Dolar (USD)
35.37
Euro (EUR)
36.40
Gram Altın
3039.33
BIST 100
9916.07
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE
03 Şubat 2019

Mermi Kelimeler

“Batı”lıların Dünya’da ve “Galata Türkleri”nin Türkiye’de , maharetle, ustalıkla kullandıkları bir “silah”ları var!

“Mermi Kelimeler”;

“Barbar, gerici, yobaz, irtica, terörist, istibdat, diktatör” v.s...

Galata Türkleri bu kelimeleri size sıkıyor, siz yaralanıyorsunuz, çaresiz, içinize giren mermiyi çıkaracağım, yaramı saracağım, diye çırpınıp duruyorsunuz!

Galata Türkleri, daha eğitimli, teatral kabiliyetleri yüksek, medyatör olduklarından, bu silahı kullanmada pek mahirler.

Yalçın Küçük, “Kitap Sıktım” diyor.

“Kitap Sıkmak” dünyanın en kudretli silahını kullanmaktır.

Hz. Ali’nin, “Kalem kılıçtan keskindir” sözü budur.

Bidayette İslam, “Mermi Kelimeler” konusunda çok başarılıydı. Muhaliflerine “Cahiliye” kelimesini sıkmış, müşrikler, muhtemelen “Cahil” olmadıklarını ispatlamak için çırpınmışlardı.

İslam karşıtları halen de “Müşrik” ve “Cahil” olmaktan çıkmadılar, ama Müslümanlar “kelimeleri” “silah” olarak kullanacak “Bilgelik” , “Bilinç” ve “Entelektüel Birikim” den uzaklar.

2 asır önce, Batı, Müslüman dünyaya “Barbar” kelimesini sıktı.

“Barbar” Müslümanları öyle vurdu ki, barbar olmadıklarını ispatlamak için 2 asırdır çabalayıp, çırpınıyorlar.

Müslümanlar, milli kıyafetlerini terk edip “Batı Tarzı” giyinmekle, içkiyle, dansla, valsle, sokakta köpek gezdirmekle, “bakın biz barbar değiliz” diye yırtınıyorlar, ama nafile...

Osmanlının en başarılı padişahlarından II. Abdülhamid’e, “İstibdat” sıktılar, bu kelime ile Abdülhamit’ i yıktılar, Abdülhamit’ i yıkmakla da, Osmanlıyı tarihten sildiler.

Yine Abdülhamit’e sıktıkları bir kelime “Kızıl Sultan” idi.

Yakın zamanlarda bir Galata Türk ’ünden itiraf geldi.

“Sultan Hamit’e ‘Kızıl Sultan’ adını, Büyük Britanya Emperyalizminin taktığını artık biliyoruz.

Günaydın !

Bade harabül, Basra!

Pek tepinerek kullandıkları bu silahı ellerine İngiliz’in tutuşturduğunu ancak yüzyıl sonra anlayabildiler!

Galata Türkleri’nden Tevfik Fikret, Abdülhamit düşmanlığını o dereceye vardırmıştı ki O’ na bomba atan Ermeni teröriste “Şanlı Avcı” şiirini yazmış, “Attın, yazık yazık ki vuramadın!” diye hayıflanmıştı.

Fikret’in dili, “Gezi”de “Zulüm 1453’de başladı” yazanların diliydi.

90’larda üzerinde birazcık İslami koku var diye hazmedemedikleri, Başbakan Yıldırım Akbulut’ u “şaşkın” kelimesi ile vurup, yerine “Türk Büyüğü” Ecevit’i getirmiş, 130 milyar dolarımızı “Emperyalist” dostlarının kasalarına yollamışlardı!

28 Şubat döneminin mermi kelimesi “İrtica” idi.

Pek başarılı bir silahtı.

Darbeciler, “İrtica” silahıyla Türkiye’yi sindirmiş, üniversitelerde emperyalizm adına “başörtülü” avlayıp, vatanseverlik(!) yapmışlardı.

Asabi ve cool Nuray Mert, ilk olarak emperyalistler adına “Diktarör” mermisini “Erdoğan” a sıktı.

“Diktatör” silahını pek sevdiler, halâ elden elden ele dolaştırıyorlar.

Müslümanların vurucu “Cahiliye” silahını raflardan indirip, müzeden çıkarmaları gerektiği kanaatindeyim.

Zira, “Cahiliye”, Mekke müşriklerinin azgınlığı, saldırganlığı, utanmazlığıyla, Dünya’da kol geziyor “Batı Medeniyeti” adıyla, dünyayı kasıp kavuruyor.

Şarkiyatçı Goldziher’e göre, İslam Peygamberi “Cahiliye” yi ;

“Azgın, hayvani içgüdülerini takip eden, arzularının esiri, vahşi, şiddet taraftarı, güçlü ve asillerin daima haklı sayıldığı, adaletten yoksun, barbar” olarak tanımlar.

“Cahiliye” tam olarak “Batı Medeniyeti” i demek olmuyor mu?

O zaman “Batı” ve “Batı Medeniyeti” üzerine neden “Cahiliye” mermisini sıkmıyoruz?