Dolar (USD)
35.19
Euro (EUR)
36.75
Gram Altın
2967.03
BIST 100
9724.5
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE
21 Mart 2022

NATO'nun dostluğu

NATO Genel Sekreteri jens Stoltenberg 24 Mart Çarşamba günü aralarında Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın da olduğu müttefik devlet ve hükümet başkanlarını Belçika’nın başkenti Brüksel’deki karargahında toplantıya çağırdı.

Stoltenberg’in ifadesiyle toplantıda Rusya’nın Ukrayna’yı işgalinin sonuçları, Ukrayna’ya verilen desteği, Avrupa’nın güvenliği için NATO’nun caydırıcılığının ve savunmasının artırılması konuları ele alınacak.

Genel Sekreter bu kritik zamanda Kuzey Amerika ile Avrupa’nın NATO’da birlikte durmaya devam etmeleri gerektiğini vurguluyor. Müttefiklerin savunma harcamalarını artırmaları için çağrıda bulunarak özellikle Almanya’nın 5. Nesil savaş uçağı alması konusunun önemine vurgu yapıyor.

Ukrayna’yı kendisine tatbikat alanı haline getiren NATO’nun Zelenski’den istediği ise bölgeyi siyasi ağırlık merkezi haline getirerek, Ukrayna devletinin kalıcı, bağımsızlığı ve egemenliğini pekiştirmek. Malum bir devletin kalıcılığı (bekası) için aynı ideal etrafında birleşen nüfusu (millet), tanımlanmış hüküm sürdüğü bölgesi (vatan), meşru bir yönetimi (hükümet) ve diğer devletlerle ilişki kurabilme kapasitesi gerekmektedir.

NATO’yu kendisine dost zannederek, Putin’e meydan okuyan Zelenski’nin ısrarla üzerinde durduğu uçuşa kapalı bölge ilan edilmesi hususu ise dünya savaşı çıkabileceği,bundan da kendilerinin de zarar göreceği endişesi ile kimse tarafından benimsenmiyor. Onun yerine ABD, Macaristan’a birkaç tane göstermelik Patriot parçası gönderdi.

Bu tavrıyla NATO, biz Ukrayna için Ruslarla doğrudan çatışmaya girmeyerek, dolaylı çatışmalarla Rusya’yı ekonomik savaşta çökertebiliriz anlayışını dile getiriyor. Yani, NATO (ABD) direk Ruslarla çatışmasın, onun yerine Polonya gibi, Türkiye gibi kolay feda edilebilecekleri ülkeler çatışsınlar politikası güdülüyor. Polonya’nın elindeki Rus savaş uçaklarının Ukrayna’ya verilmesini isteyen big boss, Polonya’nın, bu uçakları size verelim siz teslim edin teklifini ise kabul edilemez buluyor. Ha keza Türkiye’ye elinizdeki S-400’ü Ukrayna’ya gönderin. Rusya ile siz savaşa girin biz sizi destekleriz gibi akla ziyan tekliflerde bulunmaktan da geri kalmıyor.

2014’te Kırım’ın ilhakına sessiz kalan NATO’nun 2022’de Ukrayna’da kaçak güreş yapmasının anlaşılabilir tek sebebi olabilir o da Ukrayna’da Rus ekonomisi baskılanana kadar savaş, acı, kan, göz yaşı devam etsin.

Türkiye’ye müttefikmiş gibi davranan NATO’nun (ABD) Türkiye’nin etrafında İsrail güdümlü paravan devletler kurma çalışmalarına niçin ara vermediği bir başka soru işareti. Irak’a demokrasi adına kaostan başka bir şey getirmeyen ABD, şimdi de Suriye’de terör örgütleriyle zırhlı araç tatbikatları yapmaya başladı. ABD’nin PKK terör örgütüne gönderdiği askeri yardımlar Ukrayna’ya gönderdiğinden kat ve kat fazla olduğunu hatırlatmak lazım. ABD el altında terör örgütüne bağlı bir kitle, hüküm sürdüğü bir bölge, yerel de olsa sözde gayrımeşru yönetimi kurmuş durumda. Geriye uluslararası baskılarla kurulan bu yönetimi kabullendirmek kaldı.

İşin Türkçesi, NATO eğer vekalet savaşlarıyla Putin’in askeri gücünü törpüler, ekonomisini çökertirse, İslam coğrafyasında rakipsiz kalacağını, Suriye’de İsrail paravanı terör devletini daha rahat kurabileceğini hesap ediyor. Yani Irak’ı Suriye’yi parçaladıkları gibi, İran ve Türkiye’yi de parçalayarak terör devleti İsrail’e alan açmayı hesap ediyor. Bunun da adına demokrasi, insan hakları diyorlar.

Batı’nın demokrasi anlayışı bu kadar esnek te insan hakları anlayışı esnek değil mi? Alın size Filistin, Afganistan, Irak, Suriye, Yemen, Libya’daki mültecilerin çığlıklarını duymayan sözde insan hakları örgütlerinin sıra Ukrayna’ya gelince nasıl feryadü figan eylediğini hepimiz görüyoruz.

Türkiye, NATO’nun dostluğuna güvenerek ABD’nin kurduğu oyunun aktörü olmak yerine, kendi oyununu kurarak, Kırım’da, Kafkasya’da, Türk Cumhuriyetlerinde, Afganistan, Pakistan, orta doğu, Afrika başta olmak üzere mazlumların yaşadığı kısacası İslam coğrafyasında liderlik rolünü üstlenerek barışı, dostluğu, insanlığı savunmaya devam etmelidir. Ukrayna savaşıyla yepyeni bir dünya kuruluyor. Bu dünyada Türkiye sert, yumuşak ve akıllı gücüyle yer alabildiği kadar Osmanlı barışını kuracak geleceğe umutla bakacağız.

Vesselam….