Medyabazların Gürültüsü Neden 3
BAĞDAT, Halep yıkıldı, Suriye harap oldu. Irak 65 ülke tarafından yağmalanıyor, İslam diyarı aynı küresel zalimler tarafından talan ediliyor. Mısır zindanları Müslümanlarla dolu, günü birlik işkence altında Rabia'nın yiğitleri şehadete koşuyor. İşgal, katliam, sömürü ve talan hız kesmeden devam ediyor. Annelerin feryatları arşı sarıyor, yavrular çığlıklarına can dayanmıyoru2026 vs. vs.
Peki, tüm bunlar, medyabazlar için ne ifade ediyor. Onların gündeminde varı mı böyle bir şey? Onlar, insanları 1440 yıllık İslam inancını nasıl sarsacaklarının hesabındalar. İnsanları kendi heva heveslerinden uydurdukları kimi sapmalara ikna etme çabasındadırlar. Örneğin:
- Kader diye bir şey yok.
- u00c2dem (as)'in babası vardır.
- İnsan maymundan değil ama daha öncesi bir şeylerden birleşerek var olmuştur. Topraktan değil.
- Mucize, keramet yoktur.
- Nasıh mensuh yoktur.
- Buhari, Müslim sahih değildir, diğerleri zaten değildir.
- Kur'an yeter, hadise gerek yok.
- İslam Kur'an ve Sünnet değil, sadece sünnetten ibarettir.
- "Hadisi Kur'an'a arz etme" ama ümmetin 14 asırdır anladığı Kur'an'a değil, onların heva ve heveslerine göre tevil edilmiş Kur'an'au2026
- Peygambere salavat getirmek yok.
- Allah (cc) anıldığı zaman, celle celaluhu demek yağcılıktır.
- Allah (cc) geleceği (HAŞA) bilmez.
- Huri falan diye bir şey yok.
- Tüm sahabe ve ehlisünneti tekfir eden, özellikle Ebu Bekr Sıddık (ra). Ömer (ra) Aişe, Hafsa (ra)'ya günü birlik lanet okumayı ibadet sayan. Resulullah(sav)'ın zevceyi tahirat'ına ağza alınmayacak iftira atan Şia'nın mübarek olduklarına, ikna etmeye çalışmau2026 Onların sapık inançlarını "ehlibeyt mektebi" olarak lanse etmeu2026
Bunlar günü birlik çerez misali tartışılan konular. Tabi bu medyabazların sapık, bir kısmı insanı dinden çıkaracak tehlikede olan görüşler sadece bunlar değilu2026 Kur'an'ı Kerimde net olarak yazılı olan nice mucizeleri, inkar ediyor, onları kendi yanlarından uydurdukları manalara tevil ediyorlar. Bunu yaparken, herhangi bir gramer kuralı, bed'i-beyan, fesahat-belagat gibi bir kaide de onlar için önemli değilu2026 Onların heva ve heveslerine uyması yeterlidir.
Allah (cc) dostu hasbi ulema; ihlas, takva, zühd, vera ve salih amelleriyle temayüz etmişti. Bunlar ise medya gücü sayesinde elde ettikleri, şöhret, riya, ücup, enaniyet, kibir ve tesenn'ü ile meşhurdurlar.
Gerçekten ilim ehli olan selefi salihin uleması, öncelikle istifade ettikleri olmak üzere tüm önceki kuşak alimlere saygı ve muhabbet dolu idiler. Ve her vesileyle onlara medyun olduklarını itirafla, onları methu sena ederlerdi. Ama medyabaz hocalar, ne selef ne halef hiçbir alimi beğenmezler. Kendilerini dev aynasında görürler. Her fırsatta başka alimlere laf çakarlar. Selef alimlerine gelince onları karalayıp itibarlarını zedelemek öncelikli görevleri arasındadır.
Nitekim medyabazların faaliyetlerinden önemli bir kısmını, ehlisünnet ulemasına saldırmak, onların birini alıp diğerine vurmak suretiyle çatıştırmaktır. Hadislere bile ifsatçı ellerin karıştığını çok iyi bildikleri ve kendileri bunu itiraf ettikleri halde, selef uleması hakkındaki nice uydurma iddiaların üzerine 3-5 ilave ederek kendileri gündeme getirirler. Halbuki sünneti inkar edişlerini bu uydurulmuş hadislere dayandırırlar. Arada bir kendilerine yapılan saldırılardan şikayet ederler ama kendileri bu saldırıların kat kat fazlasını selef ulemasına yapmaktan geri durmazlar. Çelişki ama olsunu2026
Bir deli kuyuya bir taş atar, kırk akıllı onu çıkaramaz" derler ya. Medyabaz hocaların yaptıkları tam da bu. Ellerinin altındaki medya gücüyle her gün yeni bir sapkın fikir yumurtlarlar. Ondan sonra insanlar haftalar, aylar, hatta kimi zaman senelerce bu fikirleri tartışırlar. Zaten onların görevi insanları tartışma zeminine çekerek, asıl gündemlerinden uzak tutmaktır.
Ehil ulema bunlara muhatap olmayı zül sayar ama "Madem iddiaları doğru değilse, delilleriyle çürütün. Cevap verin" çıkışlarına dayanamaz, kimi zaman cevap vermek zorunda kalırlar. Tabi bu arada bu cevap vermeler de o medyabazların reklamı olur. Onların sapkın fikirlerini duymamış olan nice kitlelerin duymalarına vesile olur. Tabi bu da neticede İslam'ın tahrifi için özel gayret sarf eden üst aklın hanesine artı puan olarak geçer.
