Dolar (USD)
35.18
Euro (EUR)
36.53
Gram Altın
2966.40
BIST 100
9724.5
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE
09 Haziran 2016

Merkez Doğru mu Yapıyor?...

Merkez Bankası, son dönemlerdeki manevralarla faiz oranını önce 10,50'den 10,00'a sonra da 9,50'ye indirdi.

Bu kimi çevreler tarafından yanlış değerlendirilirken kimi çevrelerden de olumlu karşılandı.

Faiz indirimlerine olumsuz bakanlar; Merkez Bankasının siyasi baskı neticesinde bu kararları aldığını bu kararlar ile ülkeden döviz çıkışının gerçekleşeceğini öne sürüyorlar.

Faiz indirimleri yapılırken MB, aynen şu gerekçeyi dile getirdi:

"Yakın dönemde küresel oynaklıklarda gözlenen düşüş sürmüş ve küresel finansal koşullarda iyileşme yaşanmıştır. Bu gelişmelerin yanı sıra ağustos ayında yayımlanan yol haritasında belirtilen politika araçlarının etkili bir şekilde kullanılmaya başlanmasının da geniş bir faiz koridoruna duyulan ihtiyacı azalttığı değerlendirilmektedir. Bu doğrultuda Kurul, sadeleşme yönünde ölçülü bir adım atılmasına karar vermiştir."

Şahsen gerekçeyi ve izlenen yolu doğru bulanlardanım.

Merkez bankasının doğru mu yoksa yanlış mı yaptığını farklı açılardan değerlendirerek irdelemeye devam edelim:

2016 yılı dünya ticaret hacminin ortalama % 3 oranında artacağı tahmin ediliyor.

Mevcut gerçekleşmeler itibariyle 2015 verilerine göre dünya ticaret hacmi iyileşme gösteriyor.

Yani dünya ticaret hacmi pozitif iken ticari ve sınai faaliyete engel teşkil edecek daha yüksek faiz oranı ile devam etmek hata olurdu. Bu yönüyle bakıldığında dünya ticaret hacminde gerekli pozisyonu alabilme hususunda faiz indirimi olumlu yansıyacaktır.

Faiz indirimlerinin döviz çıkışına sebep olacağı konusunu MB'nın rezervlerine bakarak karar vermek daha doğru olacaktır.

Faiz indirimin yaşandığı Nisan ve Mayıs aylarında döviz rezervleri düşmenin aksine arttı.

2016 Döviz Rezervleri (USD)

29.01.2016

26.02.2016

25.03.2016

29.04.2016

27.05.2016

92.856.000.000

93.693.000.000

95.016.000.000

96.193.000.000

98.397.000.000

Kaynak: Merkez Bankası

2016 yılı MB verilerine bakıldığında Ocak ayından bu yana 5.5 milyar USD artış gerçekleşmiş. İndirim kararının alındığı 20 Nisan'dan itibaren ise 3,381 milyar USD yükseliş oldu.

Yani aksine döviz girişi gerçekleşti.

Diğer taraftan FED, faiz artırımının tartışılmasından bu yana artırımda bulunmadı. Ancak faiz artırımının gerçekleşeceği beklentisi de halen masa üzerinde.

Bu yönleri ile bakıldığında; bir taraftan döviz rezervlerindeki artış, diğer yandan FED'in faiz artış beklentisi ayrıca dünya ticaret hacmindeki % 3'lük artış tahminlerinin söz konusu olduğu bir geçiş sürecinde MB'nın ticaretin ve sanayinin önünü açmak için giriştiği faiz indirimi manevrası doğru bir tercih.

MB, gerçekleştirdiği faiz indirimi politikasıyla; FED'in yapacağı olası artışlarda kendisine "gerekli uyumlamaları sağlamak" için geniş bir hareket yeteneği de kazanmış olmaktadır.

Mayıs Ayında İhracatu2026

Türkiye İhracatçılar Meclisinin açıkladığı Mayıs ayı ihracat verilerine göre; Mayıs ayında geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 0,1 oranında artışla 10 milyar 794 milyon USD ihracat gerçekleştirildi.

Mayıs ayında kilogram bazında yüzde 5,3 oranında yılın ilk 5 ayında ise bu alanda yine % 5,3 büyüme sağlandı.

Mayıs ayında sanayi sektörleri içerisinde en fazla ihracat artışını, geçen yılın aynı dönemine göre % 34 büyümeyle otomotiv endüstrisi yakalayarak 1 milyar 983 milyon dolarlık ihracat gerçekleştirdi.

Aynı dönemde miktar bazında 18 sektörde ihracat artışı yaşanırken, 9 sektörde ihracatta gerileme yaşandı.

İlk 10 il arasında en fazla yükselişi yüzde 46 oranıyla Bursa gerçekleştirdi. İl bazında veriler incelendiğinde mayıs ayında 43 ilin ihracatını artırdığı görülüyor. En fazla ihracat yapan ilk 10 içindeki illerden 6'sı ihracatını artırırken; diğer 4'ü İstanbul,

Ankara, Gaziantep ve Kocaeli'nin ihracatlarında gerileme oldu.

Mayıs ayı ihracat verilerinin 2016'da şubat ve mart aylarından sonra yeniden yükselişe geçmesi önemli.

Hem dünya genelindeki emtia fiyat baskısına, hem de çevremizdeki sorunlu ülkelere rağmen ihracatımızın artmasını oldukça olumlu buluyorum.

Ancak ne yaparsak yapalım; mutlaka ama mutlaka yeni pazarlar bulmamız ve en az % 20-25 oranında teknoloji yoğunluklu ürün ihracatını yakalamamız lazımu2026