Kur'an İklimi
Allah (cc), insan ile olan ilişkisini ilk peygamber Hz. u00c2dem'den son peygamber Hz. Muhammed'e kadar devam eden vahiy silsilesi ile en üst düzeyde tutmuş ve insanın hayatını en mükemmel biçimde düzenlemiştir. Böylelikle temel görevlerini ve asli yaratılış amacını kavrayan insana ilahi buyruklar vasıtası ile hem bu dünyasını hem de ahiret hayatını imar edecek ulu00fbhiyet, melek, kitap, nübüvvet, ölümden sonraki hayat gibi bilgiler ilk kaynağından ulaştırılmıştır. Son kitap Kur'an-ı Kerim ise kıyamete kadar insanlığın ihtiyacını giderecek ölçüde gönderilmiştir.
Kur'an-ı Kerim, geldiği asra hitap ettiği gibi asırlar sonrasına da cevap üretecek mahiyette, bütün insanlığa kurtuluş yolunu gösteren hidayet rehberidir.
Kur'an-ı Kerim, varlıklar arası ilişkiler, Allah-evren ilişkisi, insan-insan ilişkisi ve insan-evren ilişkisi konularında da detaylı bilgi verir.
Kur'an-ı Kerim; insanların her okuduğunda Yaradan ile irtibata geçmiş sayıldığı mübarek bir kitaptır.
Kur'an-ı Kerim; ilahi bir üslup ve akışkanlık içeren şifa kaynağı şanı yüce bir kitaptır.
Kur'an-ı Kerim, hiçbir tercümeyle hükmüne kadir olunmadığı, mucize, ilahi bir kitaptır.
Kur'an-ı Kerim; nazil olduğu andan kıyamete kadar insanlığa cevap olan, onu öğrenen ve öğretenin insanların en hayırlısı olduğu, okuyanın sinesine nebevi ahlakın yerleştiği ilahi ışık ve nur kitabıdır.
Kur'an-ı Kerim; hisli bir şekilde okunduğunda okuyanı ruhen yücelten bir rehber, takva sahipleri için de bir hidayet ve öğüt kitabıdır.
Kur'an-ı Kerim, iman eden toplum için bir rahmet kitabıdır.
Kur'an-ı Kerim; Müslümanların ebedi kanunu, şanı yüce, en son ve en mukaddes kitaptır.
O'na uyduğumuz dönemler dünyaya hakim olduğumuz dönemlerdir. O'ndan ve O'nun sahibinden güç aldığımız zamanlar bütün güçlere galebe çaldığımız zamanlardır. O'nu rehber edindiğimizde başka rehbere ihtiyaç duymamışızdır. O'na danıştığımızda bütün zorlukları aşmışızdır. Çünkü O bizim hayat rehberimiz olarak gönderilmiştir.
Tarihimizde iyi ve kötü günlerimiz olmuştur. Hatırlamak istemediğimiz günlerdir 28 Şubat dönemi. Bütün dini ve milli değerlerimizin silinip atılmak, imansız, kitapsız ve rehbersiz bırakılmak, geleceğimizin karartılmak istendiği bir dönemdi ve bunu kurgulayanların bin yıl süreceğini iddia ettiği bir dönemdi o dönem. Sadece İmam-hatiplerin önü kesilmemiş, aynı zamanda bütün Kur'an Kurslarının da kapılarına kilit vurulmuştu. Dedelerimizin gözü yaşlı anlattığı ahırlarda Kur'an okuma dönemlerini farklı açıdan biz de yaşadık. İmam-Hatiplerden mezun olanların üniversitelerde puan olarak önlerinin kesildiği, üniversite kapılarında çocuklarımızı dinlerinden ve inançlarından koparmak için o utanç verici ikna odalarının kurulduğu, başını örten kızlarımızın okullara, tesettürlü kadınlarımızın hastanelere alınmadığı, Müslümanım demenin neredeyse yasaklanacağı günleri bu ülke ve bu millet acı bir tecrübe olarak yaşadı.
Ak Parti iktidarı ile bütün bu utanç verici işler bir bir temizlendi ve herkesin özgür bir şekilde yaşayacağı ve okuyacağı günlere ulaştık. Elbette kolay olmadı bu günlere gelişimiz. Büyük bedeller ödendi bunun için. Hayatları kararan insanlar oldu. Eğitim hayatları biten gençler oldu. Kuyruklarda ölen hastalarımız oldu. Başka ülkelerde okuma mecburiyetinde kalanlar oldu. Oldu da oldu.
Elhamdülillah ki bu gün camiler ve Kur'an Kursları cıvıl cıvıl çocuklarımız ile dolup taşıyor. Okulların tatile girmesi münasebetiyle bütün Kur'an Kursları Yaz Okulları adıyla harekete geçti ve Kur'an eğitimi başladı. Sadece Kur'an eğitimi değil, onun yanında yabancı dilden el sanatlarına, musikiden resime, Peygamberler tarihinden spora, yüzmeden gezilere kadar onlarca faaliyetle süslü bir dönem Buna STK'ların ve diğer kuruluşların da çalışmaları eklendiğinde adeta ülke sathı baştan sona Kur'an iklimine girmiş gibi. Çocuklarımız hem sosyal aktivitelerle dolu bir yaz dönemi yaşayacak, hem hayat rehberi Kur'an-ı Kerimi öğrenecek ve hem de peygamberimizin hayatını kavrayacaklardır.
Bu güzel günlerin kıymetini bilmemiz ümidiyleu2026
