Neler oluyor?
Geçen hafta enteresan gelişmeler yaşandı. Bunlardan ilki; Irak’ın Kerkük semalarında, Türkiye’ye ait bir Aksungur SİHA’nın düşürülmesi oldu. Olaydan birkaç saat sonra da üniformalı bir Iraklı Subay, TİTREK bir tonla SİHA’yı kendilerinin düşürdüklerini açıkladı. Hem de Türkiye’nin PKK terör örgütüne karşı bir mücadele yürüttüğünü ve SİHA’ların da bu amaç ile defalarca kullanıldığını bildikleri halde… Bu durumda Iraklı titrek generalin “hava sahası ihlal edildi” gerekçesinin, hiçbir İNANDIRICILIĞININ OLMADIĞI tartışılmaz konuma sahip. Peki, olayın derininde, ne olabilir öyleyse? Cevap için resmin bütününe ve zamanlamasına bakmak, yeterli olacaktır aslında. Bu açıdan dengeleri değiştirmeye haiz KALKINMA YOLU PROJESİ ve BÖLGENİN TERÖRDEN TEMİZLENME iradesinin, resmin tamamını kapladığı çok açık. Türkiye, Irak, Birleşik Arap Emirlikleri ve Katar’lı yetkililerin, Kalkınma Yolu Projesi için İstanbul’da toplandıkları esnada bunun yaşanmasıysa, zamanlamasını işaret ettiği şüphe kaldırmaz. Tabi Iraklı titrek generalin, ABD GÜDÜMÜNDEKİ Ortak Savunma Kuvvetleri birimine bağlı olması da hesaba katılırsa, fazla söze hacet kalmayacağı ayan beyan ortada.
Fakat gelin görün ki İstanbul’da ki toplantının, başarıyla sonuçlanmasını engelleyemediler çok şükür. Keza yapılan açıklamada; “söz konusu işbirliğinin sahada somut sonuçlar vermesi ve bu amaçla yetkili makamlar arasındaki eşgüdüm hususunda her iki ülke de kararlıdır” ifadeleri bu demekti. Akabinde titrek generalin tutuklanması da, zaten bunun ilk meyvesi oldu. Derken geçen haftaki enteresan gelişmelere, bir diğerinin eklendiğine şahitlik ettik hepimiz. Öyle ki CIA’nın her Cuma "wordfactbook" etiketiyle dünyanın farklı bölgelerini paylaştığı platformda, Türkiye’den Kapadokya’yı paylaşması gündeme bomba gibi düştü. “Ne var bunda” demeyin sakın! Şayet 15 Temmuz 2016 dan birkaç ay evvel, Pensilvanya’dan sık sık “KAPADOKYA SAKİNLERİ” vurgusu yapılmasaydı ve Kapadokya, Roma tarihinde “GİZLENMİŞLİĞİN” temsili olmasaydı, ben de normal düşünebilirdim doğrusu. Hatta ABD CENTCOM Komutanı; “Türkler ’in i SDG’ye operasyonunu engellemek için, yapabileceğimiz her şey önemli olacaktır” sözlerini sarf etmeseydi de boş vermek mümkündü. Bu manada Bloomberg’in “2025 de iç çatışma beklenen ülkelerin başına Türkiye’yi yazması”, bir tesadüf mü bilmiyoruz elbette. Lakin hepsini toparlarsak eğer, hayra alamet seyretmediğini de kati surette yadsıyamayız ne yazık ki...
Hülasa Türkiye’ye uyguladıkları onca ekonomik baskıya rağmen, hala sözlerini dinletememeleri birilerinin canlarını çok sıkmışa benziyor. O nedenle ŞERLİ PLANLARINI, denemeye devam edecekleri hiç sürpriz değil. İÇERİDE MAŞALARI ELİYLE DEĞERLERİMİZE HAKARET ETTİRMEKTEN SIĞINMACI DÜŞMANLIĞINA, AYRIŞTIRICI DİL KULLANDIRMAKTAN NEFRET YAYMAYA KADAR, BİR PROJE YÜRÜTMELERİYSE KUVVETLE MUHTEMEL. İnanın her şeyi bırakıp boyun büksek, ortada hiçbir sorunun kalmayacağı muhakkak. “Askerlerimizi sınırlardan çeksek, terör koridoruna müsaade etsek, topraklarımızın bölünme riskini görmezden gelsek, Yunanistan’ın kıta sahanlığı oyununa sessiz kalsak, Rusya’ya karşı savaşa katılsak, küresel hiçbir iddia da bulunmasak ve emir almayı kabul etsek” bizle niçin uğraşsınlar ki? Ama unutmayın! Milli Mücadele döneminde “ABD mandasını ve Fransa sömürüsünü” teklif edenlere karşı, Gazi’nin; “YA İSTİKLAL YA ÖLÜM” cevabı onun için çok önemli. Biliyorum yoruldunuz! Ancak hak ve hakikat adına, mücadele etmekten geri duramayacağımız da bir gerçek. Çünkü bizler insanlığın ve İslam’ın son kalesi olarak, bunun hesabını hem tarih önünde hem de mukaddesat bağlamında vermekle mükellefiz. Çünkü biz Seyit Onbaşıların, Nene Hatunların, Şerife Bacıların TORUNLARIYIZ. Çünkü biz Gazze’nin, Bosna’nın, Afrika’nın, Azerbaycan’ın, D. Türkistan’ın UMUDUYUZ. Çünkü biz Türk’üyle, Kürd’üyle, Arab’ıyla ve tüm kimlikleriyle KOCA BİR MEDENİYETİZ. Çünkü biz NECİP TÜRK MİLLETİYİZ.