Münbiç’te neler oluyor?
ABD, Suriye’den çekileceğini duyurdu. Şaşırdık ve sevindik. Bu karara PYD/YPG gibi terör örgütleri karşı çıktı. Fransa da ABD’nin kararını doğru bulmadığını açıkladı. Bizim tarafta ise siyasî başarı kazandık havası oluştu.
ABD’nin kararını anlamaya çalışırken ABD Başkanı Trump, "Başkanlığım döneminde Suriye'de bulunmamızın tek nedeni olan DEAŞ'ı yendik" dedi. Bu açıklamanın ardından Trump tarafından başka bir açıklama daha geldi. “Erdoğan'la konuştum, o da DEAŞ'ı yenmek istiyor ve yapacak.” diyordu Trump. Bu açıklamalar bizim iç siyasette özellikle AK Parti lehine okunabilirdi ve öyle de oldu. Trump şaşırtmıştı ama aklıselim ile düşünen herkes bu işte bir bityeniği var diye işkillenmişti. Zira karşımızda büyük şeytan ABD vardı.
ABD’nin çekilme kararını değerlendirirken Türkiye’nin kararlı tutumundan da bahsettik. Hemen herkes Türkiye, masada yeni güç odakları kazandı diye yorumladı. Ancak biz hâlâ ABD’nin bu hızlı kararının sebebini çözememiştik. Olup bitenleri anlamaya çalışırken bir son dakika haberi gördük. ABD Başkanı Donald Trump, Irak'taki Amerikan askerlerini ziyaret etti. Trump, burada yaptığı konuşmada Irak'tan çekilmeyeceklerini açıklarken bu ülkeyi Suriye'de bir şey yapmak için üs olarak kullanabileceklerini söylüyordu. Şimdi buyurun buradan yakın! ABD Başkanı Trump, buradaki ziyaretinde sözü Suriye'deki çekilme kararına getirerek, "Suriye'den çekilme konusunda birçok insan benim gibi düşünmeye başlayacak" dedi.
“ABD dünyaya polislik yapmaya devam edemez!”
Trump, Irak’taki konuşmasında Türkiye’ye de görev veriyordu aslında. Demek ki acele yorumlamışız bu çekilme kararını. Trump şaşırtmaya devam ediyordu: “DEAŞ’ı ortadan kaldırmak isteyen Cumhurbaşkanı Erdoğan’la çok iyi konuşmalar gerçekleştirdim. O ve diğerleri bunu yapacak. Çünkü biz onların bölgesindeyiz. Fakat yükü ve maliyeti bunların taşıması gerekir, fakat yapmıyorlar. ABD dünyaya polislik yapmaya devam edemez!”
ABD’nin Suriye’den çekilme kararından hemen sonra bölgede oldukça hareketli günler yaşandı. Türkiye ise hem ABD hem Rusya hem de İran ile hızlı bir diplomasi trafiği yaşadı. Bölgedeki rolünü ve etkisini artırmaya çalışan Türkiye’nin olası Münbiç operasyonunu da ertelediği bilgisi haber ajanslarına düştü. Bu gelişmelerin ardından terör unsurları da Suriye rejim güçleriyle irtibat hâlinde idi. PYD/YPG’nin bölgeden çekilebileceği konuşulurken, Türkiye’den bir heyet bugün Rusya’da olacak. Türkiye-Rusya arasında bu gelişmeler yaşanırken yine bir son dakika gelişmesiyle karşılaştık: “Suriye ordusu Münbiç'e bayrak dikti!”
Rusya bu durumdan memnun olduğunu açıkladı. Cumhurbaşkanı Erdoğan ‘dan Münbiç açıklaması: "Suriye psikolojik çalışma içinde. Bölgede gerekli her türlü adımı atmış bulunuyoruz. Henüz kesin bir şey söz konusu değil. Bizim bütün hedefimiz burada YPG'nin gerekli dersi almasıdır. Bu konuda da kararlılığımız tamdır."
Şimdi bu manzara karşısında iyi düşünmek gerekir. ABD tırlar dolusu silahı, bombayı buraya teslim edip çekiliyor. Bu silahların kime geçeceğini bilmiyoruz. Coğrafya İslam coğrafyası. Masaya ABD ve Rusya hâkim, Türkiye ise gücünü ortaya koymaya çalışıyor. Türkiye’nin kararlı duruşu muhakkak ki gücünden ileri geliyor. Olası büyük bir çatışma bölgesel savaşa dönüşebilir. Temkinli olmak lazım. Akan kan İslam coğrafyasını suluyor. Uyanın ey Kürtler, Araplar! Türkiye’nin bekası sizin de bekanızdır. Münbiç ne ABD ne de Rusya ne de Suriye’nindir! Münbiç Karacaoğlan’ındır. İşte delili:
Belli belli bağlarının boranı/Çift çift olmuş çöllerinin ceranı/Sana derim Münbüç viranı/Çarşıda çağrışan tellallar hani/Münbüç'ün kapısı altun tokalı/Kimse yaptırmamış felek yıkalı/Ulu şadırvanlı çatal peykeli/Peyk'elerinde abdest alanlar hani
