Dolar (USD)
35.35
Euro (EUR)
36.51
Gram Altın
3033.25
BIST 100
9920.98
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE
19 Ocak 2020

Kuyruk olmaktan gına gelmişti

İktidarda AKP olduğuna bakmayın, Kemalist kesimler Türkiye’de mutlak iktidardır.

Sizin seçtiğiniz iktidarlar, Kemalist kesimlerin ağzının içine bakar dururlar.

Bu konuda Anayasanın yazılı olmayan maddeleri vardır... Kemalist derin iktidar, seçimle gelen iktidarlara o maddeleri dayatır.

Sizin seçtiğiniz iktidar, aslında Kemalizm’in koalisyon ortağıdır.

Sözde, bunun adı demokrasi(!)dir.

Biz, Kemalistlerin böyle koalisyon değil de, tam iktidar olduğu yılları da yaşayan nesiliz.

Türkiye sınırdan başını çıkaramaz, adımını bile atamazdı. Bir tek Kıbrıs'a, o da ABD'nin örtülü-zımni izni ile gidildi.

Özal, Kuzey Irak’a girmek istedi. PKK’yı o zaman bitirecekti. Generaller emre itaat etmediler, rest çektiler, girmediler.

Uluslararası herhangi bir olayda önce ABD'nin açıklaması beklenir, ardından bizim Dışişleri ABD'nin açıklamasını, noktasına virgülüne kadar, aynen tekrarlardı.

Dış politika bu idi.

Şimdi Libya için inisiyatif alan iktidara zırlayanlar, o günleri özlüyorlar. Kemalizm’den sapma vehmediyorlar. Buna zerre miktar tahammülleri yok.

Yanlış da yapsak kendimiz yapıyoruz.

Kuyruk olmaktan gına gelmişti.

Düşünün dünkü vilayetimiz Cezayir, Fransa'ya karşı bağımsızlık savaşı veriyor, biz ABD'ye kuyrukluk adına Fransa'yı destekliyorduk.

Birilerinin özlediği “dış politika” işte bu.

Politik ve ideolojik saplantı insanlara neleri özletiyor.

ABD’ye ve “Batı”ya kıyamete kadar itaat mi edecektik, birinin çıkıp bu itaati bozması gerekmiyor muydu?

1980 darbesinin lideri Evren, Devlet Başkanı sıfatı ile ABD’ye gidecekti. Zamanın ABD Başkanı görüşme için 5 dakika ayırmış, bin bir rica ile süre 10 dakikaya çıkarılabilmiş, bu büyük başarı(!) gazetelerimize manşet olmuştu.

Sadece ülkemin-milletimin itibarını istiyorum.

***

Demirtaş’ın “Seher”i

Seher Çağla Demir isimli PKK'lı terörist 13 Mart 2016’da Ankara Güvenpark'ta 36 masumu katletti. Selahaddin Demirtaş, bu teröriste adadığı "Seher" isimli kitap yazdı. Bu kitap oyunlaştırıldı. CHP Başkanı Kılıçdaroğlu’nun eşi, İstanbul İl Başkanı Kaftancıoğlu, bazı HDP’liler ve Cihangirliler bu tiyatroya gidip, milletin gözüne soka soka poz verdiler.

Millet'e, şehit ailelerine, cephede teröriste karşı harekatta olan asker ve polisimize meydan okudular.

PKK’nın yanında saf tuttular.

PKK’yı “Türk Solu”nun doğurduğu, besleyip büyüttüğü için, “Türk Solu”nun ana gövdesi CHP’den böyle davranışlar zaten beklenir.

“Türk Solu”nun duayenlerinden Mihri Belli, Apo’ yu Bekaa’da ziyaret ettiğinde, silahlı mücadeleyi bırakmak isteyen Şemdin Sakık’a “Sen ne diyorsun Şemdin, Türk Solu sizin silahlı mücadeleniz sayesinde ayakta duruyor” demişti.

Şimdi diyet ödeme sırasıydı.

Bahsedilen kitap, CHP’li İstanbul Büyükşehir Belediyesi “Kültür A.Ş.” raflarında satışa sunuldu, %20 de indirimli(!).

Kitabı PKK’ya destek amacıyla alacak kesimlerin cebi bile düşünülüyor(!).

***

Yıkacağız, yıkacağız, yıkacağız!

CHP ve İP, birlikte “Kanal İstanbul’u yaptırmayız” toplantısı düzenlediler.
Oysa, partiler “yapmak” için kurulur, “yaptırmamak” için değil...

Beklenirdi ki, bizi seçerseniz;

— Artvin’den-Edirne’ye, Van’dan-İzmir’e, Hakkari’den-Muğla’ya üç otoyol yapacağız.

Hızlı treni 50 ile ulaştıracağız.

— Anadolu şehirlerini demir yolları ile limanlara bağlayacağız, İstanbul’u nüfus akışından kurtaracağız. Anadolu’da 15 sanayi şehri yapacağız.

— Anadolu’yu seralarla donatacağız, çiftçiye senede 3 hasat yaptıracağız.

— Türkiye’yi hayvan ihracatçısı yaptıracağız,

desinler.

Ne yazık ki, hiç bir projeleri yok, çalışmaları da yok, hedefleri de yok.

Sadece;

Yıkacağız, yaptırmayacağız, engel olacağız!