Milletin takdirine boyunlar kıldan ince
Bir önceki yazımda "7 Haziran Pazar günü millet konuşacak" demiştim. Evet, millet sandıkta konuştu ve İktidar partiside dahil olmak üzere hiçbir partiye tek başına Hükümet kurma yetkisi vermedi.
Değerli Dostlar, ben hafta sonu yapılan seçimden bir koalisyon kararının çıkacağına ihtimal vermiyordum. Hatırlarsanız, burada "Sandıktan bir koalisyon çıkmaz" diye defalarca yazdım. Gördüğüm kadarıyla, birileride buna ihtimal vermemişler. Onlar bütün hesaplarını Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın sandıkta elini zayıflatma üzerine kurmuşlar.
İşte bakın, yukarıdaki manzara henüz yeni ortaya çıkmışken bir partinin Genel Başkanı kameralar karşısına geçerek, olası koalisyon tekliflerine partisinin kapılarını kapattı. Kimse kusura bakmasın, bu ülkede koalisyon kurmakta, kurulan koalisyonu sürdürmekte hiç kolay değildir. Çünkü, bizde memleketin geleceği için karınlara taş basarak uzlaşma kültürü yoktur.
Önümüzdeki günlerde benim bu dediğim daha iyi anlaşılacaktır. O bunun ayağına gidiyor , bu şunun ayağına gidiyor derken ülkenin gündemi uzun süre koalisyon kurma çalışmalarıyla meşgul olacaktır. Belkide koalisyon hükümeti kurulamayıp yeniden sandığa gidilecektir.
Dostlarım, Hükümet kurma çalışmaları yürütülürken ülkenin kaybedeceği vakti ve nakti düşünebiliyor musunuz? Hele 3, Hava Limanı gibi önemli yatırımlarda oluşabilecek gecikmeyi... Eğri oturup doğru söylemek gerekirse, 7 Haziranda sandıktan çıkan sonuç hiçde memleketin hayrına olmamıştır. Çünkü, ülkenin bir dönem daha güçlü iktidarla sürecek istikrara ihtiyacı vardı.
Ülkenin ihtiyacı vardı. Ancak milletin takdiri koalisyon yönünde oldu. Bu saatten sonra, partilere düşen milletin sandıkta verdiği mesajı en iyi şekilde okuyup, birbirleriyle uzlaşma yolunu aramalarıdır.
Yazıyı Meclis'e giren dört partiye şu uyarıyı yaparak noktalamak istiyorum: Milletin sandıkta verdiği mesajı kim anlamamakta ısrar ederse bedelini ağır şekilde öder...