Dolar (USD)
35.18
Euro (EUR)
36.53
Gram Altın
2966.40
BIST 100
9724.5
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE
19 Kasım 2023

​Merhaba…

Bugün sizlerle birlikte hayatımda yeni bir sayfa çevirmenin heyecanını yaşıyorum…

Evet, ben Selda AVCI Kayseri’de yaşıyorum. 24 yıllık basın mensubuyum. Ve artık bu günden itibaren köşe yazılarım ile ‘’Milat Gazetesi’’ ailesine dâhil olmanın mutluluğunu yaşıyorum.

1999 yılından bu yana basın sektörünün hemen hemen her bölümünde yer almış bir isim olarak, bu gün ki yazımı yazarken heyecanlandığım gibi hiçbir yazım da bu kadar heyecanlanmadım diyebilirim.

Ellerim titreyerek, hem sevinç, hem heyecanı birlikte yolculuk ettiriyorum iç dünyamda…

Yazmayı çok seviyorum, bana huzur ve mutluluk veriyor.

Yani yazmak her insan için en güzel terapidir bence. Çünkü benim için de bu böyle…

Duygularını, düşüncelerini, fikirlerini insanların beğenisine sunmak hem çok zordur, hem de zevklidir.

Hele fikir yazılarından olumlu geri dönüşler almak işte bunu anlatmaya kelimelerin gücü yetmez.

Bu bağlamda ilkyazımı sizlerle zaman kaybetmeden buluşturmak istiyorum.

Yeni başlangıçlar, yeni sayfalar insan hayatında ayrı bir önem taşır.

Yeni doğan bir bebek anne, babasına mutluluk yaşatırken!

Yeni filizlenen çiçekler insanlığa umut vaad eder.

Her yeni gün insana verilen en güzel, en anlamlı ve en paha biçilemez bir hediyedir.

Bizim yapmamız gereken bize verilen hediyemizin kıymetini bilmektir.

Her yeni gün, yeni bir umuttur geleceğe yönelik dedik…

Peki, nedir bu umutlar?

Sonbahar’da sararan dalını terk eden yapraklar, ilkbahara yapılan temizlik değil midir?

Çalıya dönmüş ağaçların, yeşermesi umudun yeşermesine yetmez mi?

Sabaha uyandıran Allah her insanın rızkına kefildir.

Umutsuzluğa yer vermeden hayat senaryomuzda ilerlemeye devam edeceğiz.

En karanlık gecelerin, sabaha o pırıl pırıl güneşe merhaba dediğini ve yaşadığın sürece de demeye devam edeceğini unutmadan…

Hiçbir sıkıntı insan hayatında ömürlük değildir, kısa süreli misafir ettikten sonra, her şey geldiği gibi gitmeyi de bilir. Yeter ki umudunu kaybetme.

Kelebeğin ömrü bir gündür, oda yaşadığı gün yani bugündür.

O halde onu, bunu dert etmek yerine bize verilen hediyenin tadını çıkartmaya ne dersiniz? Saygıyla…

Günün Sözü;

İnsanı ayakta tutan iskelet ve kas sistemi değil; prensipleri ve inançlarıdır. Albert EİNSTEİN