Dolar (USD)
32.36
Euro (EUR)
34.94
Gram Altın
2323.55
BIST 100
0
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE

29 Ağustos 2021

Malazgirt'ten Dumlupınar'a

Ağustos ayı Türk tarihinde zaferler ayıdır. Bu tarihte ecdadımız büyük zaferlere imza attı. 26 Ağustos tarihimizde çok önemli bir yere sahip. Türk milletinin yaklaşık 10 asırdır yaşadığı, şehit kanları ile mahsuldar kılınarak vatan toprağı yaptığı Anadolu’yu fethetmeye başladığı tarih. Selçuklu Hükümdarı Sultan Alparslan Fatîmî Vezirinin daveti üzerine Mısır üzerine sefer düzenledi. Halep’i kuşatma altına aldı ve buradan ayrılarak Mısır üzerine sefere başladı. Yolda Bizans Elçisi gelerek Bizans İmparatorunun Menbic Malazgirt Ahlat’ın iade edilmesini istediğini, aksi takdirde kalabalık bir ordu üzerine Selçuklu üzerine sefer yapılacağını bildirdi. Bununla birlikte Sultan Alparslan zaten kalabalık bir Bizans Ordusunun Doğu Anadolu’ya doğru yöneldiğinin haberini aldı. Sultan Alparslan komutasındaki Selçuklu ordusu Mısır seferini yarıda keserek Anadolu’nun doğusuna yöneldi. İki Ordu 26 Ağustos 1071 Cuma günü Malazgirt Ovasında karşılaştı. Sultan Alparslan öğleye kadar ordusunu denetledi. Selçuklu Sultanı, dönemin ünlü fakihi Ebu Nasır Muhammed’in seferi Bütün Müslümanların İslam’ın zaferi için dua ettiği öğle vakti sefer yapılması tavsiyesine uydu.

Bu elbise ölürsem kefenim olsun

Çağrı Bey, oğlu Sultan Alparslan Cuma namazından sonra askerinin karşısına beyaz bir elbise ile çıktı şöyle dedi; “Bu elbise ölürsem kefenim olsun!” Bundan sonra şu sözleri söyledi ‘’ Ben, Müslümanların, İslam’ın zaferi için dua ettikleri bu saatlerde düşmanın üzerine atılmak istiyorum. Galip gelirsek arzu ettiğimiz sonuç gerçekleşmiş olur, yenilirsek şehid olarak cennete gideriz. Bugün burada ne emreden bir sultan ne de bir emir alan asker var; ben de içinizden biri olarak sizinle birlikte savaşacağım; benimle gelmek isteyenler peşime düşsünler, istemeyenler serbestçe geri dönebilirler.’’ dedi ve hücuma başladı.

Bizans ordusunun kıyameti

Sultan Alparslan önderliğinde Malazgirt sahrasında Selçuklu ordusunun tekbir sesleri, at kişnemeleri, nal sesleri çınlıyordu. Selçuklu ordusu üçe ayrıldı çünkü hilal (turan) taktiğini uygulayacaktı, çekiliyor gibi görünüyorlardı ancak Bizans ordusunu dört yandan kuşatıp çembere alıyorlardı. Evet bu Bizans ordusunun kıyamet idi. Malazgirt sahrasında kurulan bu Cenk meydanından Sultan Alparslan ve kutlu askerleri galip çıktı.

Yapılan bu büyük savaşta Bizans ordusu mağlup oldu hatta Bizans Kralı Romanos Diogenes esir edildi. Bu zaferle artık Anadolu toprakları Türk yurdu olmaya başladı. Bizans ağır bir darbe aldığı için Türkler Anadolu içlerine girerek rahatlıkla fetihler yaptı. Marmara ve Ege kıyılarına kadar ilerlediler. Bu galibiyetle birlikte paha biçilemez Anadolu toprakları Türklere kıyamete kadar yaşayacak olan, milyonlarca şehit kanı ile sulanan bir vatan toprağı oluyordu.

Üç kıta, yedi denize hâkimiyet

1071’den sonra Anadolu topraklarında Aziz Türk Milleti birçok savaşla, badirelerle karşı karşıya geldi. Selçuklulardan sonra onlardan aldığı sancağı taşıyan Kayı aşireti oldu. Kayı Aşireti Cihanşümul Osmanlı Devleti’ni kurdu. Osmanlı asırlarca Anadolu’yu merkez yaparak üç kıta, yedi denize hâkim oldu. 6 buçuk asra yakın hüküm sürdü. 1914’te son savaşı olan Birinci Dünya Savaşına girdi. 7 cephede savaştı ve Anadolu dışındaki topraklarını kaybetti.

Batılı egemen devletler bununla yetinmedi. Nihai hedefleri olan Anadolu topraklarını Mondros Anlaşmasına göre işgal etmeye başladı. Asırlarca bu topraklarda yaşayan ve bağımsızlığı kendisine şiar edinen aziz milletimiz bu işgallere karşı çıktı. Tarihte birçok savaşlar gören millet yeni bir İstiklal Mücadelesine girdi. Osmanlı’nın son dönemde yetiştirdiği komutanlar İstiklal Mücadelesini başlattı. Türkiye Büyük Millet Meclisi kuruldu. Gazi Meclis İstiklal mücadelesini idare etti. Cephelerde mücadele verildi. Millî Mücadeleyi sonlandıracak kesin taarruz 26 Ağustos 1922’de başladı. Bu taarruzla mağlup edilen Yunan Ordusu bozulup kaçmaya başladı. 30 Ağustos’ta Yunanlara karşı Dumlupınar Zaferi kazanıldı. Bu tarihten sonra bir iki hafta içerisinde Batı Anadolu tamamen düşmandan temizlendi. İşte Anadolu’ya girdiğimiz, Anadolu’yu vatan yaptığımız 26 Ağustos 1071 tarihinden 851 yıl sonra yine bir 26 Ağustos tarihinde vatan toprakları işgalden kurtarıldı.

26 Ağustos Malazgirt’ten Dumlupınar’a, Kıbrıs’tan 15 Temmuz’a ve günümüze kadar vatan toprağını, mukaddesatını canından aziz bilip şehadete yürüyen Aziz Şehitlerimizi ve bu yolda gazi olmuş ahirete irtihal etmiş gazilerimizi rahmetle anıyorum Ruhları şad olsun….


 
ABONE OL
Deniz feneri detay
Deniz feneri detay
Kızılay 160x600
TDV ramazan