Neler oluyor?
Gün geçmiyor ki yeni bir oyun sergilenmesin ülkemizde. Eski Türkiye alışkanlıkları olanlar aynı oyunları yeniden oynama, eski adetlerini yeniden icra etme, eski hastalıklarını yeniden ortaya çıkarma çabasındalar. Gelişen, kendine yeten, bölgesinde etkili güç ve dünyada sayılı devlet olmak zorlarına gidiyor bu aklı evvellerin. Birilerinin oyuncağı ve maşası olmak, birilerinin güdümünde kalmak, birilerinin sömürüsü altında yaşamak hoşlarına gidiyor adeta. Bütün siyasi çalışmalarını, bütün hayat tarzlarını bu minvalde yapmaya çalışıyorlar.
Seçimlerde deviremedikleri, 27 Nisan’da alt edemedikleri, 15 Temmuz’da diz çöktüremedikleri siyasi yapıyı adi kumpaslarla, algı operasyonlarıyla, terör yandaşlıklarıyla, kirli ortaklıklarıyla yıkmaya çalışanların yeni yeni oyunları piyasaya çıkmaktadır. Muhalifteki partilere destek vererek Türkiye’deki iktidarı değiştirebileceklerini söyleyen Biden kafalıdan medet uman millet düşmanları Türkiye’de hayli fazla.
Kaset kumpasıyla mensubu olduğu partinin liderini önce alaşağı edip ardından yalan söylemlerle önce aday olmayacağını ilan edip hemen ertesi günü nerelerden destek aldığını hepimizin bildiği bir şekilde genel başkanlığa aday olup kendini seçtiren ve bilmem kaç seçimdir yenilgi üstüne yenilgi, tokat üstüne tokat almasına rağmen hâlâ mal bulmuş mağribi gibi, seçilmiş cumhurbaşkanımıza hakaretler eden ve her seferinde de tazminat ödemeye mahkûm olan Kemal Kılıçdaroğlu şimdilerde yeni planlar peşinde koşarak oyunun en önemli ayağını oluşturuyor.
“15 Temmuz’dan sonra başbakan olacağım” sözüyle FETÖ ile irtibatını ifşa eden, her seferinde FETÖ terör örgütü mensuplarına arka çıkan, HDP ile ortaklığının bile yüzünü kızartmadığı, ömrünü Siyonizm ile mücadele ederek geçiren Cumhurbaşkanımızı bile bebek katili Netanyahu ile bir tutma gaflet, delalet ve cehaletini gösteren, bu yetmiyormuş gibi hemen ertesinde Cumhurbaşkanımızın memleketi Rize’ye giderek provokasyonlarını zirveye çıkaran, komşu illerden getirttiği il ve ilçe başkanlarını Rizeli esnafın üstüne sürerek darp etmeye çalışan Meral Akşener ise oyunun diğer bir ayağı.
Yıllardır çocuklarımızı şehit eden, annelerimizi gözü yaşlı, kızlarımızı gönlü yaslı, bebeklerimizi babasız bırakan, bebek katili aşağılık kişilerin heykelini dikeceğini bangır bangır seslendiren, gencecik çocuklarımızı dağa kaldırıp kendilerine zorla militan yapmaya çalışan PKK’nın siyasi ayağı HDP’nin zaten bu oyunun sabit bir ayağı olduğu herkesçe bilinmekte.
Öte yandan AK Parti ile bir yerlere gelmiş ama özünde ihanet saklı Davutoğlu ve Babacan’ın AK Parti içerisindeyken ve AK Parti milletvekiliyken AK Parti’ye nasıl ihanet ettiklerini kıs kıs gülerek anlatmaları oyunun başka bir yönü. Yüzde bire ulaşamayacak oy potansiyelleri ile gayeleri iktidar olmak değil AK Parti’yi %50’nin altına çekebilmek. Diğer yandan her an muhalefetin cumhurbaşkanı adayı olmayı bekleyen Abdullah Gül ise sinsi sinsi bir köşede davet beklemekte. Bu halleriyle kimlerin değirmenine su taşıdıkları ortadadır.
Kemal Kılıçdaroğlu “Altı ay sonra her şey değişecek” sözleriyle neyi kast ediyor, neyi planlıyor veya hangi odakların tetikçiliğini yapıyor?
Televizyon ekranlarında HDP’ye bakanlık vadedenler, PKK’ya göz kırpanların amacı ne?
Ekranlarda ağzı lağım kokan, ciğeri beş para etmez pervasızlar millete hakaret ederken, seçilmiş cumhurbaşkanına seviyesiz laflar savururken, tahrikçilik yaparken, ortalığı provoke ederken neyi planlıyorlar?
Hadlerini aşarak kirli bildiriler yayınlayan emekli amirallerin hedefi nedir?
“Ya erken seçim, ya da başka bir yol” diyen CHP il başkanı neyi söylemeye çalışıyor?
PKK terör örgütünün sonunu getiren, mafya yapılanmasını bitiren, FETÖ terör örgütünü bitiren İçişleri Bakanımıza Amerikan uşağı bir ülkeden saldırıp hakaretler eden ve ettirenler hangi oyunun bir parçasıdır?
Henüz koltuğuna yeni oturmuş bir bakanı sudan sebeplerle itibarsızlaştırmaya çalışanların asıl niyeti nedir?
Hazırladığı düzenekle planlı olduğu belli olan FETÖ artığı bir muhabirin soru değil provokatif söylemleri kimlerin hazırladığı bir senaryo?
Sınırlarını aşan savcının terör örgütlerinin değirmenine su taşıyan söylemleri hangi planın bir parçası?
Bütün bu prokovatif eylemlere, sistematik saldırılara çanak tutan, destek olan muhalefetin hedefi ne?
Neler oluyor?