Dolar (USD)
35.19
Euro (EUR)
36.83
Gram Altın
2969.74
BIST 100
0
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE
18 Eylül 2022

Kutsal Avrupa monarşisine hayran, kendi geçmişine düşman

CHP'li İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer'in 9 Eylül'deki İzmir'in kurtuluşu gününde Osmanlı'nın son padişahı Sultan Vahdettin'in hedef almasıyla başlayan tartışmalara ilişkin çok sayıda tarihçi ve kanaat önderi görüş bildirdi. İki keskin taraflar ortaya çıktı.Bazılarına göre Vahdettin hain , kimine görede ülkesinin geleceği için kendini feda etmiş bir sultan. Hakikat tarihin tozlu raflarında aranmaz, belgeler ile bunu desteklemek lazım. Bulduğum bir belgeyi buraya yazıyorum. İsteyen orijinalini bulup hakikati öğrenir.

*16 Haziran 1919

Irak şehmülmeşayihi uceymi paşa hazretlerine. Aktaran :Sadi Borak Atatürk’ün resmi yayınlara girmemiş söylev - demeç/ kaynak yayınları *

*Yüce saltanat makamı ve hilafetin ve yüce milletlerinin hayatımın son noktasına kadar her zaman koruyucu ve sadık bir bireyi gibi kalacağıma en yüksek bağlılıkla arz eder ve söz veririm. Mustafa Kemal ( 8/9 Temmuz 1919 Hükümdar hazretlerinin saray dairesi yüksek başkatipliği aracılığıyla padişah hazretlerinin katına telgraf .

Görüyoruz ki Mustafa kemal, Osmanlı devletinin askeri olarak Samsun’a gitmesi için görevlendirilmiş. Ben tartışmayı uzatmayacağım, isteyen bunu teyit edebilir ve kararını verir.

Günlerdir dünya gündemi İngiltere kraliçesi 2.Elizabeth‘in ölümünü, cenaze törenini, defin zamanını konuşuyor. Kraliçe’ye övgü ve ağıt yakanlar; onu yere göğe sığdıramayanlar. 70 yıllık saltanatında yaptığı hiçbir kusur ve hatayı bilmezden gelenler“cellatlarına aşık misali”Avrupadaki Monarşiyi kutsal görüp , kendi atası olan Osmanlı hanedanı hain ilan etmek hangi vicdan ve hak hukukta olabilir.

Kraliçe Elizabeth’in vefatı nedeniyle İngiltere’de genç, yaşlı ve çocuklar sokaklara döküldü. Büyük bir saygı ve hayranlık içinde ona ve Monarşiye saygı gösterdiler. Türkiye’de ise bir kesim 600 yıl hüküm süren büyük imparatorluğun padişahlarının adını bile duymak istemiyor. Ne garip değil mi? Oysaki bugünün Türkiye’si Osmanlı devletinin bakiyesidir.

Garip olan sadece İngiltere ve kraliçe değil. Özgürlüğün ve demokrasinin beşiği diye bilinen Avrupa'nın farklı ülkelerinde yapılan anketlerde insanların çoğunun cumhuriyet ve demokrasi yerine krallığı tercih ettiği ortaya çıkmış. “İspanya'da halkın yüzde 52'si hanedanlıktan yana. Bu oran, İngiltere'de yüzde 60, Danimarka, Norveç ve İsveç'te ise yüzde 80 düzeyinde.”

Öncelikle şu sembolik lafını kaldırıp çöpe atalım. Avrupa’daki krallıklar sembolik falan değildir. Lakin ülkeden ülkeye kralın yahut kraliçenin yetkileri değişebilmektedir. Parlamenter demokrasi ve monarşiye sahip olan AB ülkelerinin çoğunda, dikkat çekici bir durum var. Bize ileri demokrasi dersi veren, Dünyanın en müreffeh ülkesi Belçika’dan örnek vereyim ;

AB’nin merkezi Belçika’da cumhuriyetçi partinin kurulması bile ‘kolay’ değil. Önünde aşılması neredeyse imkansız olan anayasal engeller bulunmakta.

Çünkü Belçika’da kralın yetkileri parlamentodan daha etkilidir. Belçika anayasasına göre, federal yürütme yetkisi krala aittir. Mahkemelerin kararları kral adına uygulanır, kral bakanları atar ve görevden azleder, dışişlerini yürüten kadroları görevlendirir ve orduya komuta eder. Kral şahsi dokunulmazlığa sahiptir, bakanlar hesap vermekle yükümlüdür. Monarşik sistemi sorgulayan siyasi yapıların yükselmesi bir yere kadar. Önceki yıllarda Flaman bölgesinin Belçika monarşi topraklarından ayrılmasını hedefleyen siyasi parti bile kapatıldı.

Monarşiler, AB ‘demokrasisini’ hiç rahatsız etmedi, uyum içerisinde varlığını korudular.

600 yılık büyük bir imparatorluk olan Osmanlı hanedanın üyeleri Avrupa ülkerinde açlık ve sefalet içinde vefat ettiklerini bilmek büyük bir utanç tablosudur.Osmanlı padişah’ı ülkesinin bekası için cumhuriyeti tercih etmiştir. Bedeli ona sürgün olarak verilmiş olsada ,hanedan ailesi cumhuriyete hep saygılı ve sadık kaldılar. Yersiz itham ve iddalar gerçekleri değiştiremez.