Dolar (USD)
34.58
Euro (EUR)
36.32
Gram Altın
2974.58
BIST 100
9638.84
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE
06 Ocak 2020

Libya ve Küresel Çete

“Fransa öncülüğündeki NATO müdahalesinden hemen önce Libya Yönetimi sadece ülke içerisinde 150 milyar dolara denk gelen bir hazineye sahipti. Müdahale sonrası NATO resmi olarak bu tutarın üçte birini bloke etmiştir. Kaddafi’ye yakın gruplar geri kalan parayı direnişi finanse etmek için kullanmayı hedeflerken bu paraya erişim imkânı bulan Vali Lacroix daha önce tedavisini gördüğünü bilmediğimiz ani bir kanserden dolayı hayatını kaybetti. Yine hazineye erişim imkânı olan eski Petrol Bakanı Ganem ise Viyana’da boğulmuş halde bulundu. Geriye kalan 100 milyarın akıbeti ise hala meçhuldür.”

Yukarıdaki ifadeler Libya sürecini kaleme alan bir gazeteciye tanıklık eden dönemin Libya hükümetinin üyelerinden birisine ait.

Dünya Bankası’nın resmi verilerine göre 2010 yılı itibariyle Libya; Afrika özelinde kişi başı gelir, okuma-yazma-eğitim, teknolojiye ulaşım gibi yaklaşık 10 başlıkta lider konumdaydı. Afrika’da ki en yüksek insani gelişme endeksine sahip olan ülke aynı zamanda dünyanın farklı ülkelerinde devlet destekli olarak eğitim alan öğrenci sayısı noktasında Afrika ülkeleri ortalamasının üç katı düzeyindeydi. Peki diğer Afrika ülkelerine oranla bu derece iyi durumda bir ekonomisi ve yine diğer ülkelere kıyasla refah seviyesi daha yüksek olan hatta büyük miktarda iş bulma maksatlı göç alan Libya’da halk nasıl ayaklanmalara katıldı?

Kaddafi, 2005 yılından itibaren Fransa’nın Afrika’da ki sömürgesi olan 14 ülkeye dayattığı para birimi olan CFA Frangı ve Dolar yerine tüm bölge ülkelerinde kullanmak üzere yeni bir para birimi projesi üzerinde çalışmaya başlar. İfşa olan Hillary Clinton’un e-postalarında, ABD ve Fransa’nın bu durumdan son derece rahatsız olduğu ve engelleme noktasında adımlar atılması gerekliliğinde mutabık kaldıklarına dair yazışmalar bulunur. Daha sonra ise New York Times’ın belgelediği üzere Libya’ya yapılan müdahaleden çok önce Clinton’un, Libya’da gizli bir operasyon yapılmasına ve isyancı gruplara silah dağıtılmasına onay veren bir belgeyi Obama’ya imzalattığı ortaya çıkacaktır. Yani müdahalenin arkasında finansal çetenin ayak izleri vardır. Sürecin başında ise Hillary Clinton ve o dönem Fransa Cumhurbaşkanı François Hollande'ın ekonomi danışmanı olan Rothschild’lerin cici çocuğu Emmanuel Macron…

Nihayetinde 2011 yılında henüz Libya müdahalesi devam ederken birçok ABD ve Avrupa merkezli banka Libya’da ki faaliyetlerinde önemli oranda artışa gider. Sonuç olarak ise yazının başında Libya hükümet üyesi olduğu iddia edilen tanığın bahsettiği ve iki kişinin şüpheli ölümüne de neden olan 50 milyar dolarını NATO’nun bloke ettiği 150 milyar doların geri kalan kısmı olan 100 milyar dolar buharlaşır. Fransa’nın dayatması olan CFA Frangı ve Libya’nın petrol ve diğer toprak altı zenginliklerinin karşılığı olarak kullanılan dolar bölgesel hegemonyasını kurtarır. Yani aslında Rothschild’ in hegemonyası ömrünü uzatır.

ABD-Fransa ortaklığı ve NATO eliyle yok edilen Kaddafi’nin arkasından ise Libya; yine ABD ve Fransa’nın başını çektiği ülkelerin desteğini alan Kaddafi’nin en iyi arkadaşlarından olan ve Toyota Savaşı’nda Çad’a giden birlikleri komuta eden, akabinde esir düştüğü Çad’dan ABD’ye götürülerek 20 yıl ABD’de CIA eliyle eğitilen Hafter eliyle dizayn edilmeye çalışılıyor. Zira Libya’nın gerek Avrupa ülkelerine yakınlığı, gerek Akdeniz’e olan kıyı şeridi nedeniyle çok önemli bir jeo-stratejik önemi bulunmaktadır.

48-50 milyar varil kanıtlanmış petrol, 55-56 trilyon metreküp kanıtlanmış doğalgaz rezervleri de cabası…