Dolar (USD)
35.18
Euro (EUR)
36.53
Gram Altın
2966.40
BIST 100
9724.5
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE
12 Eylül 2022

Mavi Marmara dayısı

İngiltere’de Lizz Truss başbakanlığa gelir gelmez 70 yıllık kraliçeyi götürdü. Kraliçe’nin boşalttığı tahta oğlu Galler Prensi Charles oturdu. Kral Charles’in masonik yapılarla biraderlik ilişkilerinin boyutu dünya tarihine yön verecek.

Kıbrıslı şeyh Nazım’ın Müslüman olduğuna dair imalarda bulunduğu Charles’in Kral olmasıyla İslam ülkelerine karşı İngiliz politikasının nasıl şekilleneceği tartışmaya açıldı. 1918 ve 1920 yıllarında iki kez payitahtı işgal eden İngilizler’in İstanbul’dan ayrıldıkları 1922 yılına kadar 5 yıllık sürede olup bitenlerin hala tarihin karanlık sayfalarında aydınlanmayı beklemesi unutmayı seven bir millet olduğumuzun gösteriyor. Günümüzün popüler tarihçisi Murat Bardakçı’nın, Sultan Vahdettin’in el yazması hatıralarının yayınlanması halinde yer yerinden oynayacağı iddiası, o dönemdeki vesikaların sadece birinin ortaya çıkması durumunda bile öğretilmiş gerçekliklere esaretin yüzyıllarca sürebileceğinin belgesi olsa gerek.

Dünyanın gözü Kraliçe’nin cenazesi ve yeni kralın taht giyme törenine kilitlenmişken, Yunanistan Ege’de bir provokasyona daha imza attı. Yunanistan sahil güvenlik gemisi, Bozcaada açıklarında "Anatolian" isimli gemiye uluslararası sularda ateş açtı, devreye Türk sahil güvenliğin girmesiyle kaçan Yunan’ın ateş açtığı geminin daha önce İsrail’in Gazze’ye yardım götürürken uluslararası sularda baskın düzenleyerek 9 yardım gönüllüsü vatandaşımızı katlettiği Mavi Marmara gemisi olduğu öğrenildi.

Çin’in bir kuşak bir yol projesini parçalamak için Pakistan’da İmran Han’ı alaşağı eden İngiliz aklının nasıl çalıştığını üç aşağı beş yukarı hepimiz, Filistin’den, Kıbrıs’tan, Irak’tan tanıyoruzdur. İngiliz önce işgal eder, sonra kendisinden sonra iktidarı devredeceği grupla çatışıyormuş gibi yapar. Sonra çekilerek her iki grubu da yönetmeye devam eder. Önce Filistin ve Kıbrıs toprakları işgal edildi. Filistin topraklarında Yahudi çeteciler, Kıbrıs’ta Rum çeteciler göstermelik olarak İngilizlere baş kaldırdıkları için yönetimi devralan gruplar oldular. Aradan çekilen İngiliz, Filistinli Müslümanların veya Kıbrıslı Türklerin hamisi gibi görünerek gerçekte İsrail ve Rum otoritelerinin pekişmesi için her türlü alavereyi çevirir.

İngiliz’in Osmanlı’yı soktuğu gayya kuyusundan bu milletin çıkması için iktidarın attığı her adım ise, fonlanan İngiliz devşirmeleri tarafından sabote edilir. Türkiye’nin Suriye’de terörü bitirme operasyonu İngiliz kontrolündeki Arap Ligi tarafından ‘provokasyon’ olarak nitelenir. Operasyonu durdurmak için her türlü şaklabanlığı yapan Yunanistan’ın talebi üzerine BM, NATO ve AB devreye sokulmak istenir. Erdoğan’ın ‘Bir gece ansızın gelebiliriz’ çıkışına, Yunan başbakan Miçotakis, “Ben de onların anlayacağı dilde kendilerine, Yunanistan’da dayılıklara geçit yok diyorum” şeklinde cevap vererek saldırgan tutumlarına devam edeceğini ilan etti.

Miçotakis’e Türkçe öğreten Erdoğan’ı eleştirmek ise CHP’li İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Tunç Soyer’den geldi. Osmanlı topraklarında her türlü mezalimi yapan İngilizlere, İzmir’den Anadolu işgali başlatan Müslümanlara her türlü vahşeti reva gören Yunan’a en ufak bir gönderme bile yapamayan Soyer’in, "Bu toprakları yönetenler, gaflet, delalet hatta hıyanet içindeydi" ifadeleri, işgalciler yerine bu toprakları koruyabilmek için insan üstü gayretler gösterenleri hedef alması beyinlerini emperyalistlere teslim etmişlere nasıl kurtarıcı rolü oynatıldığının başka bir göstergesi.

Erdoğan giderse her şey düzelecek masasında, Ankara’daki ihale paylaşımı gün yüzüne çıkmaya başlayınca Mansur Yavaş’tan vazgeçerek, metrobüs faciasına rağmen Ekrem (Müdafa) İmamoğlu’nu ziyaret eden, ortak programlara katılan Akşener’in, 2023 seçimlerinde Cumhurbaşkanlığı adaylığı için Kemal (Karabulut) Kılıçdaroğlu’na İngiliz ve Amerikan büyükelçileriyle aynı görüşte olduğu mesajını vermeyi ihmal etmedi.

Geçtiğimiz hafta, Bosna-Hersek, Hırvatistan ve Sırbistan ziyaretiyle çatışmadan değil sulhtan yana tavır aldığını bir kez daha gösteren Erdoğan ise, önce 15-16 Eylül'de Özbekistan'ın Semerkant şehrinde düzenlenecek Şanghay İşbirliği Örgütü Devlet Başkanları Zirvesi daha sonra da Birleşmiş Milletler 77'nci Genel Kurulu'na katılacak. Mavi Marmara üzerinden dayılık yapmaya yeltenen, kraliçenin ölümüyle tasması boşta kalanlara Egenin sularının ne kadar soğuk olacağını hatırlatacaktır.

Vesselam…