Lozan'ın tacı Ayasofya
Tarih yapmaktan, tarih yazmaya vakit bulamayan Türk milleti için 24 Temmuz, Lozan Barış Anlaşması ile Lozancıların bütün itirazlarına rağmen Ayasofya’nın yeniden ibadete açılmasının yıldönümü olarak anılıyor.
Lozan tartışmalarını tarihçilere bırakarak, yüz yıl öncesinin sıkıntılarına vereceğimiz reflekslerin yüz yıl sonramızı etkilemesi kaçınılmaz gibi görünüyor. O gün Halep, Musul, Kerkük, Adalar denizi, Batı Trakya, Batum, sıkıntılarını lehine çözememiş bir Türkiye aynı bölgelerden gelen tehdit okumaları ile karşı karşıya bulunuyor.
Amerika Başkanı Biden’in bölgeyi, İran, Çin ve Rusya’ya bırakmayacaklarını söylemesine rağmen, Amerika’nın Fırat’ın doğusundan çıkması gerektiğini, Suriye ve Irak coğrafyasındaki terörün kökünün kazınacağını beyan eden Türkiye liderliği birçok sınama ve komplo ile yüzleşmek mecburiyetinde bırakıldı.
Tahran’da üçlü zirvenin hemen arkasından, Zaho’da meydana gelen patlamayla, Irak kamuoyu Türkiye aleyhine çevrilmek, Türkiye’nin meşru terör operasyonu engellenmek için alt yapı oluşturulmaya çalışıldı.
İstanbul’da yapılan dörtlü tahıl zirvesinin ardından ise Odesa limanının bombalanması gözleri Rusya’ya çevirdi. Türkiye’nin dünya devlerine şapka çıkartan bu diplomatik başarısını da gölgelemek için Fransa’sından, İran’ına kadar onlarca aktör yattıkları pusudan baş göstermeye başladılar.
Şubat ayından beri dillendirilen Türkiye’nin muhtemel Suriye operasyonunu durdurmak için, İsrail, Suriye, İran, Yunanistan, ABD, Rusya, AB, Arap Birliği yetmiyormuş gibi bir de içerdeki işbirlikçileriyle mücadele eden bir Erdoğan’ın olumsuzluklar, şantajları berteraf ederek 2023 hedefleri doğrultusunda yürümesi oyun kurucuları çılgına çeviriyor.
Yunan’ın Ege’de Türk adalarını sahiplenme, anlaşmalarla silahsız olması gereken adaları silahlandırma, hava sahası ihlalleri, göçmenleri ölüme itme gibi provokasyonları yetmiyormuş gibi, Batı Trakya’da Türk okullarını kapatarak tahrikkar politikaları Türkiye’yi yolundan milim saptırmıyor. Malumunuz olduğu üzere yüzlerce Türk okulunu kapatan Yunanistan, geçtiğimiz gün de tasarruf tedbirleri ve öğrenci sayısı yetersizliği gibi bahanelerle dört ilkokulu daha kapatma kararı aldı.
Yunanistan’da onlarca üs kuran ABD, Suriye’de operasyon yaptığınız takdirde Yunan miçoyu üzerine salarım mesajlarına rağmen, özellikle MİT, CENTCOM’u yasa boğacak operasyonlarla terör örgütünün üst düzey katillerini temizlemeye devam ediyor.
Tarihin garip bir cilvesi daha, Batı Trakya Türklüğünün korkusuz lideri Dr. Sadık Ahmet’in şaibeli bir trafik kazasıyla hayatını kaybetmesinin üzerinden 27 yıl geçti. 1927’den beri Batı Trakya’da Türklerin varlık mücadelesine öncülük eden İskeçe Türk Birliğinin kahraman evlatlarını saygıyla ve rahmetle anıyoruz.
Yeni güvenlik konsemptinde tarafını batıdan yana çeviren Yunanistan’ı, tıpkı PKK terör örgütü gibi zor günler bekliyor. Rusya, Yunanistan’ı dost olmayan ülkeler listesine aldı. Rus gazının verilmemesi karşısında iç ayaklanmalarla yüzleşecek olan bir Avrupa’nın bundan böyle ne paravan Yunanistan’ı, Ne de PKK terör örgütü gibi taşeron yapıyı taşımaya gücü kalacaktır. Yani, ABD’si de, Rus’u da, AB’si de kendi derdine düştüğü an Yunan’ı Türk ile baş başa bırakacaktır. Tel Rıfat ve Münbiç’in terör örgütlerinden temizlendiği an ise bölge huzur, güven ve barışa bir adım daha yaklaşacaktır.
Ayasofya açılarak, Lozan’da gasp edilmiş haklarımızdan vazgeçmediğimizi cümle aleme duyurduk. Şimdi eylem zamanı. Diplomasi ise diplomasi, saha ise saha. İçerdeki işbirlikçileri ise zaten milletimiz tanıyor. Akkuyu nükleer santrali yapımı sırasındaki tepkileri, İHA-SİHA’ya karşı tepkileri, Karadeniz ve Akdeniz’de gaz aramalarına karşı tepkileri, İstanbul sözleşmesi tepkilerini gözden geçirirseniz kimin elinin kimin cebinde olduğunu görürsünüz. Hatta ve hatta, Kanal İstanbul’u yaptırmayız korosuyla, Ayasofya’yı açtırmayız korosunun aynı şeften talimat aldığını seyretmemiz, milletimizin 2023 seçimlerinde kendi menfaatlerini korumak için gecesini gündüzüne katan Cumhur ittifakına mı yoksa, Yunan, Haçlı, emperyalist menfaatleri için debelenen millet düşmanı millet ittifakına mı oy vereceğini tahmin edebilirsiniz? Son söz, Erdoğan yıllar sonra Lozan’a Ayasofya tacı giydirmiştir. Yüzüncü yılında bu millete kefen biçmeye kalkanların kendi mezarlarını kazdıklarını göreceğiz. Vesselam……