Mehmet Akif'in duası…
Kimilerine göre uzun ve derin düşünceler, büyük hisler ile yazılmış, kimilerine göre ise içerisinde dine atıflarda bulunulması, çok etkileyici olması gibi nedenler ile Allah tarafından ilhamen yazdırılmıştır. Dönemin ordusu milli mücadelede ülkenin birliği ve bütünlüğü için savaşmış, savaşı kazanmak ve ülkeye bağımsızlık kazandırmak için nice canlar feda edilmiş ve nihayetinde zafer elde edilmiş. Belki de bu nedenle Mehmet Akif İstiklal Marşı’nı “Kahraman Ordumuza...” başlığı ile Türk ordusuna ithaf etmiştir.
12 Mart 1921’de Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde
okunması ve alkış tufanının kopması ile birlikte İstiklal Marşı Türk milli
marşı olarak kabul edilir. O gün kazanılan ruh, 101 yılın ardından hâlâ bugün
aynı heyecan, coşku ve inanmışlık ile kutlanmaya devam ediyor.
İstiklal Marşı’nın yazıldığı ruhu derinden hissedip
okumaya çalışanlar, o satırlara yüklenen anlamın farkına varanlar Akif gibi “Allah bize bir daha İstiklal Marşı
yazdırmayı nasip etmesin” diye ettiği duaya derinden ve yürekten “Amin” der.
İstiklal Marşı’nı sıradan bir yazarın sıradan bir
şiiri olarak görmemek lazım. Bugünün şairlerinin kaleme aldığı milyonlarca
şiirden çok daha farklı ve çok daha özeldir; mürekkep ile değil kan ile
yazılmıştır. Akif tırnakları ile kazıya kazıya dile getirmiştir o günkü milli
mücadele ruhunu, direnişi, hakkın ve adaletin sesini. O nedenledir ki coşkuyla
yazılan şiir, coşkuyla okunduğunda daha anlamlıdır. İnsanı derinden etkiler.
Hele ki anlamı satır satır, kelime kelime bilinerek okunduğunda… Nazım Hikmet
RAN’ın da değindiği gibi Mehmet Akif ‘Büyük şair, inanmış adam’ ve bu
inanmışlık İstiklal Marşı’nın her satırında kendini belli ediyor.
Dizelerin içinde dine ve inanca dair ifadeler olması
laik kesimi rahatsız etmiş olması ve yıllardır süren tartışmaların bitmeyişi
ise üzücü olan tarafı. İstiklal Marşı’nın yazıldığı dönemde Türkiye laik bir
devlet değildi henüz. Dolayısı ile bugünün koşullarında o gün yazılan milli bir
marşı eleştirmek büyük bir garabet. Gerçi o dönem laik bir devlet olsaydık bile
İstiklal Marşı gibi bir şiir sırf içinde din vurgusu var diye harcanabilir,
heba edilebilir miydi? Bu büyük bir talihsizlik, orduya, millete, ülkeye büyük
bir haksızlık olmaz mıydı? Bahtsızlık olurdu…
Özellikle Avrupa ülkelerinde olmak üzere birçok
ülkenin milli marşına baktığınızda havadan sudan, güneşten doğadan bahsedilir.
Bizimki ise asil ve onurlu bir mücadeleden, canlar feda edilerek kazanılan
kudretli ve onurlu bir duruştan, karış karış kanla sulanmış kazanılan ülke
toprağın anlamında, vatan sevgisinden, bayrak sevgisinden, mücadele ruhundan,
inançtan, kahramanlıktan bahsedilen destansı bir şiirdir. Yazanı da okuyanı da
şaha kaldıran, yazanı da okuyanı da ağlatan, yazanı da okuyanı da
gururlandıran, başını yere eğdirmeyen bir şiirdir İstiklal Marşı’mız. Şu an bu
satırları yazarken hafızamın bir köşesinden İstiklal Marşı geçiyor, dudaklarım
İstiklal Marşı’nı mırıldanıyor.
“Korkma!
Sönmez bu şafaklarda al sancak;
Sönmeden yurdumun üstünde tüten en son ocak
O benim milletimin yıldızıdır, parlayacak;
O benimdir, o benim milletimindir ancak.”
Milyon kere okunsa, milyon kere daha kendini aynı
coşkuyla okutan İstiklal Marşı gibi kaç tane şiir var ki? Böyle bir şiiri
kaleme almak her şaire nasip olmaz. Bu bağlamda şiir ne kadar değerli ve
kıymetli ise şair de o ölçüde kıymetli ve değerlidir. Akif ne kadar özelse,
İstiklal Marşı’mız da o derece özeldir.
İstiklal Marşı’nın şiir olarak okunduğunda 7’den 70’e
herkeste derin duygular yaşatması, hisler uyandırması, tüyleri diken diken
etmesi ama marş olarak okunduğunda ise aynı duyguyu uyandırmaması yönünde
eleştiriler yapılıyor zaman zaman. Sosyal medyada araştırdığımda İstiklal
Marşı’nı farklı şekilde yorumlayıp besteleyenler çok kişiye denk geldim.
Aralarında en ciddi bir şekilde konunun üzerine eğilenlerden biri İsmet Özel.
İstiklal Marşı yeniden bestelenir mi bestelenmeli mi
bu tartışmalara girmek istemiyorum ama İstiklal Marşı kesinlikle bir daha
yazılmamalı ve Allah’ın izni ile yazılmayacak. 15 Temmuz’da teşebbüs edildi, denendi
ve hezimete uğratıldı. Akif’in “Rabbim bir daha bu ülkeye İstiklal Marşı
yazmayı nasip etmesin” duası ve temennisi ile 12 Mart Mehmet Akif ve İstiklal
Marşı yıl dönümüz kutlu ve şanlı olsun.