Merkez faizi 'yarım' puan indirdi
Merkez Bankası Salı günü merakla beklenen faiz kararını açıkladı.
Yüzde 8,25 olan haftalık repo faizini yarım puan düşürerek yüzde 7,75'e çekti.
Banka, yüzde 7,50 olan gecelik borç alma ile yüzde 11,25 olan gecelik borç verme faizini değiştirmedi.
Merkez Bankası'nın bu faiz kararını değerlendirmeden önce son bir yılda faizin geçirdiği safhaları bir hatırlatalım.
17/25 Aralık operasyonu ile artan siyasi gerilim TL'nin değer kaybetmesini hızlandırmıştı.
Esasında bu süreç ABD Merkez Bankası'nın(FED) 2013 Mayıs ayında açıkladığı tahvil alımlarını azaltacağına ilişkin kararı ile başlamıştı.
Artık dünyada bol ve ucuz para döneminin sonuna geliniyordu.
O günlerde 1,80'lerde gezinen dolar kuru bu kararın açıklanması ve haziranda Gezi olaylarının patlak vermesiyle birlikte hareketlenerek 2 TL'yi aştı.
Bu durum bize has değildi.
Gelişmekte olan ülkelerin para birimleri için de geçerliydi.
Bazı ülkeler faizleri yükselterek kur artışını önlemek isterken bizim Merkez Bankamız milyarlarca dolar satarak TL'nin değerini korumaya çalıştı.
Ne var ki başarılı olamadı.
Dolar 2,40 TL'ye dayanırken Euro 3 TL sınırını geçti.
Merkez Bankası paniğe kapıldı, Ocak 2014'te faizleri yüzde yüzün üzerinde artırdı.
Politika faizi olarak tanımlanan bir hafta vadeli repo ihale faiz oranını yüzde 4,5'ten yüzde 10'a çıkardı.
Bu çarpıcı hamlenin ardından dolar 2,17, euro 3 TL'nin altına indi.
Faiz artışı işe yaramıştı.
Ne var ki siyasi otorite bu faiz artışından memnun değildi.
Sürekli indirilmesini talep ediyordu.
Merkez ise direniyordu.
Ta ki Mayıs 2014'e kadar.
Bu tarihte toplanan PPK, yüzde 10 olan faizleri yüzde 9,5'e indirdi.
Daha sonra yaptığı Haziran toplantısında yüzde 8,75'e, Temmuz toplantısında yüzde 8,25'e düşürdü.
Küçük oranlardaki bu indirimler iktidarı hiçtatmin etmedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da geçtiğimiz Cuma günü yaptığı konuşmasında, faizin yüzde 5'e inmesi gerektiğini söyleyerek "Ey Merkez Bankası daha neyi bekliyorsun?" diye sordu.
Başa dönersek;
Merkez Bankası her türlü baskı ve eleştiriye rağmen faizde yarım puanlık indirimi yeterli gördü.
Enflasyonda olumlu gelişmeler yaşandığını, ancak düşüşün kalıcı olması için temkinli olunması gerektiğini vurgulayan Merkez Bankası, bundan sonraki faiz kararlarını da enflasyon görünümündeki iyileşmenin hızına göre belirleyebileceğini duyurdu.
Hükümetin ekonomi ile ilgili bakanları öncekilerde olduğu gibi yine bu indirimi beğenmedi, eleştirdi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan da ''Merkez Bankası verilen mesajlardan hala nasibini almış değil'' diyerek sitemde bulundu.
Ekonomiden sorumlu Başbakan Yardımcısı Ali Babacan'ın sessiz kalması ise dikkatlerden kaçmadı.
Öyle anlaşılıyor ki enflasyonda ciddi bir düşüş görülmeden Merkez Bankası faizde radikal bir indirime gitmeyecek, temkinli davranmaya devam edecek.
Enflasyon kadar FED'in faize ilişkin yaklaşımı da izlenecek.
Son olarak şunu memnuniyetle ifade edelim:
Faiz indiriminden sonra piyasalarda dalgalanma yaşanmadı.
Kurlar zıplamadı, borsa sarsılmadı.
Bu da bardağın dolu tarafı.
