Dolar (USD)
35.19
Euro (EUR)
36.82
Gram Altın
2966.39
BIST 100
9724.5
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE
26 Mart 2017

Neden 'Evet'?-1

Bugüne kadar 16 Nisan'da yapılacak Cumhurbaşkanlığı Sistemi Referandumu konusunda karşılaşabileceğimiz problemlerin üzerinde durduk. Uyarılarda bulunduk. Halkın içinde vatandaşın neden 'evet', neden 'hayır' demek istediğinin perde arkasına bakıp, izlenmesi gereken stratejiler konusunda üstümüze düşen görevleri yerine getirdik.

28 yıldır Ankara'da siyasi partilerin muhabirliği, parlamento muhabirliği, medya yöneticiliği, kamuoyu yoklamaları araştırma üzerine hizmetler ve bir yılı aşkında bu sütunlarda elde ettiğimiz tecrübeler ışığında dilimiz döndüğünce gördüklerimizi referandum için kaleme almaya çalıştık. En son 24.03.2017 tarihli 'Referandum için son uyarılar' başlıklı kaleme aldığım yazı ile bu faslı kapatıyoruz.

Tüm bunlardan sonra referandumun olacağı 16 Nisan tarihine kadar "Neden 'evet'?" sorusunun cevaplarını yazmaya çalışacağım. Nereden çıktı bu? Diyenler olacak. Memur-Sen'in hukuk danışmanı Hüseyin Rahmi Akyüz dostum var. 2011 yılında Memur-Sen'in 'SAHA'DAN YENİ ANAYASAYA' başlığı ile yayınlanan araştırma çalışması sırasında dostluğumuz gelişti. Baştan fikirleri biraz itici ve aykırı gelmişti. Fakat zamanla mantık örgüsü, değerlendirme metodu, bakış açısı alışık olmadığımız fakat mutlaka dikkate alınması gereken pencereler önümüze koyduğundan irtibatımız artı. Bu çerçevede dostluğumuz da. Cumhurbaşkanlığı Sistemi konusunda gündeme geldiği günden bu yana oturup konuşalım dedik. Fakat geçen Perşembe günü ancak kısa süreliğine gerçekleşebildi. Bir taraftan Cuma yazımı biraz istişare ettik. Bu yazımız üzerine 'Bu yazıdan sonra 'Neden Evet?' üzerine yazılar yazsan çok iyi olur' dedi. Hakikaten de doğru söylüyor. Çünkü Cumhurbaşkanlığı Sistemi Meclis'e geldiği günden bu yana hep izlenmesi gereken strateji üzerine durduk. 16 Nisan yaklaşıyor ve artık strateji dönemi değil eylem dönemidir. Bu değişiklikle Türkiye'nin kazanımları üzerine durulması zamanıdır.

Hüseyin Rahmi bey ile konuşmamızdan sonra aklıma düştü. 28 yıldır Ankara'da siyasetle iç içe onu takip eden biri olarak. 28 yıllık Ankara maceram içinde kaç hükümet kurulup kaç hükümet yıkılmış? Geri dönüp saymaya başladım. İsterseniz birlikte sayalım.

Ankara'ya 26 Eylül 1989'da ilk geldiğimde Turgut Özal Hükümeti devam ediyordu. Aynı zamanda Meclis'te Cumhurbaşkanlığı seçimi sürüyordu. O zaman Turgut Özal ile sıralayalım kaç hükümet olduğunu;

1-Turgut Özal Hükümeti,

2-Yıldırım Akbulut Hükümeti(Turgut Özal'ın yerine),

3-Mesut Yılmaz Hükümeti(Kongrede Yıldırım Akbulut'u devirerek),

4-Süleyman Demirel Hükümeti (1991 seçimleri ile),

5-Erdal İnönü Hükümeti (Demirel'in Cumhurbaşkanı olması üzerine geçici, vekalet)

6-Tansu Çiller Hükümeti(Demirel'in yerine DYP Genel Başkanı Seçilmesi ile),

7-Tansu Çiller Hükümeti(SHP'de değişim sonrası Karayalçın'ın Genel Başkan Olması dolayısıyla),

8-Tansu Çiller Hükümeti(Azınlık Hükümeti. SHP-CHP Birleşmesi nedeniyle dışarıdan destekli),

9-Tansu Çiler Hükümeti(CHP ile Deniz Baykal'ın ortaklığında),

10-Mesut Yılmaz Hükümeti (ANAYOL),

11-Necmettin Erbakan Hükümeti(Refahyol),

12-Mesut Yılmaz Hükümeti (28 Şubat Darbe Hükümeti. ANAP-DSP-DTP),

13-Yalım Erez Hükümet denemesi),

14-Bülent Ecevit Hükümeti(Dışardan destekli),

15-Bülent Ecevit Hükümeti (Seçim Hükümeti),

16-Bülent Ecevit Hükümeti (DSP-MHP-ANAP koalisyonu),

17-Abdullah Gül Hükümeti (Tayyip Erdoğan'ın vekilliğinin önlenmesi üzerine),

18-Recep Tayyip Erdoğan Hükümeti,

19-Recep Tayyip Erdoğan Hükümeti,

20-Recep Tayyip Erdoğan Hükümeti,

21- Ahmet Davutoğlu Hükümeti,

22-Ahmet Davutoğlu Seçim Hükümeti,

23-Ahmet Davutoğlu Hükümeti,

24-Binali Yıldırım Hükümeti,

Sevgili okurlarım 28 yıllık Ankara'daki hayatımda bir gazeteci olarak gözümün önünden gelip geçen manzara bu. 14 yıldır milletin %50'sinin oyunu alan bir partinin iktidarı bile sebep ne olursa olsun sekiz kez bölünmüş ise bunu nasıl izahat edeceğiz? Sekiz kez hükümet kurmak zorunda kalınmış ise bunun sebebi nedir? Çok basit yere göğe sığdıramadığımız Parlamenter Sistemin eseri değil mi?

İşte bu nedenle 16 Nisan'da Cumhurbaşkanlığı Sistemi Referandumunda kalıcı istikrar için 'Evet' diyoruz.

Kalın sağlıcaklau2026