Küresel uçurum
Medeniyetler çatışmasında haçlı ordusunun ileri karakolu
olan İsrail, İslam’ı öz yurdunda yok edebilmek için etnik bir temizlik
gerçekleştiriyor. Yüz yıldır adım adım ilerleyen plana göre Filistin’de Arap
nüfus tamamen ortadan kaldırılıyor.
Bu yüzden manda döneminde Siyonist yapıların devlete
dönüşebilmesi için İngilizler Yahudi terör örgütlerine üst düzey askeri bir
koruma sağladılar.
Filistin topraklarında Müslüman-Gayrımüslim çatışmaları
İngilizlerin kontrolünde Arap-İsrail çatışmasına evrildi. 1920, 1929, 1936,
1939 ayaklanmaları İngilizler tarafından batılı devletlerden de destek alınarak
bastırıldı. İzzettin El Kasım Suriye’den Filistin’e 1930 yılında giderek, Kara
El adlı milis güçlerini kurdu. Çiftçileri toplayarak askeri eğitim verdi ve
1935 yılına gelindiğinde 800 kadar adamı vardı. 1936-1939 Filistin Arap
Ayaklanmasının bastırılması için İngiliz ve ABD’liler savaş gemileri, Rusya da
Macaristan’dan İsrail’e toplar gönderdiler. İkinci dünya savaşı yıllarında
Yahudi Hitler’in planlı zulümleriyle akın akın Yahudiler Filistin topraklarına
taşındılar. 1948’de İsrail devletinin kurulması üzerine Mısır, Ürdün, Suriye ve
Irak’ın tek bir devlet olamamaları yüzünden askeri harekatı başarısızlıkla
sonuçlandı. 700 bin Filistinli Nekbe’de evlerini terk etmek zorunda kaldı. 1956
Süveyş krizi, 1967 altı gün savaşları 1978 Yom kipur savaşı hep İsrail’in
üstünlüğü ile sonuçlandı. Lübnan iç savaşının ardından, başlatılan intifada
hareketleriyle Arap-İsrail savaşı Filistin-İsrail savaşına dönüştü. Birinci
intifada 1987-1993 yılları arasında, ikinci intifada 2000-2005 yılları arasında
gerçekleşti. 2006 yılında Lübnan savaşıyla Hizbullah devreye girdi. 2008
yılından beri de İsrail, Gazze ile Hamas ile savaşıyor. Bu savaşın adı da
Filistin-İsrail savaşı değil Hamas İsrail savaşı. 2014, 2021 yıllarında da
Gazze’ye saldırılar düzenlendi.
Günümüzde İsrail Filistinlilere üç alternatif sunuyor, ya
teslim ol İsrail’in kölesi olarak yaşa, ya vatanını topraklarını terk et veya
öl. BM’nin 30’un üzerinde kararına rağmen İsrail’in Batı Şeria’da yasa dışı
yerleşim birimleri oluşturması, Filistin topraklarına sözde devlet gücüyle el
konulmasına, İsrail’in BM’yi de takmayan haydutluklarına karşı çok az
Filistinli İsrail vatandaşı olarak yaşamayı seçerken, İsrail vatandaşı
olmayanlara karşı yerleşimci ve devlet terörü her geçen gün artarak günümüze
kadar geldi.
Hamas’ın son hareketi, devletleri de yöneten Siyonist
şirketlerden oluşan çetelerin oyununu bir kez daha ortaya çıkardı. İsrail’in
yenilmez armada efsanesine son verdi. Fırat’tan Nil’e kadar büyük İsrail
projesinde Osmanlı’yı parçalayan Büyük Oyununun aktörleri emellerinden
vazgeçmiş değiller. Önce, Arap ve Yahudi milliyetçiliğinin koruyucusu olarak
ortaya çıkan İngilizler birleşik Arabistan yerine İngiliz egemenliğinde çok
parçalı bir Arap coğrafyası planladılar. Cetvelle çizdikleri sınırlarda yapay
devletlerle sosyolojik bir mühendisliği girdiler.
İngilizlerin geri plana çekilmesiyle bölgede haçlıların
ileri karakolu İsrail’i koruma görevi ABD’ye verildi. Afganistan’da, Irak’ta,
Suriye’de etnik temizlikler büyük oyunun bir parçası, Mısır’da darbe yaparak
Müslüman kardeşleri şeytanlaştıran akıl, Gazze’ye Mısır’dan gidebilecek
yardımların önünü tamamen kesiyor. Suudi Arabistan mı dersiniz. Dünkü Hicaz
bayrağının bugün Filistin bayrağı olmasına bakarsanız, Suudilerle Filistinliler
arasında onulmaz bir kan davası oluşturulduğunu görürsünüz. Annesi İngiliz olan
Ürdün kralından ise İsrail’e karşı bir hareket beklemek hayal. Suriye ise
hepinizin malumu.
ABD’nin Yunanistan’da, Girit’te hatta ve hatta Lozan’da
silahsızlaştırılmış adalarda üsler kurmasını insani yardımlarla açıklamak
mümkün mü? Büyük oyun, Lübnan’ın karışık durumundan yararlanılarak Hizbullah’ı
oyun dışında tutup, Filistinlilerden oluşan İslami cihad bahanesi ile Lübnan’ın
bir kısmı, Suriye’nin Ruveyda bölgesinde rejime karşı ayaklanıyorlar bahanesi
ile de oradaki Hristiyanlar üzerinden İsrail’e müzahir, PKK terör yapılanmasının
işgal ettiği bölgeye oradan da İran sınırına kadar Siyonist koridor açılacak.
Akka ve Hayfa limanlarından Mezopotamya’ya demir yolu bağlantısı 1920’lerde
planlanmıştı. Akdeniz’in Suriye kıyıları Esed’in hakimiyetinde Nusayrilere,
Lübnan, Fransa korumasında Hristiyanlara, Filistin kıyıları tamamen İsrail’e. Irak’ta
1 milyon kişi bu planın bir parçası olarak öldürüldü. Filistin’de Arap nüfus bu
plan için tamamen ortadan kaldırılıyor
Rusya ve Çin Siyonizm için bir tehlike olamaz. Rus
oligarkların da, Çin sermayesi de Siyonistler tarafından yönetiliyor. Birinci
dünya savaşında filmi tersinden alırsak, Türkiye Trablus savaşının günümüz
versiyonu Libya’da varlığını tahkim etti, Kafkas cephesinde Sarıkamış
harekatının ezikliğini, Karabağ zaferiyle üzerimizden attık. Bizi yıkılmaya
götüren süreç ise Gazze savaşı idi. Bu süreçte Hamas’a destek verip Siyonist
saldırıyı durduramaz ise, Rusların da, İngilizlerin de, ABD’nin de gözü
İstanbul’da. Küresel uçurumun kenarındayız. Ya Gazze’nin düşmesine göz yumarak
sıranın bize gelmesini bekleyeceğiz veya Gazze’ye el vererek birkaç yıl bizi de
uçurumun kenarından itecek sonraki Siyonist planları durduracağız. Vesselam…..