Dolar (USD)
35.18
Euro (EUR)
36.53
Gram Altın
2966.40
BIST 100
9724.5
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE
29 Eylül 2018

MEB''den öğretmenlere uyarı!

MEB, valiliklere gönderdiği bir yazı ile yöneticileri ve öğretmenleri uyardı. Bakanlıkça öğretmen ve öğrencilere dağıtımı yapılan ders kitapları dışındaki diğer yardımcı materyallerin öğrencilere aldırılmaması, kullanımı konusunda zorlayıcı tutum içerisinde bulunulmaması ve aksi uygulamalarda bulunanlar hakkında gerekli idari işlemin yapılması şeklinde sıralanan uyarı yazısı okullara gönderildi.

Bakanlık her yıl bu uyarı yazısını okullara gönderiyor. Yazının ayrıntısında velilere maddi külfet oluşturacak uygulamalardan kaçınılması gerektiği de belirtiliyor. Bu uyarı ne anlama geliyor, gerek var mıdır böyle bir yazıya? Gerçekten de MEB’in sağladığı ders materyalleri bir öğrenciye yeterli midir? Yoksa öğrencilere zorla kaynak mı aldırılıyor, bu ticari faaliyetten öğretmenler bir şey mi kazanıyor, diye insanın aklına birçok saçma soru geliyor. Nedir bu işin aslı? Yıllardır okullarda böyle bir durum var.

MEB’in gönderdiği yazı bağlayıcıdır. Bu yazıda dikkat çekilen hususlara tüm okulların uyması gerekir. Sadece MEB’in sağladığı ders kitaplarıyla ve ders araçlarıyla yetinilmelidir. Bu öğretmenlere ne oluyor da kendi kendilerine iş çıkarırlar anlamış değilim! Sana ne benim çocuğumdan! Tek kaynak yeter! Farklı kaynaklardan öğrenci mi yetişir, hangi çağdayız kardeşim! Her şey tek tip olmalı, bu çeşitliliği de nereden çıkarıyorsunuz?

Çocuklarımız sadece matematik ders kitabındaki soruları çözsün. Başka kaynaklara, testlere, deneme sınavlarına gerek yok! İşgüzar öğretmen işte! Ders çıkışında, teneffüste, evde WhatsApp aracılığıyla çocuklara yardımcı oluyormuş! Olma kardeşim, bırak çocuğun peşini! Teneffüste yardımcı kaynaklardan soru filan çözme! Sana mı düştü bu işler! Git çayını iç, dinlen!

MEB’in bu yazısına istinaden kalkıp öğretmenlere böyle seslenen kaç veli vardır? Gerçekten merak ediyorum. Elbette Bakanlık bazı olası olumsuzlukların önüne geçmek, farklı ticari pazarlıkları engellemek amacıyla bu uyarıyı yapıyor. Altta kalanın canı çıksın derler ya, en altta yine öğretmenler kalıyor. Gelen, öğretmene yüklenmiş oluyor. Bu durum öğretmenin motivasyonunu zannımca olumsuz etkiliyor. Bu uyarılar doğrultusunda soruşturma açılan öğretmenler olduğunu da biliyoruz.

MEB sürekli yenilik peşinde. Bir şeyleri geliştirme, değiştirme derdinde olan bir bakan var. Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, kendi çalışma arkadaşlarını da belirliyor. Göreve gelen bakan yardımcıları ve merkez teşkilatındaki değişimler de gösteriyor ki yeni bir takım ve ruh ile yola çıkılmış durumda. Bu güç ve rüzgârı lehe çeviremezsek bir daha zor gelir bu günler.

Bakanlığın yeni bir projesi var. Millî Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, bir milyon öğretmenin fikirlerini Bakanlığa direkt iletebilmeleri için "birmilyonfikir.meb.gov.tr" adresi üzerinden dijital platform oluşturulduğunu bildirdi. Türkiye’nin 81 ilindeki öğretmenlerin eğitim ve öğretim alanındaki fikir, proje ve önerilerini, Millî Eğitim Bakanlığına iletebilmeleri için hayata geçirilen "Bir Milyon Öğretmen Bir Milyon Fikir" projesi öğretmenler için bir fırsat. Bu projeye sunulacak ilginç fikirlerin sahibi öğretmenler ödüllendirilmelidir. Diğer taraftan uygulamaya konulacak fikirlerin sahibi öğretmenler Bakanlığa davet edilmeli ve projelerde görevlendirilmeli.

MEB, uyarı veya soruşturma konularında daha titiz, hassas, dikkatli bir yol izleyerek, sahadaki takım arkadaşlarının arkasında olduğu hissini uyandırırsa onları motive etmiş olur. Unutmayalım, öğretmenlerin de desteğe ihtiyacı var. Bakan Ziya Selçuk, bir milyon öğretmenin mesai arkadaşı olduğunu her fırsatta dile getiriyor. Öğretmenimize güvenelim. Çünkü öğretmenler Bakan Ziya Selçuk’a çok güveniyor, onun yüzünü kara çıkartacak işlerden uzak durmayı uyarı olmadan da bilirler.