Nazik dönemlerde milletin birbirine küsüp kırılmasına hakkı yoktur

Peygamberimiz, hendek kazma sırasında, müminler arasında en ufak bir sürtüşmenin bile çıkmasını yasaklamıştı. Elbirliği içinde hendeğin kazılması ve hızla bitirilmesi gerekiyordu.

Bu yüzden, şair Ka'b bin Malik ile Hassan bin Sabit'e, hiç kimse hakkında ileri geri konuşmamaları, kimse hakkında şiir söylememeleri için, Efendimiz uyarıda bulundu.

Olabilir ki, şairlik damarıyla birilerine sataşabilir, birbirleriyle şiir yoluyla atışmaya girebilirlerdi. Çünkü bu gibi olaylar her zaman olağan işlerdi. Bu durum ise, taraflar arasında tatsızlığa ve kırgınlığa yol açar, hendeğin gecikmesine sebep olabilirdi.

Allah Resu00fblü, bununla da yetinmedi, ayrıca:

u2013 Hiç kimse, arkadaşının kırıcı sözüne kızmayacak, darılmayacak, diye emir çıkardı. Bu sözlerle Müslümanları büyük bir özveriye ve hoşgörüye davet etti.

Düşmanın şehrin kapısına dayandığı o nazik dönemi, sabır ve metanetle aşmayı düşünüyordu.

Zira, birbirleriyle uğraşanlar müspet bir iş yapamaz; hayırlı, faydalı bir hizmeti tamamlayamazlardı. Küçük kırgınlık ve ihtilaflar yüzünden Müslümanlar arasındaki dayanışmanın zedelenmesi, hendek kazma işinin neticesiz kalmasına sebep olurdu ki, bu da düşmanın ekmeğine yağ sürer, Medine'yi istilasına yol açabilirdi.

Allah Resu00fblünün şairlere özel uyarıda bulunması çok düşündürücü bir olaydır. Asr-ı saadetteki şairlerin görevini, günümüzde medya yapmaktadır. Bu ikaz, ülkenin nazik döneminden geçtiği bir sırada medyaya büyük bir sorumluluk düştüğünü göstermektedir. Medyanın millu00ee birliği bozucu ve parçalayıcı yayın yapmayıp, birlik ve bütünlüğü pekiştirici yayınlar yapmasının önemi apaçık ortadadır.