Mutlu Çalışanlar Gelir ve Üretkenliği Arttırıyor
İşletmelerin asıl amacı hepimizin bildiği üzere kâr elde etmektir. Bu nedenle işveren veya şirket yöneticileri üç temel unsura odaklanırlar. Mal/hizmeti en düşük maliyetle temin etmek, en yüksek fiyata satmak ve satış miktarını arttırmak. Geri kalan değerler ise çok önemsenmezdi.
Ancak son yıllarda insan unsurunun ön plana çıkmasıyla bu denge biraz değişti.
Özellikle kurumsal şirketlerde müşteri odaklı pazarlama anlayışı kavramını duymaya başladık. Önce, müşteri ile doğrudan muhatap olan pazarlama ve satış elemanlarının memnuniyeti önem kazandı. Daha sonra ise kademe/departman ayırt etmeksizin tüm çalışanların, verimliliği ve gelirleri etkilediği anlaşıldı.
Bu konuyla ilgili olarak; London School of Economics araştırmacıları 90’lı yılların ortasından bu yana çalışan verimliliği ve performans konularında gerçekleştirilen 339 araştırma verisini inceleyerek oldukça detaylı bir rapor hazırlamış.
73 ülkede, 80 binden fazla şirketten 1,8 milyon çalışanın verilerinin analiz edildiği çalışma sonucunda; çalışanların memnuniyeti arttıkça verimlilik yüzde 26 oranında artarken, çalışan sirkülasyonunun yüzde 25 azaldığı görülüyor.
Personel değişiminin az olduğu, üretken çalışanlara sahip şirketlerin geliri ortalama yüzde 16, müşteri sadakati ise yaklaşık yüzde 31 artıyor.
Kolay İK Kurucu Ortağı Çağlar Yalı, bu araştırmayı şöyle değerlendiriyor; Şirket performansının artırılması uzun yıllar yalnızca satış ve pazarlama departmanları odağında ticari bir sorun olarak düşünüldü. Görüyoruz ki çalışan memnuniyeti, müşteri sadakatinden bilançolara kadar birçok değişkeni etkileme gücüne sahip ve mutlu çalışanlar şirketleri bir adım ileriye taşıyor.
Son 5 senede uluslararası araştırmalar Türkiye’de çalışan memnuniyetinin Avustralya, Kanada, Almanya ve Yeni Zelanda’daki gibi artmaya başladığını; Çin, Norveç ve ABD'de ise azaldığını ortaya koyuyor.
Bu noktada insan kaynakları ekiplerine büyük iş düşüyor. Özellikle çalışanlar teknolojinin iş hayatında artan etkisini fırsat olarak değerlendiriyor.
Türkiye'de çalışanların %86’sı teknolojinin iş yapış şekillerini kolaylaştırdığını belirtiyor. Bu nedenle, insan kaynakları uygulamalarından başlamak üzere dijitalleşme verimlilik ve performans artışında fırsatlar sunuyor. Çünkü dijitalleşen süreçler çalışanların daha güvenli ve mutlu çalışmasını sağlıyor.
Finans, perakende, hizmet ve üretim sektörlerindeki çalışanları ayrı ayrı değerlendiren LSE araştırmacıları, çalışan memnuniyetinin finans sektöründe çalışanların üretkenliklerini yüzde 30, hizmet sektöründe ise yüzde 21 artış sağladığını belirledi.
Finans sektöründeki çalışan memnuniyetsizliğinin olası nedeni olarak; daha yüksek maaşla çalışmalarına rağmen daha fazla stres altında olmaları ve iş-hayat dengesindeki düzensizlik olarak görüldü.
Öte yandan finans sektöründeki mutlu çalışanlar müşteri sadakatini yüzde 37 artırabilme potansiyeline de sahip.
Mutlu çalışanların gelire etkileri sektörel bazda incelendiğinde ise ilk sırada üretim sektörü geliyor.
Üretim sektöründe faaliyet gösteren şirketler çalışanlarının memnuniyetini artırmaları sonucunda rakiplerine kıyasla yüzde 42 daha fazla gelir elde edebiliyor.
Finans sektöründe bu oran yüzde 22, perakendede yüzde 14 ve hizmet sektöründe ise yüzde 10.