Muhtarlıklar kaldırılmalı
Bu gün ülkemizde 53.000 muhtar görev yapıyor, Bu muhtarlar aynı zamanda kendilerine birer yardımcı tayin edebiliyorlar ve silah ruhsatı almaya da hak kazanıyorlar. Muhtarların tayin ettikleri sekreterle beraber maaş alanların sayısı 106 bin TL’ye ulaşıyor. Devlete çok büyük bir mali yük yüklenmiş oluyor. Eğer muhtarlar bu işi gönüllü ve hayır için yapacaklarsa duamız onlarla olur.
Türkiye de milyonlarca dava adli mercilere açılıyor. Ne mahkemeler nede icra daireleri bu ağır yükün altından kalkamıyor Kalksa bile bir davanın sonuçlanması yıllarca uzayıp gidiyor. Temyiz mahkemeleri de aynı yükün altında eziliyor.
Bu gün ülkemizde görev yapan 16.000 civarın da hakim ve savcı var. Böyle bir kadro ile açılan davaları kısa sürede bitirmek imkânsızdır. Hatta savcılar tarafından bir iddianamenin hazırlanması aylar bazen de yıllara tekabül etmektedir.
İnsanların en büyük bir ihtiyacı da adalet ve adaletin çabuklaştırılmasıdır. Zaman zaman Sayın Reisicumhur Recep Tayyip Erdoğan başta olmak üzere birçok siyasetçi bu konuyu gündeme getirmiş ve getirmektedir. Ancak adaletin çabuklaştırılması hususunda yapılan çalışmalar yeterli olamamış uzayıp giden ve gecikme sebebiyle manası ve önemi kalmamış davalar sonuçlansa böyle bir uygulama bir çok insanımızın telafisi imkansız mağduriyetine zemin hazırlamıştır. Çünkü adaletin çabuklaştırılması yeterli imkân ve kadrolarla yapılabilir.
Madem ki yönünü Avrupa ya çevirenler oldu onun için Avrupa’dan bir misal arz edeceğim. Bundan belki on yıl kadar önce Türkiye de on bin kadar hakim görev yapmakta idi. Türkiye de işlenin suç miktarı Almanya’nın en az iki katı olduğu halde Almanya da yirmi bin hakim görev yapıyordu.
Doğrusu merak ediyorum acaba Almanya da kaç muhtar var.
Türkiye artık birçok kamburu sırtından atmak zorundadır. Muhtarlıklar kaldırılmalıdır. Bunun Lamı cimi yoktur. Muhtarlara verilecek maaşla belki yirmi bin hakim ve savcının tayin edilmesi adalette bir rahatlama meydana getirecektir. Cezaevlerinde yatan bir çok masum insan da adaletsizliğin pençesinden kurtulmuş olur.
ADALET MÜLKÜN TEMELİDİR diyen Hz. Ömer’in (r.a) bu mesajına ve ilkesine ne kadar muhtacız bu gün. Tabii adalet evvela ilahı mesaj olan Kur’an-ı Kerimde emredilmekte bundan mülhem olarak halkımızı ve aile hayatımızı perişan eden Avrupa’nın uyum yasaları değil halkımızın inanç ve ihtiyacına cevap veren yasaların hayata geçmesiyle beraber, Adaleti temin etmek ve onun bütün alt yapısını hazırlamak devleti yönetenlerin görevidir.
Adaletsizliğin vebali çok büyüktür ve hiç kimse bu vebalin altından asla kalkamaz İlahi ve insani olan bu görevi yetkililerden talep etmek vaz geçilmez hakkımızdır..
