Dolar (USD)
35.24
Euro (EUR)
36.78
Gram Altın
2967.49
BIST 100
0
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE
11 Ocak 2020

Muhabbeti azalan yuvalar

Yuvalar ısısı azaldıkça içerisinde doğup büyüyen yavruların sosyal ve psikolojik yapısını olumsuz etkiliyor. Muhabbet, diğergamlık, fedakârlık, özveri, ahlak gibi değerlerin sadece özgül ağırlığı değil büsbütün yok olması gibi bir süreci yaşıyor günümüzde insanlık.

Bu çıkmazdan nasıl çıkılır?

Biliyorum diyenlerin bile patinaj yaparak yorulup bitap düştüğü bir dönemdeyiz.

Toplumları oluşturan en küçük yapı taşı ve birim aile. Tıpkı canlı hücresinde olduğu gibi sağlıklı olursa beden de sağlıklı oluyor. Hastalıkların hücreden başladığı gibi toplumsal tefessühün de başlıca sebebi aile kurumu üzerinden yapılan affedilmez yanlışlar hatalar öne çıkıyor.

Aylardır hatta yıllardır yazıyoruz ve yazılıyor. Görüntülü ve yazılı basında sıklıkla gündem olmasına rağmen devletimiz bir türlü şu malum İstanbul sözleşmesi ile ilgili bir adım atmıyor veya atamıyor. Kimden neden çekiniliyor doğrusu ben bilmiyorum.

Gelen hastalarımız üzerinden yaşanılmış gerçeklerle yüzleştikçe aman Allahım bunu da mı görecektik diyerek ne kadar iç geçirsek de bu yasanın keskin kılıcı körpe ve yaşlı fark etmiyor yuvalarımızı paramparça edip doğradıkça doğruyor.

Kanun, yönerge, kural, hak, hürriyet, adalet tüm bu kavramlar toplumsal refah içindir. Huzur ve sükûn için her biri değerli ve elzemdir. Ancak örf adet gelenek görenek gibi yerel değerler hiçe sayılıp tek başına bu kavramlar üzerinden birlik hamuru mayalanırsa ortaya kocaman bir ucube çıkabiliyor, tıpkı bugün olduğu gibi.

Kaş yapalım derken çıkarılan gözleri yıkılan yuvaları ana baba sevgisinden mahrum yetişen çocukları düşünerek İstanbul sözleşmesi derhal lağvedilip daha fazla cinayetin işlenmesinin önüne engel olunmalıdır.

Algı satıcılığı

İnsanlık kaldı ise daha nerelere savrulacak doğrusu merak edilmeye değer.

Soysuz medyanın yazılı ve görüntülü basının her bir oluğundan nerde ise sadece kir akıyor. Algı, algı, algı Arada birde olsa evrensel doğruları görmek mutlu olmamıza yetmiyor.

Nereden başlasam acaba?

Mesela; İBB başkanı aklını kullanıp medyadan uzak kalarak kaybettiği itibarını yeniden kazanmaya çalışıyordu. Çok da iyi yapıyordu. Bugüne kadar herhangi bir icraatını görmesek de vatandaşı alıştırdığı afralı tafralı gaflı laflarına da şahit olmuyorduk. Tâki hafta içinde katıldığı bir televizyon programına kadar.

Öteden beri hazretin beden dilinden dolayı katıldığı programları izlememiş bir vatandaş olarak birazda merakımdan bu programını izledim. Hayret etmedim ve hiç şaşmadım desem doğru olur.

Eski tas eski hamam.

CHP zihniyetini içten içe içine öyle sindirmiş ki, aynen onlar gibi konuşuyor.

Bir dakika önce söylediğini unutup (!)dakikasında yalanlayarak seçim sürecindeki kişiliğinden zerre kadar şaşmadığını ispat edercesine laf salatası ile zaten karışık olan kafaları bir de kendisi karıştırıp iyice çorba yaptı mübarek.

Sen şehremini ve hadimsin. Bu kibir bu afra tafra kime ve ne için?

Bu millete kül yutturmaya kalkanların âkibetlerini görmez ve inadım inat diyerek kendini pazarlamaya kalkarsan sonun iyi olmaz. Bu milletin kül yutmayacağını bilmenizde fayda var. Verdiğin onlarca ciddi söz var. Ben en basitinden sormak isterim. Sömestre tatili geldi hala vaat ettiğin bursların dağıtımına başlayamadın.

Seçim üzerinden geçen 7 aylık sürede vatandaşlar bir icraatına şahit olamadı.

Güvendiğin dağlara kar yağmış olmalı ki, mal bulmuş mağribici gibi kanal İstanbul’a sarıldın.

Ağababaların köprülere takılmış ve yaptırmamda yaptırmam şarkısı ile tuzu kuruları uzun süre uyutmuştu. Sende kötü bir taklit ile kanalı yaptırmamda yaptırmam şarkısı ile aynı hatayı yapıyorsun.

Bırak da konunun uzmanı insanlar enine boyuna bu meseleyi tartışıp milletin hayrına en doğru kararı versinler.

Başkan demek her şeyden anlayan demek değil. Böyle önemli bir konuda referandum meferandum gibi kafa bulandırıcı yollar zaten paramparça olmuş vatandaşımızı daha da parçalar ve böler. Dünyanın çivisinin çıktığı bu günlerde daha fazla bölünüp parçalanmadan medet uman gözler üzerimizde ve zaman kolluyorlar.

Su uyur düşman uyumaz atasözünün iyi özümsenip ciddiye alınması gerekiyor. Oyunda oynaşta olan tuzu kuru sırca köşk sakinlerine duyurulur.