdirde Eğitim öğretim merdiveninin yıkılan, yok olan aradaki basamaklarından çocuklarımız kayıp düşecekler. Sonra da dönüp onların arkasından ‘kayıp nesil’ diye nutuklar atmanın kimseye faydası olmayacaktır.

Bir veli olarak yaptığımız en büyük hata çocuğumuzu okula bıraktıktan sonra bütün sorumluluk üzerimizden kalkmış gibi davranıp kendimizi rahata alıştırıyor olmamızdır. Unutmamamız gereken en önemli konu eğitimin sadece dört duvar arasında verilen bir olgu olmadığıdır. Eğitim öğretim süreci beşikten mezara kadar devam eden bir olgudur. Bu olgunun failleri çocuklarımız olsa da onların en büyük rehberi bizleriz. Sorumluluklarımızı başkalarının omuzlarına yüklediğimiz zaman onlardan kurtulmuş olmuyoruz. Eğitim öğretim sürecinin paydaşları okul, aile ve çocuktur. Bu sorumluluğumuzu eğitim olgusunun paydaşları ile paylaştığımız ve üzerimize düşen görevi yerine getirdiğimiz zaman hakkıyla ifa etmiş olacağız. Aksi takdirde sorunları görmezden geldiğimiz zaman ve sorumluluğumuzu başkalarına yüklediğimiz zaman o sorunu çözmüş olamayız.

Nihayet okullar açıldı. Tekrar kapanmaması için toplum olarak üzerimize düşen tedbirleri aldıktan sonra eğitim merdiveninin boş kalan basamağına eğitimin tüm paydaşları olarak omuz vererek kayıp nesil olarak nitelendirilen çocuklarımızın bu süreci en az kayıpla atlatmaları için okul, öğretmen ve veliler olarak el ele vererek gün ağarınca ortaya çıkan enkazı hep birlikte temizleyip daha güzel bir dünyanın temellerini atalım. Ben, sen, o demeden ‘BİZ’ olarak işe koyulalım.

Yeni eğitim öğretim yılımız hayırlı, mutlu ve sağlıklı olsun.

 
ABONE OL
Deniz feneri detay
Deniz feneri detay
Kızılay 160x600
TDV ramazan