Meclis'in yeniden yapılandırılması ve AK Parti'nin geleceği
Harekete geçilene kadar yazmaya
devam edeceğimi söylemiştim. Okuyucularımın bir kısmı sıkılabilir. Onların
sıkılması pahasına karar verici makamdaki iktidarı-muhalefeti,
Cumhurbaşkanı-Meclis Başkanı, milletvekilleri-siyasetçilerine kadar bu işte
sorumluluğu bulunanlar harekete geçene kadar yazmaya devam edeceğim.
Meclis’in itibarı milletin
seçtiği temsilcilerinin yani milletvekillerinin gerçek görevlerini yapmaları
ile sağlanır. Milletten aldıkları yetkiyi Meclis’te kullanma şartları
oluşmuyorsa milletvekilinin görevlerini hakkıyla yapması imkânsızdır.
Milletvekilinin görevini yerine getirebilmesi ise Meclis’te ciddi bir
altyapının kurulmasından geçmektedir.
Milletvekili Meclis’e millet
adına yasama görevi ve ihtiyaç duyulan kararları alsın diye gönderiliyor.
Milletvekilinin ana görevi kanun yapıcılığıdır yani. Meclis’in görevi ülkenin
yönetilmesi için gerekli yasaları çıkarmaktır. Milletvekillerinin ana görevi
dünyada, ülkede veya bölgelerinde ülke yönetiminde yaşanan aksaklıklarla ilgili
kanuni ve yasal düzenlemeleri yerine getirmektir.
Türkiye 16 Nisan 2017 Anayasa
Referandumu ile Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemine geçerek tarihi değişimin
başlangıcını yapmıştır.
Bugün beğenilse de beğenilmese de
sistemin Yürütme ayağı işlemektedir. Fakat Yasama ayağı Parlamenter sistemin
hantal ve milletvekilini öteleyen şekli ile devam etmektedir. Halen
milletvekilinin yetkisini kullanmasının önündeki engeller kaldırılmamış,
görevini hakkıyla yapacak altyapı kurulmamıştır.
Oysa Cumhurbaşkanlığı Hükümet
Sistemi’nin olmazsa olmaz tarafı keskin kuvvetler ayrılığıdır. O ayrılığa göre
bürokrasi ve Yürütme kesinlikle Yasamanın görev alanına girmemesi
gerekmektedir. Bu nedenle Parlamenter Sistemde ki Yürütmenin elinden Kanun
Tasarısı yetkisi alınmıştır.
Yasamanın icra edildiği tek yer
TBMM yani Meclis’tir. Meclis’in Yasama görevini yerine getirmesi için TBMM’nin
yeniden yapılandırılması kaçınılmazdır. İç Tüzükte 3-5 toplantı ve karar yeter
sayısı maddelerinde yapılan değişiklikle bu iş yürümediği geçen üç yılda
görülmektedir.
Hem iktidar partisi hem de
muhalefet partileri daha fazla milletle dalga geçmesinler. Daha öncede bu
sütunlarda yazdım. Bugün milletvekillerinin giderek itibarı düşmektedir.
Meclis’e olan inanç bir kez azaldı mı geri gelmez. Milletvekillerinin
itibarının düşmesinin nedeni yetersiz olduklarından değil tam aksine
görevlerini yapacak ortam olmadığındandır.
Bugün İYİ Parti, CHP ve muhalefet
partileri “Güçlendirilmiş Parlamenter
Sistem” masallarından bahsetmektedir. Muhalefetin dillendirdiği “Güçlendirilmiş
Parlamenter Sistem” denilen önerilerin hiçbirinde Meclis’in itibarını artıracak
milletvekillerinin görevlerini yerine getirmesini sağlayacak yapısal öneri
yoktur. Sadece eski sistemin boyalanmış ve yeni makamlar ihdas eden hali
vardır.
Bu ülkede milletvekilinin asli
görevini yapmasına uygun TBMM yeniden yapılandırılmadıkça siyasetin itibarı
sağlanamaz.
İşte bu noktada AK Parti ve MHP
ortak önerileri ile hayata geçen Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin eksik
kalan Yasama ayağı TBMM’nin yeniden yapılandırılmasını sağlayarak
tamamlamalıdırlar. Görev onlarındır.
Bu görev aynı zamanda Anayasa
Profesörü de olan Meclis Başkanı Mustafa Şentop’a düşmektedir. Meclis’in yaz
tatiline gireceği gelecek haftadan itibaren Meclis Başkanı’na sunulan rapor ve
önerilerde dikkate alınarak TBMM’nin yeniden yapılandırılması çalışmaları
başlanmalıdır.
AK Parti’nin geleceği de
Meclis’in görevini hakkıyla yapabileceği Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin
tam olarak işlemesinden geçmektedir. Bu ise TBMM’nin yeniden yapılandırılması
ile olur.
Cuma’nın hayrı üzerinize olsun…