Brezilya'da Devlet Başkanı Dilma Rousseff, Türkiye'nin 17-25 Aralık operasyonlarına benzer bir operasyon ile görevinden el çektirildi. Şu artık açık ki sizin ülkenizde seçimle iş başına gelmiş olmanız kendi ülkeniz içinde seviliyor olmanız ülke içi kurallara uygun çalışıyor olmanız yeterli değil.
Birileri sizi istemiyor ise mutlaka yerli işbirlikçiler ile girişilecek bir operasyon ile gitmeniz mümkün. Bu bazen darbe ile oluyor: (Mısırda Mursi'nin devrilip Sisi'nin getirilmesi gibi). Bazen de yargı eli ile (Dilma Rousseff yargı kararı ile görevden el çektirildi yerine Michel Temer atandı) iş kotarılıyor. Ardından perde arkasında bulunan ülkeler yeni hükümetedesteklerini açıklayarak o ülke insanlarının iradelerini hiçe sayıyorlar. Sonra ne oluyor? Sonrasında ne olduğu çokta önemli değil.
Mısır'da mezar evlerde yaşayanların dramlarını okumuştuk ve de insanların fakirliğini. Nil'in kenarında bir medeniyetin torunları fakir! Şimdi ise bunlara dair hiçbir şey okumuyoruz. Okumayacağız da! Amaç darbeye meşruiyet kazandırmaktı. Bu sağlandı olay bitti.
Brezilya'da ne olacak? Keşke daha fazla bilgi alabilsek. Neler olduğunu takip etme inceleme imkanımız olsa. Post-modern darbe dönemindeyiz diyemeyeceğim. Zira bu planlayıcılar için çokta önemli değil. Sadece bizim gibi insanlar için "bu dönemde silahla falan darbe mi olur" gibi safça inanışlarımızın olduğu ortaya çıktı. Bakınız, 15 Temmuz Türkiye darbe girişimi. 2013 yılından itibaren darbenin her türlüsü denendi, denenmeye de devam ediyor.
Brezilya'da, Türkiye başardı ise bizde başarabiliriz sloganlarının yükseldiği basına yansıyor. İşte tam da bu küresel güçlerin istemeyeceği şey. Her ülkede yaptıkları oyunlara karşı örnek bir karşı koyuş. Bu nedenle Türkiye bu başarı hikayesinin dilden dile dolaşmaması için bile olsa, bir şekilde diz çöktürme çalışmaları devam edecektir. Buna hazırlıklı olmak zorundayız. Yani bizim için tehlike bitmediu2026
Bu saatten sonra ne olabilir?
Uluslararası kurum ve kuruluşlar devreye girecektir. Bunlar özellikle hukuk kuruluşları olacaktır. Zira herkes yargı makamlarının kararlarına saygı göstermenin önemi ile yetiştirilmiştir. Mümkünse bu kurullar kimsenin etki etmeyeceği şekilde oluşturulmalıdır. Bu kurullar BAĞIMSIZDIR! Bunun ilk adımını Rıza Zarrab ile ilgili ABD'de açılan dava ile gördük. Bu dava ile ilgili olarak Hollanda'da 2 Türk hakkında ABD yargı makamlarının kararı ile işlem yapıldı. 17-25 Aralık hani Türkiye'deki yolsuzluk soruşturmalarıydı?(http://sosyal.hurriyet.com.tr/yazar/tolga-tanis_322/zarrab-sorusturmasi-avrupaya-sicradi_40215580 )
Bitti mi? Bitmedi. "Ülke menfaati için çalışan herkes" küresel çıkar sahipleri ile öyle ya da böyle ters düşmek zorundadır. Bunun neticesinde de ya yargı kararı ile ya darbe ile ya da başka bir yolla durdurulmak zorundadır.
Çözüm ne olabilir? Birliku2026 Yenikapı ruhuu2026 Bakın bu birliği dağıtmak adına herkes devrede. En yumuşak nokta olan yer ile görüşmeler de başladı. Bazıları örtülü, bazıları açık olarak yapılıyor bu görüşmelerin. Beklersek yanlış yaparız. Birlik için çalışmak her gün en aykırı görüş ile bile olsa tanımak, anlamak üzerine kafa yormak zorundayız. Bunu yapmak darbeye maruz kalmaktan daha zor olmasa gerek! Zira yarın çok geç olabiliru2026@CavitTatli
