Milleti ateşe kim attı?

Tunç Soyer “Yüz yıl önceydi. Bu toprakları yönetenler, gaflet, delalet hatta hıyanet içindeydi. Sadece saraylarındaki saltanatı korumak için bütün bir milleti ateşe attılar” dedi.

Soyer’in yönetenlerini “gaflet, delalet hatta hıyanet” le suçladığı dönemde, “yönetenler” dönemin CHP’lileriydi ve nitekim “Milleti ateşe atan” da CHP’ydi.

Soyer, eğer bu gerçeği biliyor da tarihi taammüden çarpıtıyorsa, yaptığı tarih dejenere etmektir.

Büyük ihtimalle Soyer tarih bilmemektedir.

İlkokul müsameresini yeniden oynamakta, ezberini döktürmekte, celallenmekte, öfke kusmakta, parmak sallamaktadır.

Sözde şikayetçi oldukları kutuplaştırma falan hiç umurunda gözükmemektedir.

Semt pazarlarında meyve alırken satıcıların ardına dolaşıp sattıkları meyvelere bir de tezgâh arkasından bakarsanız, alacağınız meyvenin gerçek yüzünü görürsünüz.

Gerçek tarih için de tezgâhın ardına dolanmalısınız.

Sadece muhalif tarihçilerde değil, Kemal Tahir, Yalçın Küçük, İsmail Cem, Doğan Avcıoğlu, Fikret Başkaya daha birçok “içeriden” yazarlarda bile tarihin tezgâh ardı önden çok farklıdır.

Tezgahın ardı şok edicidir!

Çok defa yazdım, yine yazıyorum.

CHP 1923 de değil, 1908 de iktidar olmuştur.

Bu tespit yine “içeriden” sayılacak üç bilim insanına aittir.

I-Prof. Dr. Yalçın Küçük;

1908’de kurulmaya başlanan ‘Modern Cumhuriyet’ 2009 yılında çöktü demiştir (1).

II-Yine Siyaset Bilimci ve Türkiye Uzmanı Prof. Dr. Dankwart A. Rustow’a göre;

Kemalist ‘Yeni elit’ 1908’de iktidar olmuştur (2).

III-Eski YÖK Başkanlarından Siyaset Bilimci ve radikal laikçi Prof. Erdoğan Teziç’e göre;

İkinci Meşrutiyetin (1908-1920) çok partili siyasal yaşamı İttihat ve Terakki egemenliği altında geçmiştir (3).

Üç bilim adamının tespitlerini tek cümlede birleştirirsek;

CHP 1908’de iktidar olmuş, bu iktidar 1908-1920 boyunca sürmüş, bu dönemde egemenlik ve iktidar CHP’ de olmuştur.

Bahsedilen dönemde CHP’nin adı İttihat Terakki Partisi’dir ve bunun neden böyle olduğunu ilerleyen satırlarda göreceksiniz.

Ülkeyi I. Dünya Savaşı’na sokarlarken Padişahı haberdar bile etmemişler, Meclisi devre dışı bırakıp, savaş için meclisin onayını dahi almamışlardır (4).

Bahsedilen dönemde tam bir diktatorya hakimdir.

O “yönetenler”in lider kadrosundan Enver bir idam onayı için gittiğinde imza atmakta tereddüt yaşayan yaşlı ve hasta Padişah Sultan Reşad’ın alnına tabanca bile dayamıştır.

Balkan ve I. Dünya Savaşı felaketlerine ülkeyi dönemin iktidarı İTP sürüklemiştir.

Milleti ateşe atanlardan 13 kişilik lider kadro, yargılanmamak için 1 Kasım 1918 da soğuk bir cumartesi gecesi saat 23.00’de Boğaz’dan bindikleri bir Alman istimbotu ile İstanbul’dan kaçmışlardır.

Kaçamayıp kalanların tamama yakını 1923 sonrası CHP’sinde yerlerini almışlardır.

CHP’liler okullarda öğretildiği gibi tarih sahnesine 1920’lerde gökten zembille inen çılgın kurtarıcılar değil, 1920 öncesinden sorumlu yönetenlerin ta kendileridir.

CHP’nin yayın organı “Ulus” un başyazarı ve 27 yıl CHP Milletvekilliği yapan Falih Rıfkı Atay, CHP’nin tarihi Dışişleri Bakanı Tevfik Rüştü Aras, ünlü CHP milletvekilleri Mithat Şükrü Bleda, Yusuf Akçora, Vedat Nedim Tör ile CHP Başbakanları İsmet İnönü ve Celal Bayar başta olmak üzere Tarık Zafer Tunaya’ya göre İttihat Terakki Partisi’nden 40 ila 80 kadar milletvekili siyasi hayatlarını CHP de devam ettirmişlerdir.

CHP cenahının fikir adamı/yazar/akıl hocası Doğan Avcıoğlu’na göre CHP devrimlerinin fikir babası, teorisyeni ve ilk uygulayıcısı İttihat Terakki Partisi’dir.

CHP kadrolarını olduğu kadar ruhunu da adeta reenkarnasyonla (!) İttihat Terakki’ den almıştır.

1908 de iktidarı gasp ettiklerinde ülkenin toprakları Bosna’dan Sudan’a, Yemen’den Azerbaycan’a uzanıyordu.

Ülkeyi Sevr ve Mondros’a sürükleyen saraydaki Sultan değil dönemin iktidarıydı.

Dönemlerinde padişahlık yapan Sultan Reşad’ın sembolik bir görüntü ötesinde hiçbir iradesi, gücü, etkisi, yetkisi, otoritesi yoktu.

Türk İmparatorluğu’nu tarihe gömenler, tarihi de tahriften geri durmadılar

9. Cumhurbaşkanı Demirel 18 Temmuz 2005 de “Yüz yıl daha tarihi böyle öğretmek zorundayız” demişti.

Millet başına ne geldiğini öğrenmemeliydi.

Eğer okullarda öğrendiklerinizin tarih olduğunu zannediyorsanız Yalçın Küçük’ ün “Gizli Tarih I” ine bir göz atın!

Şok olacaksınız şok!

(1)- Erdoğan Teziç, 100 Soruda Siyasi Partiler İstanbul Gerçek Yayınevi 1976-sh. 208

(2)- Dankwart A. Rustow, 1965, 197-198). zikreden - Mehmet Turhan, Siyasal Elitler, Gündoğan Yay. 1991-sh.157

(3)- http://www.haberturk.com/gundem/haber/120859-modern-cumhuriyet-2009da-coktu

(4)- Bingür Sönmez-Reyhan Yıldız, Ateşe Dönen Dünya Sarıkamış, İkarus Yay.,2008-s.1