Mütecavizlerin vakıf düşmanlığı
Her gün yeni bir tecavüz olayıyla gündeme gelen Cumhuriyet Halk Partisi üç maymunu oynamaya devam ediyor. Genel merkez, il ve ilçe örgütlerinin her köşesinden tecavüz fışkıran bu partinin yetkilileri bütün bunları örtbas etmek için gündemi değiştirmeye ve çarpıtmaya yetişemiyor. Ya dine ve Müslümanlara saldırıyor, ya Allah düşmanlarına ev sahipliği yapıyor, ya insanımızın ilmi, fikri ve ahlaki yönden gelişmesine katkı sağlayan vakıflara iftira atıyor, ya da seçilmiş Cumhurbaşkanımıza hakaret ediyorlar.
İktidara geldikleri belediyelerde ilk icraatları muhafazakâr dernek ve vakıflara zorluklar çıkarmak, faaliyetlerine engel olmak ve yalan yanlış haberlerle algı operasyonları düzenlemek olmuştur. İstanbul bunların başında geliyor. Din düşmanlıklarını vakıf üzerinden ifşa eden bu güruh ilk önce yüzlerce öğrencinin faydalandığı yurtlardan işe başladılar. Kendi imkânlarıyla organize edemedikleri binaların vakıf ve dernekler üzerinden öğrencilere hizmet vermesine engel olmuşlardır. Tahsis ve kiralamaları iptal edip binaları çürümeye terk etmiş, öğrencilerin mağduriyetine sebep olmuşlardır.
Tarihte hiçbir güzel işe imza atamamış, çakılı bir çivisi olmayan bu zihniyetin tek yaptığı şey yakmak, yıkmak ve yok etmek olmuştur. En son faaliyetleri de İzmit Belediyesinde ortaya çıktı. "Din ve ahlak eğitimi" ile "değerler eğitimi" konusunu ulusal ve uluslararası düzeyde kendine amaç edinmiş, ülkemiz insanının manevî dinamiklerini zenginleştirmek amacıyla, insani değerlere bağlı bir nesil yetiştirmek için, nitelikli akademik çalışma ve sürekli proje geliştirerek, özelde gençler olmak üzere toplumun tüm sosyal katmanlarına eğitim, yayın, organizasyon faaliyetleri ile Türkiye genelinde onlarca şubesinde hizmet sunan Ensar Vakfı üzerinden kendi melanetlerini örtmek için siyasi rakiplerine saldırmayı hedefleyen bu zihniyet her seferinde ya hukukun tokadıyla ya da milletin sillesiyle karşı karşıya kalmıştır.
Kocaeli Ensar Vakfı; daha kaliteli ve verimli hizmet sunabilmek için teorik ve pratik çalışmalar yapan, araştırma yapanları destekleyen, öğretmen ve öğretmen adayları ile üniversite öğrencilerine eğitim desteği sağlayan, öğrenciler için okullarda ve vakıf bünyesinde nitelikli temel İslami ilimler ve ictimâî ilimler alanlarında eğitim seminerleri düzenleyen çalışmalarıyla ön plana çıkan bir şubedir. Bu çalışmalarını bilen, benimseyen ve destekleyen Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Büyükakın ve İzmit eski Belediye Başkanı Nevzat Doğan Ensar Vakfı Kocaeli Şubesi’ne bu çalışmaları için tahsis ve kiralamalarda bulunmuştur. Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Büyükakın’ın çalışmaları Türkiye’nin her tarafından ve her kesimden takdir görmektedir. Bunlardan biri Nebi Güdük Gençlik Merkezi, bir diğeri de İzmit’in Hacı Hasan Mahallesi'nde bulunan Pembe Köşk’ün gençlere tahsisleridir. Bu tahsisler için belediye başkanlarına millet adına teşekkür ederiz. Çünkü buralarda yetişecek olan öğrenciler köhnemiş zihniyetlere dur diyecek ve bu ülkeyi muasır medeniyetler seviyesine çıkaracaktır. Çünkü buralarda yetişecek olan öğrenciler milli menfaatler doğrultusunda hizmet verecek ve milletine ihanet edenlere dur diyecektir. Çünkü buralarda yetişecek olan öğrenciler hak ve hukuku üstün tutacak, haksızlık ve hukuksuzluğa müsaade etmeyecektir.
Pekâlâ, 31 Mart seçimlerinin ardından göreve gelen İzmit Belediye Başkanı Fatma Kaplan Hürriyet ne yaptı. İlk önce Ensar Vakfı Kocaeli Şubesine tahsis edilen Nebi Güdük Gençlik Merkezine hukuksuz olarak boşaltmak maksadıyla baskın yaptı. Vakfın direnciyle karşılaşınca geri adım attı. Hukuk kararıyla davayı kaybedince vakıf faaliyetlerini engellemeye kalkıştı. Gayri meşru bir şekilde binanın bölümlerini kendine göre dizayn etmeye kalktı. Yapılan hukuksuzluğa karşı yerel İdâri Mahkemede dava açıldı ve mahkeme Tahsis Protokolünün iptal edilmesini haksız buldu. İzmit Belediyesi İstanbul Bölge İdâre Mahkemesinde İstinaf talebinde bulundu ancak İst. Bölge İdâre Mahkemesi 10. İdâre Dava Dairesi İzmit Belediyesinin İstinâf başvurusunu reddederek belediye başkanlığının hukuksuzluğuna dur dedi.
Milletten kopuk, dine düşman, hukuka aykırı, vicdandan yoksun, iktidar yolunu iftira, kumpas, saldırı ve toplum mühendisliği üzerinden devşirmeye çalışan mütecaviz zihniyet bir kez daha ifşa olmuş, her defasında milletten gereken cevabı aldığı gibi vakıf düşmanlığı bu kez de hukuken ispat edilmiştir.
