Dolar (USD)
34.49
Euro (EUR)
36.23
Gram Altın
2961.86
BIST 100
9367.77
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE
27 Mart 2015

Kul hakkı 'haram lokma' değil mi?

2010 KPSS'deki yolsuzluğa ilişkin soruşturmada insanı dehşete düşüren ayrıntılar ortaya çıkıyor.

İptal edilen 2010 KPSS sınavındaki hırsızlığı TÜBİTAK'ın bilirkişi raporu çözdü.

Bilirkişi raporuna göre mesela;

Karı-koca ve akraba olan yüzlerce insan farklı yerlerde girerek aynı puanı almış.

Bir yıl önceki KPSS'de en alt sırada yer alan biri ertesi sene Türkiye birincisi olmuş.

Aynı apartman ve aynı siteden yüzlerce insan sınavda tam puan çekiyor.

Kitapçığa yanlış hesaplama karalayıp doğru sonucu işaretlemişler.

Kitapçık üzerindeki yazılar silinip değiştirilmiş.

Delil kitapçıklar imha edilmiş.

Eğitim Bilimlerinde 120 soruda 120 yapan yüzlerce kişi karı koca aynı dershane öğretmeni.

***

Başsavcılığın açıklamaları ise daha da enteresan.

Başsavcılık aynen şöyle dedi:

"KPSS tarihinde hiçbir dönemde Eğitim Bilimleri Alanında 120 sorunun 120'sini ve 119'unu doğru cevaplayan olmadığı halde, 2010 sınavında 350 kişinin 120 sorunun 120'sini de doğru cevapladığı görüldü. Bu 350 kişinin 70'inin karı-koca, 23'ünün akraba, 52 adayın ise aynı adreste veya aynı apartman, site veya sokakta ikamet ettiği anlaşılmıştır."

***

Soruşturmayı yürüten savcıyı bile telefonla arayıp tehdit edebiliyorlar. Ki bu tehdit eden şahıs da öğretmenmiş ve şu anda gözaltında. Dönemin bu davaya bakan savcısı, tüm bilgileri, sonuçları, delil olacak kitapçıkları imha ettirmiş. Ki halen bu savcı görevde!

Öyle organize bir yapı var ki karşımızda, dehşet.

KPSS zanlılarının ifadeleri bile kopya çıkmış. Hepsi "Görmedim, bilmiyorum, haberim yok" diye birbirinin kopyası ifadeler vermişler.

Buna karşın kopya skandalının kilit isimlerinden birin "itirafçı" olduğu ve tüm pisliği ayrıntılarıyla mahkemeye anlattığı ifade ediliyor.

Karı-koca 100'ün üzerinde soruyu doğru cevaplayanlar da farklı okullarda sınava girmeleri rağmen, yanlış sorularda bile eşleriyle aynı şıkları işaretlemişler

***

Zaman gazetesi ve STV'nin yöneticilerinin ifadeye çağrıldığı günleri, Paralel emniyetçilerin gözaltına alındığı anları hatırlayın. Tüm Paralel Yapı özellikle kadınları emniyetin ve adliyenin önüne yığarak Cevşenli şovlar yaptırmıştı.

Fakat nedense Paralelci polislere bile gösterdikleri bu 'Dini hassasiyeti' KPSS hırsızlarına göstermediler.

Paralel medyanın, adliye ve emniyet önündeki geleneksel canlı yayın şovları da bıçak gibi kesildi.

Çünkü haram yemekten bile daha ağır bir kul hakkına girme eylemi olan bu hırsızlığın savunulacak yanı olmadığını biliyorlar.

***

Başbakan Ahmet Davutoğlu, Fethullah Gülen'in 1 numaralı şüpheli olduğu KPSS soruşturmasını değerlendirirken tam da bahsettiğimiz dini cemaat iddiasındaki bir yapının en büyük dini hassasiyet gerektiren 'Kul hakkı' konusuna değindi.

Başbakan, "Çalınana sorularla elde edilen makamlar GDO'lu ürünler gibidir. Kendi tanıdığınızı bu yolla bir yere getirip devleti denetim altına almaya çalışacaksınız. Biz buna izin vermedik, vermeyeceğiz" dedi.

***

İnşallahu2026

Savcılık raporunda belirtildiği gibi "Yüz binlerce kişinin örgütlü bir biçimde yürütülen kopya faaliyetiyle haksızlığa uğratıldığı tespit edilmiş" durumda.

Millet, evlatlarının geleceğini çalan, kendi cemaatlerinden ve devlette A tipi kadrolara yerleşsin diye soruları çalıp onlara veren Paralel Yapı'nın hırsızlıklarının hesabının biran önce sorulmasını bekliyoru2026