Kurban Bayramı ve Et Fiyatları
Üniversite eğitimimin ilk yılında, "Genel Ekonomi" ve "Tarım Ekonomisi" derslerini aldım. Bu dersler en sevdiğim dersler arasındaydı. Derste ürün fiyatları ile talep arasındaki ilişkiyi "Arz ve Talep Kanunu" olarak şöyle öğrenmiştik: "Fiyatlar artarsa arz artar, fiyatlar düşerse arz (üretim) azalır." "Bir malın fiyatı düştükçe o mala olan talep artar, fiyat yükseldikçe o mala olan talep azalır." Ancak bu kural tarımsal ürünler için tam da bu şekilde işlememektedir.
Tarımsal ürünler için şu kural geçerlidir: "Tarımsal ürünlerin kısa dönemde arzı ve talebi çok az elastiktir. Bu durumda piyasada ürün fiyatını belirleyecek tek unsur taleptir."
Konumuz olan et dolaysıyla etin elde edildiği büyük ve küçükbaş hayvanlara bu kuralı uyguladığımızda şöyle düşünmemiz gerekir:
Kısa dönemde hayvan sayısını artırmak mümkün değildir. Örneğin gelecek hafta kurban bayramı var (yüksek bir talep olacak) diye hayvan arzını bir haftada artırmayız. Yani hayvanın doğum, büyüme vs gelişme özelliklerini kısaltarak pazara arz etme ihtimali yokturu2026
HAYVAN SAYISI NE YÖNDE DEĞİŞTİ?
Tarımsal ürünlerin arzını garanti altına almak için orta ve uzun vadeli planlar yapılmalıdır. Bu planların T.C. Hükümeti tarafından yapılıp yapılmadığı hayvan sayısına bakarak daha iyi anlaşılabilir:
Sığır koyun ve keçi sayısı toplamda 2002'de 41.757.298 adet iken, 2016'da 55.409.387 adete yükselmiştir. Yani son 15 yılda toplam hayvan sayısı % 32,7 oranında artmıştır. Türkiye nüfusu ise 2002'de 68,5 milyon kadar iken 2016'da 79,8 milyona yükselmiştir. Aynı yıllara ait nüfus artış oranımız % 16,5 olarak gerçekleşmiştir. Bu verilere göre hayvan sayısı ve hayvansal ürünlerin arzını iyileştirmeye yönelik tedbirlerin alındığını söylemek mümkündüru2026
Hayvan varlığımız dikkate alındığında kurbanlık standardına sahip yeterli miktarda hayvanın (kurbanlığın) var olduğunu da söylemek mümkündür. Nitekim son birkaç yılda 850 bini büyükbaş, 2.7 milyonu küçükbaş olmak üzere 3,5 milyon baş civarında hayvanın kurbanlık olarak kesildiği ilgililerce ifade edilmektedir. Ülkemizin hayvan varlığı dikkate alındığında kurbanlık hayvan ihtiyacında bir sorun beklenmemelidiru2026
ET ÜRETİMİu2026
Toplam hayvan sayısındaki artış et üretimine de yansımıştır. Kırmızı et üretimi 2002'de 420.595 ton iken 2016 yılında 1.173.042 tona; beyaz et üretimi ise 2002'de 696.187 ton iken 1.879.018 tona yükselmiştir.
Et üretimi ve nüfus rakamları birlikte değerlendirildiğinde, 2002'de kırmızı ve beyaz et toplamı yılda fert başına 15-17 kg civarında iken 2016 yılında 38 kg'a yükselmiştir. Yani et üretimi geometrik olarak artmıştır. Bu olumlu gelişme gelecek için önemsenmelidir.
Arzdaki artmaya rağmen fiyatların sürekli yükselmesi halkımızın et ve et ürünlerine yüksek bir talep gösterdiğine işaret etmektedir.
TARIM ÜRÜNLERİ FİYAT ENDEKSİ
TÜİK'in 'Tarım Ürünleri Üretici Fiyat Endeksi, Temmuz 2017' raporuna göre, bir önceki aya göre canlı hayvanlar ve hayvansal ürünlerde %0,94 artış belirlenmiştir. Bu sonuçlar sorunun Ağustos 2017'de hala devam ettiğini göstermektedir.
Perakende et fiyatlarının yüksek olması kamuoyunun gündemini bir süre daha meşgul edecektir.
Kurban Bayramına doğru kurbanlık hayvanlara olan talep daha da artacaktır. Artan kurbanlık talebi nedeniyle piyasa fiyatlarının yükselmesi de söz konusudur. Bu noktada "Talep Kanunu" hatırlanmalıdır: "Bir mala olan talep artarsa, o malın fiyatı yükselir." Bu nedenle bundan yararlanmak isteyen fırsatçılara (spekülatörlere) karşı önlem alınmalıdıru2026
KURBAN BAYRAMI
Diyanet İşleri Başkanlığı kurbanı, ibadet maksadıyla, belirli şartları taşıyan hayvanı, Kurban Bayramı günlerinde usulüne uygun olarak kesmek olarak açıklamıştır. Kurban Hanefi Mezhebine göre vacip, diğer mezheplere göre ise, sünnet-i müekke'dir. Dini kaynaklarda Peygamber Efendimizin kurbanını daima kestiği ifade edilmektedir.
Kurban; koyun, keçi, sığır, manda ve deveden olur. Bunların dışındaki hayvanlar kurban olarak kesilemezler. Ülkemizde sığır, koyun ve keçinin kurbanlık olarak kesimi yaygındır.
Kurban etinin nasıl değerlendirileceği de önemli bir konudur. Hadislerde kurban etinin üçe taksim edilip, bir bölümünün kurban kesmeyen yoksullara dağıtılması (talepten yoksun kalanlar), bir bölümünün akraba, tanıdık ve komşularla paylaşılması, bir bölümünün de eve ayrılması tavsiye edilmiştir.
Ailenin ihtiyaç durumuna göre etin tamamı evde bırakılabileceği gibi, toplumda muhtaçların arttığı dönemde kurban etinin çoğunun hatta tamamının dağıtılması uygun olur. Yani merhum babamın (Halil İbrahim Güvenç) deyimi ile "kanı dışarı eti içeri" yapılmamalıdır.
Bayramlar mutlu günlerdir. Bu günlerde varsa kırgınlıklar karşılıklı adımlar atılarak barışma, birlik ve beraberlik tekrar kazanılmalıdıru2026
Son söz olarak Kurban Bayramının başta Müslüman kardeşlerimiz olmak üzere insanlığa hayırlı olmasını, ülkemiz ve dünyamıza huzur getirmesini dilerimu2026