Dolar (USD)
34.76
Euro (EUR)
36.57
Gram Altın
2950.88
BIST 100
9884.32
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE
29 Nisan 2023

LİDERLERE SEÇİM SORULARI

Ankara’da hem partilerin hem de vatandaşın nabzını tutmaya çalışıyorum.

Yurtdışı seçmenlerin sandık başına gitmeye başladığı bugünlerde yurtiçindeki seçmenin kafası hâlâ karışık...

İstikrar isteyenlerin tercihi belliyken sorunlara çözüm bulma konusunda "iktidarın yetersiz olduğu" eleştirilerine odaklananların ise muhalefetten beklentisini yukarı çıkaramadığına şahit oluyorum.

"Aman düzenim bozulmasın!" diyen seçmen ile hayat standardı bozulan orta gelir grubu seçmenin tercihleri epey etkili olacak.

Bu gerçeklik varken; İYİ Parti’nin daha çok ekonomi yönetimi olarak kendisini sivriltmeye başladığı, CHP içinde ise birçok ismin şimdiden kurum paylaşımlarını yaptığına ilişkin birçok haber Ankara’da belli çevrelerde dolanıyor.

Hatta özellikle aşırı sol tandanslı(!) olduğuna inanılan kişiler (bence ise bırakın solu cahillerin o camiada çöreklenmişleri) başlamışlar şimdiden "TRT senin, Anadolu Ajansı benim..." kavgasına...

Daha neler neler konuşuluyor ki sormayın!..

Bu kavgalara rağmen seçim yarışı devam ediyor...

Kılıçdaroğlu’nun sosyal medya üzerinden "etkin bir politika" ortaya koyması hedef merkezli iyi bir hareket gibi görünüyor.

Yeni seçmenin daha çok sosyal medyada varlık gösteren Z kuşağından oluşması, Kılıçdaroğlu’nun hedefleme stratejisinin merkezinde yer alıyor.

Cumhurbaşkanı Erdoğan ise en başından bu yana “Ben meydanlara bakarım!...” çizgisinde ilerlemeye devam ediyor.

Bu hafta itibarıyla sağlık durumunda bir sendeleme olsa da Erdoğan’ın genel durumunun iyi olduğunu söyleyebilirim.

Beraber, Sivas-Ankara Yüksek Hızlı Tren açılışına gidebilseydik bir dizi sorum olacaktı.

Madem Cumhurbaşkanı Erdoğan sağlık sebebiyle katılmadı, ben de sorularımı buradan açık uçlu olarak yönelteyim:

-Şu ana kadar yürütülen seçim propagandasıyla genç seçmene ne ölçüde ulaşabildiğinizi düşünüyorsunuz?

-2018 seçimlerinde büyük oranda AK Parti’ye oy veren deprem bölgesinde; 3,5 milyon insanın göç ettiği haberlerinin yanı sıra 2 milyon insanın da sandık kaydı için adres bildirmediği açıklandı. Buradan bir oy kaybı hesaplıyor musunuz?

-Akkuyu Nükleer Güç Santrali, Kızılelma, TGC Anadolu, TOGG, Hürjet, YHT, İstanbul Finans Merkezi ve Karadeniz Gazı açılışlarının AK Parti dışındaki seçmen üzerinde ne gibi etkisi oldu? 2018’de muhalefette yer alan seçmen ile 4,5 milyon civarındaki yeni seçmen bu yatırımlarla ikna edilebilecek mi?

-HÜDAPAR’ın Barzani ziyaretini nasıl değerlendiriyorsunuz?

Sohbetin samimiyetine ve zamanına istinaden bu sorular uzayıp gidebilir.

Sayın Cumhurbaşkanı ile her ne kadar bir araya gelemesek de, kendileri gündem dışı olarak bu soruları cevaplarsa ben de yayımlamaktan büyük mutluluk duyarım.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın siyasi özgüveni, sandıktaki başarısı ve halktan aldığı sevgiye dayanıyor.

Bunun azaldığına inanan muhalefet ise karşı argümanlarla seçmenleri ikna etmeye çalışıyorsa da ne kadar başarılı olduğu konusunda belirsizlikler var.

Davet gelmiyor ama ola ki Sayın Kemal Kılıçdaroğlu ile bir röportaj yapma fırsatı bulsaydım ona da şu soruları sorardım:

-Demokrasinin eksik işletildiği bir tek adam rejiminin yürütüldüğünü ifade ederek daha fazla özgürlük ve demokrasi iddiasıyla seçmene vaatlerde bulunuyorsunuz. Peki Memleket Partisi Genel Başkanı Muharrem İnce’nin seçilme hakkını kullanması karşısında oluşan antidemokratik söylemlere yönelik neden bir tutum sergilemiyorsunuz?

-Ekonomi konusunda eleştirilerinizin bir kısmını haklı bulsam da yol haritasını neden açıkça ortaya koymuyor ve vatandaşa vaat ettiğiniz şeffaflığı seçim propagandasında sergilemiyorsunuz?

-Savunma Sanayisinin ve yatırımlarının devlet politikası olduğu söyleminizi takdirle karşılıyorum. Rusya ile son zamanlarda pozitif açıklamalar da yapmaya başladınız. Peki ABD’nin Türkiye'yi F35 projesinden çıkardığı S400’ler ile ilgili nasıl bir çözümünüz olacak?

-Halil İbrahim Sofrası söyleminizi yapıcı bulsam da Yenilik Partisi, Zafer Partisi, Bağımsız Türkiye Partisi gibi sofrada yer almak isteyen partilere masada neden yer açmadığınızı merak ediyorum.

-Propagandalarınızı Cumhurbaşkanı Erdoğan’a 2018 seçiminde oy veren 26,5 milyon seçmeni ikna etmek üzerine oluşturuyor musunuz? Yoksa kazanmanız durumunda 85 milyonun Cumhurbaşkanı olacağınız söylemi gerçeği yansıtmıyor mu?

Bu ve bunun gibi ekleyebileceğim birçok soru var.

Yalnız şu bir gerçek, liderlerin ayarlanmış gazeteciler ve kurumlar karşısında güvenli sorularla yaptığı röportajların seçmenler üzerinde hiçbir etkisi yok.

Bu nedenle BABALA TV YouTube kanalının MEVZULAR başlığı altında siyasileri ağırlaması büyük bir kitle tarafından takdirle takip ediliyor.

Herkes kendi mahallesine konuşuyor ama bu seçim karşı mahalleden oy alma ile yeni seçmenin iknası seçenekleriyle belirlenecek bir sonuç çıkaracak.

Bana göre sonucu etkileyen en önemli faktör ise seçime katılım oranının yüzde 80 sınırına göre şekillenmesi olacaktır.

Şu anki propaganda ve saha psikolojisi bana göre 80 üstü ve altı şeklinde çıkacak katılım oranın belirleyici olacağını gösteriyor.

İzleyelim, görelim...