Dolar (USD)
34.57
Euro (EUR)
36.00
Gram Altın
3017.21
BIST 100
9549.89
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE
09 Haziran 2021

Kürtlerin En Büyük Düşmanı PKK'dır

PKK, Irak’ın Kürdistan bölgesinde 5 Haziran sabahı saat 05:00 sıralarında Peşmerge Güçlerine saldırdı. Saldırının ardından basın açıklaması yapan Peşmerge Bakan Yardımcısı Serbest Lezgin: ‘’Metina bölgesine güvenlik görevini icra etmek için giden Peşmerge teknik birliğine PKK’lılarca pusu kuruldu’’ dedi.PKK saldırısında 6’sı yaralı 5 Peşmerge hayatını kaybetti.

PKK’lıların bölgedeki bütün yollara mayın döşediğini, daha önce de benzeri saldırılarla karşılaştıklarını ifade eden Lezgin: ‘’Bundan sonra PKK artık saldırma imkânı bulamayacaktır’’ ifadesi dikkat çekiciydi. Ancak esas dikkat çekici açıklamayı Irak Bölgesel Hükumet Sözcüsü yaptı: ‘’Yapılan saldırı tüm Kürtlere yapılmış bir saldırıdır’’ dedi. Öyle anlaşılıyor ki Irak Kürtleri PKK’nın gerçek yüzünü görüyor. Umarız ki PKK’ya hâlâ sempati ile bakan kendi Kürtlerimiz de bu gerçeği en kısa zamanda görür.

Eskiden Orta Asya’da zihinleri kontrol etmek için yaygın olarak kullanılan ‘’mankurtlaşma’’ yöntemi vardı. Savaş esirlerine uygulanan yürek parçalayıcı ‘’mankurtlaşma’’ yöntemiyle esirler öz benliğini, kültürünü, dinini kısacası tüm değerlerini kaybederek düşmanlarının kuklası hâline getirilirdi.

O gün deve derisini kafalara geçirilerek ‘’mankurtlaştıralan’’ zihinleri, bugün başka araçlarla PKK ve sempatizanlarını mankurtlaştırılmaktadırlar. Görüldüğü gibi PKK sadece Türkiye için değil, Kuzey Irak Kürtleri başta olmak üzere bütün bölge için bir tehdittir.

Türkler ve Kürtler tarih boyunca hep bir arada yaşayarak iç içe geçmiş adeta et ile tırnak gibi olmuşlardır. PKK üzerinden Türkiye ve bölgenin kendi potansiyeline erişmesini engellemek için küresel güçler tarafından açık gizli hep desteklendi.

E. Amiral Soner Polat (rahmetli) Jeopolitik Rota kitabında: ‘’Bebekleri bile alçakça katleden kanlı terör örgütü PKK her açıdan Batı’nın koruması altındaydı. NATO toplantısına katılan her subay bu yalın gerçeği hemen anlardı’’ diye yazmıştı.

PKK’ya verilen destek bugün ‘’SDG’’ adı altında hâlâ devam etmektedir. Hâlbuki SDG, PKK’nın Suriye kanadı olduğu açık kaynaklardan da anlaşılmaktadır. Ancak bazı NATO ülkeleri SDG’nin PKK’yla bir bağının olmadığını söylemek için bin dereden su getirmektedir.

Ancak ‘’İblise neden İblislik yapıyorsun diye sorulmaz’’ Dolaysıyla sömürgeci güçlerin PKK ve diğer terör örgütlerini desteklemesinde şaşılacak bir şey yok. Daha iyi bir gelecek kurmak için iki hususa dikkat çekmek istiyorum.

Birincisi, Türkiye olarak bizim de şu soruları kendimize sormamız lâzım: Kürtler tarihin üç kritik dönemi olan Malazgirt, Çaldıran ve Milli Mücadele döneminde Türk kardeşleriyle ortak hareket ettiği hâlde hangi hataların neticesinde bazı Kürt gençlerini PKK’ya kaptırdık? Askeri anlamda başarılı operasyonlar oluyor ama sosyal ve siyasal anlamda aynı başarıyı ortaya koyabiliyor muyuz?

İkincisi, özellikle Doğu ve Güneydoğulu gençlerimizin şu soruları kendilerine sormaları gerekir: Bazı NATO ülkeleri PKK’ya niçin destek verir? İsrail’in Nil ile Fırat arasında bulunan topraklara yerleşmek istediği sır değildir. Peki, Fırat’ın kenarında kim yaşıyor? İsrail bu hedefine ulaştığı takdirde, Filistinlilere yaptığı gibi aynı vahşeti Kürtlere uyguladığında, PKK’ya bugün destek verenler Kürtleri İsrail’e karşı korurlar mı? Bazı dar ufuklu kişiler bu söylediklerimizi komplo teorisi gibi düşünebilirler. Ancak bölgedeki gelişmelere dikkatlice bakarlarsa bu planın ince ince işlendiğini göreceklerdir.

Toparlayacak olursak, PKK maddi olarak bölgede ekonominin gelişmemesine neden olurken, manevi olarak ta Kürtlere hep acı yaşatarak büyük zarar verdiler. Onun için diyoruz ki Kürtlerin en büyük düşmanı PKK’dır.