Malazgirt Zaferi: Türklerin ve Kürtlerin amcaoğlu meselesi
Türkiye’de tabu görülüp günümüzde bitmek bilmeyen tartışmalara yol açan bir konu daha var: Malazgirt zaferi ve Kürtlerin rolü.
26 Ağustos Cuma günü 951.yıldönümü kutlanan Malazgirt Zaferi, Anadolu’da hüküm sürecek kardeşlik, hoşgörü ve dayanışmanın kapısını açmıştır.
Bu kutlu zaferin; tarihi arka planını iyi okumak ve anlamak gerekir. Sadece askeri bir zafer olarak görürsek bu zaferin kutsal ruhuna ihanet etmiş oluruz. Ümmetin ittifak ettiği Malazgirt ruhu, İslam coğrafyasını ve ümmetin birliğini ayakta tutmuş yeni milada vesile olmuştur. Bu zafer de Türk, Kürt, Arap kısaca İslam coğrafyasının ortak mücadelesi var.
Tarih bir bilimdir, tarihi sadece hikâyeve efsanelerden ibaret sayarsak ilime ve bilime haksızlık etmiş oluruz. Malazgirt zaferin deki Kürtlerin realitesini tarih bize açık ve net ifade ediyor. Elbette tarihte derin izler bırakan bu zaferin yüz binlerce mimarı vardı. Bu mimarlardan etkili olan Anadolu’daki Kürtlerdir.
Alparslan'ın savaş arifesindeki meşhur konuşmasında aynı zamanda birliklerinde yer alan Kürt savaşçılarına da yaptığını bu bilgiden öğreniyoruz.
13. yüzyıl yazarlarından Sıbtİbnü'l-Cevzi ismiyle tanınan Ebu'l-Muzaffer Yusuf'un "Mir'atü'z-zeman fi Tarihi'l-âyan" isimli eserinde şu şekilde geçer:
"Az önce 10 bin Kürt de Sultan'a katılmıştı. Bununla beraber (Sultan) Tanrı'dan sonra buyruğundaki 4 bin kişilik hassa askerine güveniyordu"
Konuya buradan başlayalım: 1071 Malazgirt Savaşı öncesinde Bizans İmparatoru Romen Diyejon, Doğu Roma ordusunda Frenk, Ermeni, Norman, Slav, Abaza… gibi farklı uluslardan ve Müslümanlığı kabul etmeyen Hıristiyan Peçenek, Uz Türk boyların içinde bulunduğu ve dünyanın en büyük ordusunu kurup Anadolu’ya sefere çıkar. Müslümanları Anadolu’da çıkaracaklarını, Anadolu’yu kendi valilikleri arasında paylaşacaklarını, bütün camileri kiliseye çevireceklerini ve Müslüman devletlerine kendi ülkem gibi hâkim olmadan geri dönmeyeceğini bildirmişti. Bunu haber alan Müslüman Selçuklu hükümdarı Alparslan Anadolu’daki Müslüman devletlerden, beyliklerden yardım talep eder. Bu çağrıya birçoğu şöyle cevap verir “Yeryüzünün en büyük ordusu Bizans ordusuna karşı durulmayacağını, yenileceklerini söyleyip” Alparslan’ın cihat çağrısına olumlu cevap vermemişlerdir. Kürtler, savaştan bir gün önce 25 Ağustos 1071’de Molla Yahya (Mele Yahya) 10 bin Kürt süvari savaşçı genciyle Alparslan’ın yanında yer alır.
Malazgirt Savaşı’nda Kürtlerin varlığı tarih kitaplarında tescilli. Bu savaşa katılanlara ister Şeddadi, ister Mervani veya başka beyliklerin ismi altında toplanmış olan Kürt askerlerin varlığını değiştiremez. Aynı şekilde o ordunun içinde Ermenin, Gürcü, Fars ve Arap kökenli olanları da vardı.
Malazgirt bir ırk savaşı değildi; en anlamlı değerlendirme ile şöyle söyleyebiliriz: Türkün aklı, Kürdün gücü ve Arabın duasıyla kazanılmış bir zaferdi.
Bu zaferin eksik ve yanlış bilinen taraflarınıda söylemek istiyorum.
* “Malazgirt Zaferi Türklerin Anadolu’ya ilk değil son girişi olduğunu söylemek daha doğru olur. Zira Türklerin Anadolu ve Bizans diyarına yerleşimleri Malazgirt öncesinden başlar.( Malazgirt öncesinde 1048’de Pasinler Ovasında Pasinler Savaşı’nda Selçuklu birlikleri ilk kez Bizanslılarla yaptığı meydan muharebesini kazanmıştı. Tuğrul Bey 1054’te Doğu Anadolu seferine çıkıp Erzincan, Erciş, Bayburt ve Kemah’ı ele geçirmişti.) Malazgirt Zaferi Anadolu’nun ekonomik, idari ve siyasi hakimiyetinin Türklere açıldığı bir kapı olmuştur.
* Anadolu’da Kürtler yoktu iddiasına da tarihten bilgi verelim. Sınırları Urfa’dan başlayan ve Van Gölü’nün kuzeyindeki Erciş’i de içine alan, yani genişçe bir alanı kapsayan, Ortaçağın en güçlü ve müreffeh emirliklerinden biri olan Mervani Kürt Beyliğinin varlığı en büyük ispattır.
Kürtlerin Selçuklu ordusuyla başlayan kader birlikteliği, bu coğrafyanın kaderini de değiştirmiştir, ”Türk beyi Nureddin Zengin’in büyük komutan Kürt Selahaddin’i” himayesine almasıyla Türk, Kürt, Arap askerlerden oluşan ordusuyla Kudüs’ü alması bu ortak mirasın en büyük gururudur. Tıpkı Kürt İdrisi Bitlisinin siyasi zekasıyla Osmanlıya Çaldıran’da zaferin yolunu açması ve Kurtuluş savaşında Çanakkale Cephesinde, Sarıkamış’ta Türkler amcaoğulları olan Kürtlerin desteğini her zaman görmüşlerdir.
Cumhuriyet tarihinde işlerin tersine döndüğünü zaten hepimiz biliyoruz.
Türkler ve Kürtler birbirine et tırnak kadar yakın ve aynı şekilde muhtaçlar. Bin yıl önce başlayan bu birlikteliğin binlerce yıl devamı ortak duamız olsun.
EZ CÜMLE: “Türk'ün Türk'ten başka dostu vardır. Malazgirt'ten bu yana Kürtler Türklerle dosttur.”
Malazgirt Zaferi ve Kürtlerin rolü ile ilgili daha fazla bilgiye ulaşmak isteyenler için okuma listesi:
- El-Bündârî el-İsfahânî, Selçuklu Tarihi,
-Mükremin Halil Yınanç, Anadolu’nun Fethi,
-İbnü’l-Esir, El-Kamil Fit-Tevarih,
-EbulFarac Tarihi,
-İbni Bibi, Tevarih-i Ali Selçuk,
-A. Z. Velidi Togan, Türk ve Tatar Tarihi,