Modern psikolojinin özgür ufku
Modern dünyanın en büyük kazanımlarının başında insanı ve doğayı araştırmanın, anlamanın, açıklamanın ve incelemenin sağlam ve sağlıklı verilere dayalı bir şekilde akılla ve bilimle yapılacağı düşüncesi gelmektedir. Geçmiş yüzyılların köhnemiş ve küflü doğmaları, kaynakları ve kalıpları, insana ve doğaya bakan insanın ufkunu kapatmış, aklı ve bilimi yok etmiş, insan doğmaların mağaralarına mahkum etmiştir. Modern psikoloji, insanın kendisini ve doğayı anlamada gözleme ve deneye dayalı olarak geliştirdiği bilimsel, özgürlükçü ve rasyonel bir disiplindir. Modern psikoloji, doğmaların karanlık mağaralarından çıkıştır, özgürleşmedir ve aydınlanmadır.
İnsanı
ve doğayı birbiriyle bağlantılı bir şekilde anlamak için modern
psikolojinin bir ayağı insan
bilimlerinde, diğer bir ayağı ise doğa bilimlerindedir. Bilimsel bir disiplin
olarak fiziğin model alınması,
psikolojinin doğayı ve insanı birlikte araştırma, anlama ve açıklama ihtiyacının bir sonucudur. Modern psikoloji,
insanın ilk defa davranışlarını, bilincini, bilinçaltını, duygularını,
düşüncelerini, ilişkilerini, bilişini, bireyselliğini bilimsel ve insani olarak açıklama girişiminde bulunan disiplindir. Modern psikolojiden
önce akıl ve bilim dışı bir şekilde insana ve doğaya dair ileri sürülen doğmatik yanılgıların, yanılsamaların ve
yalanların, insanın, doğanın ve psikolojinin
olgularını açıklamakta hiçbir katkıları
olmamıştır.
Günümüzde bilimi, aklı ve psikolojiyi
geriletmek ve etkisizleştirmek için modern insanın krizde olduğu şeklinde hayali, temelsiz, akıl
ve bilim dışı bir yalan söylenmekte, bu
yalanın sorgulanmadan gerçek olarak
kabul edilmesi dayatılmaktadır. Modern
insanın krizde olduğu yalanının bilimsel hiçbir temeli bulunmamaktadır.
Modern insanın krizde olduğu yalanının arkasında ideolojik ve doğmatik bir proje bulunmaktadır. Modern insanın
krrizde olduğu iddia edilerek modern psikolojinin insana dair bulgularının, açıklamalarının ve
araştırmalarının yetersiz, geçersiz ve güvenilmez olduğu şeklinde kara bir kriz tablosu çizilmeye çalışılmakta, arkasındanda sözde krizden çıkış yolunun yüzyıllar
öncesinin doğmalarında, kalıblarında ve kaynaklarında olduğu
şeklinde bir çözüm yolu empoze
edilmektedir.
Modern psikoloji, mükemmel ve insana dair her şeyi araştırmış, çözmüş, bilim ve araştırma
kapılarını artık kapatmış, kendini
mükemmel olarak tamamlama iddiasında değildir. Doğum tarihi kabul edilen 1879 yılından beri modern psikoloji, davranışçılık,
psikanaliz ve hümanistik psikoloji başta olmak üzere birçok birçok bilimsel teorinin ve araştırmanın
ortaya konduğu çoğulcu ve dinamik bir alan olmuştur. Doğduğundan bugüne kadr,
modern psikoloji, bugün artık bilim olarak tamam oldum, kemale erdim dememiştir
ve buyurmamıştır. Modern psikolojide, tek bir
psikoloji yoktur. Modern psikolojide psikolojiler vardır. Modern psikolojiler, insan, doğa ve
toplum ilişkisini açıklarken hep
birbirinden farklı, yeni ve güncel veriler ışığında insana dair yeni sözler söylemenin
çabasındadırlar. Modern psikolojinin, insana dair son sözü söyleme iddiası olmamıştır. Modern psikoloji, hiçbir
zaman tamamlanmış mükemmel bir disiplin haline geldiğini söylememiş, sürekli
olarak yeni sözler söylemenin imkanlarının peşinde olmuştur.
Modern psikolojinin insana dair ortaya koyduğu araştırmalar, açıklamalar
ve açılımlar karşısında hep eski
iddialarını, inançlarını ve kaynaklarını tekrar etmekten ve dayatmaktan öteye
gitmeyen otoriter ideolojiler ve doğmatizmler, psikolojinin ve insanın ufkunu kapatarak ve
karartarak insana hükmetmeye
çalışmaktadırlar. Hiçbir otoriter ideoloji ve
doğmatizm, insanın ve
psikolojinin ufkunu genişletmemekte ve aydınlatmamaktadır. Otoriter ideolojiler
ve doğmatizmler, bilime ve akla
düşmanlık yaparak insanı çocuksu bir
düzeye mahkum etmektedirler. İnsana dair
en mükemmel sözü söylediğini iddia eden doğmatizmler ve
ideolojiler, insanı, aklı, bilimi
ve psikolojiyi inkar ederek modern dünyada modern öncesi bir karanlık dünya oluşturmaya
çalışmaktadırlar. Modern dünyada
insana ve doğaya dair hiçbir
otoriter, doğmatik ve ideolojik
yaklaşıma, kalıba, doğmaya, kaynağa
ve kuruma ihtiyaç yoktur.
Hiçbir doğmatizm, psikoloji olmadığı
gibi, bilim de değildir. Doğmatizmler, bilim
ve bilgi üretemez. Bilgi üretmenin yolu, akıl ve bilimdir. Aklı ve bilimi inkar eden, düşünmenin
kapılarını doğduğu günden
itibaren kapatan doğmatizmler, insanı katı ve karanlık kimliklere ve
kültürlere hapsederek bireyin
duygularını, düşlerini, duyarlılıklarını, bilişni ve davranışlarını dumura uğratmışlardır.
Modern bir bilim olarak psikoloji, insanın yaşama tutkusunu, biyolojisini ve psikolojisini birlikte
ele alan özgür ve çoğulcu bir alandır.
Hiçbir doğmatizm, psikoloji değildir. Bütün
doğmatizmler, psikolojiyi bilim olarak ortadan kaldırıp, insana dair
tek sözü söylemeyi kendi tekellerine almayı istemektedirler. Hiçbir
doğmatizm, insanın fiziksel, bilişsel,
sosyal, ruhsal, siyasal, ekonomik, dini, manevi, ahlaki, çevresel ve diğer
yönlerine dair sahici, doyurucu ve derinlikli bir söz
söylememektedir. Modern psikoloji içindeki
farklı psikoloji disiplinleri,
araştırmaya, gözleme, deneye ve verilere dayalı olarak insana dair çok yönlü yeni açıklamalarda
bulunmanın imkanlarını ortaya koymaya devam etmektedirler. Modern psikoloji,
insanın insan tarafından özgürce, bilimsel ve rasyonel olarak araştırılması,
gözlemlenmesi, incelenmesi ve açıklanmasıdır. İnsanla hiçbir ilişkisi ve ilgisi
olmayan hiçbir söz, doğma ve kaynak, insan
ve doğa bilimi olmadığı gibi, psikoloji de değildir.