Lütfen eşlerimizin kıymetini bilelim.!...

Dünya ve ahiret hayatımızda mutlu olma adına bizlere eşler verdin… Eşlerle birlikteliğin sağlanması için de nikahı helal kıldın… Bu hayat, eşlerimizle güzel ve Sen bu güzelliği bizlere yaşattın… Fakat çabuk unutan biz insanlar eşlerimizin birer emanet olduğunu unuttuk ve emanetini bazen üzdük…

Oysaki gerek ayetlerle gerek hadislerle okadar uyarmana rağmen, üzerimizdeki haklarını bildirmene rağmen biz nefsimize zulmettik ve emanetine sahip çıkamadık… hakkını helal et Allah’ım!

“Size, kendi cinsinizden, kendileriyle ısınıp kaynaşacağınız eşler yaratması ve aranıza sevgi ve merhamet koyması onun varlığını gösteren delillerindendir. Şüphesiz ki bunda, düşünen bir kavim için nice ibretler vardır.”[1]

Allah’u Teâlâ’nın saymakla bitmez nimetlerinden bir nimet de erkeklere özel eşler yaratmasıdır… Bunun çok büyük bir nimet olduğunu saliha eşleri olan erkekler çok iyi bilir…

İnsan bekarken eşinin ne kadar kıymetli bir varlık olduğunu anlayamıyor… Evlendikten sonra anne ve babamızdan sonra yeryüzünün en kıymetli insanı olduğunu anlıyor… Eşlerimizin biz erkeklere en büyük faydası dinimizin yarısını tamamlamasıdır:

“Kişi evlendiği zaman dininin yarısını korumuş olur. Geriye kalan yarısı için de Allah’a karşı gelmekten sakınsın.’[2]

“Allah kime dindar bir kadınla evlenmeyi nasip ederse, ona bu şekilde dininin yarısında yardım etmiş olur. Geriye kalan yarısında da Allah’a karşı gelmekten sakınsın.”[3]

Dinin ne olduğunu bilen bir insan dininin yarısını tamamlayan eşine çok iyi davranır. Fakat eşinin bu denli vasfını bilmeyen bir insan elbette Allah’ın emanetine iyi davranmak için çaba harcamayacaktır… Bugün aile kavgaları ve boşanmaların en büyük sebebi eşlerini Allah’ın emaneti olarak görememeleridir…

Oysaki eşlerimiz:

- Filanın kızı ya da bacısı değildir.

- Filan aşiretin kızı da değildir…

Bir erkek için eş:

- “Allah’ın bir emanetidir.”

Bugün dünyanın birçok yerinde eşini Allah’ın emaneti gibi gören insan sayısı oldukça azdır… Kim emanet sahibini severse emaneti de sever ve kollar… Kim eşine iyi davranmıyorsa o kişinin Allah ile alakalı sevgi ve güven sorunu var demektir…

Allah’u Teâlâ emanetine iyi davranılması adına bazı uyarılarda bulunmuştur:

a- Eşlerimizin birer nimet olduğunu hatırlatmıştır:

“Allah’ın ayetlerinden biri de kendileriyle kaynaşmanız için, size kendi nefislerinizden eşler yaratması ve aranıza sevgi ve merhamet koymasıdır.”[4]

“Kadınlar sizin için, siz de onlar için bir libassınız.”[5]

“Ey Gençler! Sizden evlenmeye gücü yeten evlensin. Çünkü evlilik gözü harama bakmaktan korur. Tenasül uzvunu zinadan alıkoyar. Evlenmeye gücü yetmeyen de oruç tutsun. Çünkü orucun şehveti kıran bir gücü vardır."[6]

b- İyi geçinmemizi emretmiştir:

“Ey iman edenler, istemedikleri halde kadınlara zorla vâris olma­nız size helal değildir. Açık bir hayasızlık yapmadıkça, onlara verdiğinizin bir kısmını alıp götürmeniz için onları sıkıştırmayın. Onlara iyilikle mua­mele edin. Eğer onlardan hoşlanmıyorsanız, olabilir ki hoşunuza gitmeyen bir şeyde Allah sizin için çok hayır takdir etmiştir.”[7]

“Kadınlara iyi davranmanızı tavsiye ediyorum; vasiyyetimi tutunuz. Zira kadın kısmı kaburga kemiğinden yaratılmıştır. Kaburga kemiğinin en eğri yeri üst tarafıdır. Eğri kemiği doğrultmaya kalkarsan kırarsın. Kendi hâline bırakırsan, yine eğri kalır. Öyleyse kadınlar hakkındaki tavsiyemi tutunuz.”[8]