Dolar (USD)
35.18
Euro (EUR)
36.53
Gram Altın
2966.40
BIST 100
9724.5
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE
22 Nisan 2024

​Netzah Yehuda

Bölgemizde haritaların yeniden çizilmesi oyununda Hamas’ın 7 Ekim Aksa Tufanı operasyonu dönüm noktası oldu. 199 gündür süren katliamda, siyonist katillerin konvansiyonel ve sosyal medyayı ellerinde bulundurarak algı operasyonlarına rağmen 34 binden fazla masumu öldürmekten başka bir şey yapmadı. Hamas 7 Ekim’de bekekleri öldürdü yalanları ABD başkanı başta olmak üzere en üst düzeyde tekzip edilmiş olsa bile, İsrail propagandasının aygıtı olarak siyonist katliamlara perde yapılıyor.

Peki 7 Ekim’de Hamas operasyon düzenlemese idi, ne olacaktı sorusuna cevabı İsrail basını verdi. İsrail basını, ABD’nin İsrail Ordusu (IDF)’nun bir parçası olan Netzah Yehuda Taburu’na işkence suçlarından dolayı yaptırım uygulayacağını duyurarak üst perdeden tehditler savurmaya başladı.

Amerikalılar, Blinken'ın Netzah Yehuda katilleriyle ilgili tespitinin Aksa Tufanı’ndan önce Batı Şeria’da gerçekleşen olaylardan kaynaklandığını belirtiyorlar.

Batı Şeria’da 1999 yılında kurulan İsrail Ordusunun bir parçası olan bu terör grubu hakkında yaptığı eylemlerden dolayı ABD Dışişleri Bakanlığı tarafından 2022 yılında soruşturma başlatılmıştı. Bugün Kfir tugayının bir parçası olan asker kisvesine bürünmüş teröristler Ramallah ve Cenin kentlerinden Filistinlilere yönelik terör faaliyetlerinde bulunuyorlar. Yani sözün kısacası, Filistinliler hiçbir hareket yapmasa idi bile, Arz-ı Mevud’u kafasına koymuş olan Siyonist akıl bütün Filistinlileri yok etmek için zaten çoktan harekete geçmişti.

Cinayetleri kanıtlanan Netzah Yehuda Taburu’na yaptırımlar uygulanırsa ABD askeri yardımı kesilecek, asker ve subayları ABD ordusunda eğitim alamayacaklar, Amerikan fonuyla desteklenen faaliyetlerde bulunamayacaklar.

İsrail tarafı bu haberlere tepki göstererek, yaptırımların IDF’ye yaptırım anlamına geldiğini, bu İsrail savunmasını açık ihlali olduğunu yaptırımların uygulanması halinde, ABD büyükelçiliği personelinin Yahudiye ve Samiriye’ye girişinin yasaklanması, İsrail bankacılık sistemini kullanmasının yasaklanmasını, Terörizm ve Yahudi nefretini kışkırtan bütün Filistinlilerin tutuklanmasını, İran’ın nükleer tesislerine ve enerji platformlarına saldırılmasını istiyorlar.

ABD’nin açık bir cinayet örgütü olan Netzah Yehuda’ya yaptırım yapmamak için yeni filmler çevireceği kesin. İran’ın İsrail’e göstermelik saldırısını bahane ederek 35 bin kişinin katili bir yönetime 26 milyar dolarlık yeni katliam silahları finansı sağlamayı nasıl becerdilerse bunun altından da öyle kalkarlar. İran-İsrail kör döğüşünü İran medyatik olarak avantaja çevirdiği gibi İsrail ABD ve Batı’dan askeri ve maddi destek sağlamak için istismar etti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın 20 anlaşma imzalamak üzere Irak’a gitmeden önce TSK Metine ve Gara’da kapsamlı bir operasyon başlatması tesadüf değil. Gezi öncesinde Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Hamas Lideri Heniyye ile verdiği fotoğraf, İncirlik’in ana jet üssü haline getirilmesi, ABD’nin faaliyetlerini Anbar ve Irak’ın kuzeyine kaydırması yeni gelişmelere gebe.

İran-İsrail tepişmesinin ardından, Trump döneminde temelleri atılan küre ittifakı ete kemiğe bürünmüş durumda. Suudi Arabistan, Ürdün ve Körfez ülkeleri sözde İran tehdidine karşı İsrail’in arkasında saf tutturuldu. Kızıldeniz’i tehdit eden Husilerin elimine edilmesi için de ABD, Yemen hükümetini yardım listesine ekledi. İran’dan nükleer programına dokunulmaması karşılığında vekalet güçlerine karşı yapılacak operasyonlara ses çıkartmama garantisi alındığına göre, İsrail’in önce Refah’a saldırarak, buradaki Filistinlileri Sina’ya sürme, daha sonra da İran bahanesi ile Lübnan ve Golan tepelerine saldırarak Kuzey’de PKK eliyle kuramadığı terör koridorunu, güneyde sözde Arap kabileleri eliyle kurma girişiminde bulunacaktır. 7 Ekim’den beri ne Yahya Sinvar’ı yakalayabilen ne de tek bir rehineyi kurtarabilen İsrail’in beceriksiz yönetimi yalınızlaştırılırsa, yani vicdanlı insanlar harekete geçirilerek, ABD ve Batı Kamuoyu İsrail’in aleyhine döndürülebilirse sorumsuz kötülüğe dur denilir. Netza Yehuda’nın yaptığı işkence ve katliamlar karşılıksız kalmaz. Türk ekonomisinin kurtuluşu bölgedeki istikrardan, İsrail ve ABD’nin hegemonyasının sürmesi ise savaş ve kaostan geçiyor. Şayet Erdoğan Irak’ta Kalkınma Yolu’nun önünü açarsa, Beyaz Saray verdiği randevuyu bile iptal edebilir. Yani rotamız tekrar Putin’e döner vesselam…..