Kudüs'ün Özgürlüğü Türkiye'nin Özgürlüğüdür !
Kudüs'ün özgürlüğü ümmetin özgürlüğüdür !
Bir çokları bu cümleyi sloganik bir ifade olarak söylüyoruz zannediyor. Aynı "Türkiye ümmetin ümidi, dayanağı, son kalesidir" deyişimizi hamaseten söylediğimizi düşündükleri gibi. Halbuki, hadiseleri, yani geçmişin muhasebesi, anın muhakemesi ve geleceğe dönük hamlelerin doğru bir bakış açısıyla değerlendirmesi yapıldığında, bu sözlerin hakikat olduğu görülecektir.
"Hadiseler Türkiyeyi tarihi misyonunu üstlenmeye zorluyor." Diyen Mütefekkirin sözünü başa alarak, Cumhurbaşkanımızın da ifade ettiği gibi, "ya olacağız ya öleceğiz." Oluş yolumuz ise bu misyonu üstlenmekten geçiyor.
Manen meselenin ehemmiyeti herzaman dile getiriliyor bu yüzden Kudüs'ün bizim için ne kadar mukaddes olduğunu "Kudüs davası için can vermeyi cana minnet biliyoruz" diyerek geçelim. Meseleye siyasi cephesiyle ele alarak aslında bu günlerde Kudüs'te yaşananların direk Türkiyeyle alakalı olduğunu izah etme niyetindeyiz.
Libya, Mısır, Irak ve en son Suriye'de yaşanan işgal, katliam ve yıkımla beraber vatanımızı işgal etme girişimi olan 15 Temmuz saldırısını birbirinin ardı sıra gelen Haçlı Siyonist saldırısı olarak değerlendirilmeli.
Halihazırda sınırımızda kurulmak istenen PKK devleti ve kurulmak istenen bu devletle Fırat sınırına kadar bir hat çizmek istediklerini görmek için de kahin olmaya gerek yok. Çünkü bu hedef, Siyonist Yahudilerin Arzı Mevud hayalini gerçekleştirme planının bir parçasıdır.
15 Temmuz işgal girişiminin akıbeti henüz belli değil iken CIA kuruluşu Stratfor'un "Yurtta Sulh Konseyinin aldığı ilk karar: TSK, kuzey ırak ve bölgedeki askeri varlığına son vermek oldu" açıklaması ve ardından sınır bölgelerinden yapmayı planladıkları saldırı hazırlıklarının ortaya çıkışı da bununla alakalıdır.
Siyonistlerin Arzı mevud'a ulaşmalarının ana şartı Kudüs'ü, Aksa mescidini yıkarak yerine Süleyman Tapınağını kurmaktan geçiyor. Bunu gerçekleştirebilmek içinse Kudüs'ü işgal etmeleri gerek.
Suriye'de Irak'ta Mısır'da Afganistan'da hasılı, bütün Müslüman coğrafyada yaşanan işgallerin savaşların soykırımların sebebi Müslümanlarla yapacakları nihai hesaplaşma zamanı, karşılarında sağlam ordusu ve birlik içinde milleti olan bir Müslüman güç bırakmamaktı. 15 Temmuz işgal girişimi ve hala devam eden ihanetlerin sebebi budur.
Ümmetin özgürlüğü, bzim özgürlüğümüz ve ülkemizin bütünlüğünü koruma hamlemiz Kudüs'ün özgürlüğüyle doğrudan alakalıdır.
İşgalci Siyonistlerin Kudüse yaptıkları her saldırı Arzı Mevud hayalini gerçekleştirme yolunda attıkları bir adımdır. Arzı Mevud ise Türkiye de dahil Müslüman coğrafyanın işgali demek...
Filistinin yiğit evlatları canları pahası korumaya çalışıyor Mukaddes topraklarımızı. Ama asıl savunma, Türkiye olarak Müslüman ülkelerin birliğini tesis ederek haçlı Siyonist saldırılara gereken cevabı vermekle yapılabilir.
Bunu yapabilmek içinse içimizdeki haşerelerden kurtulup kendi dirliğimizi sağlamaktan başka yol görünmüyor.
Peygamberler şehri Kudüs, çevresiyle beraber aziz kılınmış Mescidi Aksa özgür olana dek, ne biz ne de Müslüman Coğrafya özgür olamayacaktır.
Bütün işgalci zalimlerden yaptıkları zulümlerin hesabı sorulup def edilene kadar da mücadele bitmeyecektir.