Kredi Ve Kredi Kartlarına İlişkin Yeni Düzenlemeler-2
Dünkü yazımda kredi ve kredi kartlarına ilişkin yeni düzenlemeye yer vermiştim.
Bugün de bir değerlendirme yapalım.
Bilindiği üzere geçtiğimiz günlerde kredi derecelendirme kuruluşu Moody's notumuzu düşürdü.
Sebebi siyasi olsa da sonucu ekonomik olacaktır.
Bu bakımdan kredi kartlarına yapılan düzenlemeler iç tüketimi arttırma açısından doğru bir zamanda yürürlüğe girdi.
Her ne kadar iç tüketime dayalı büyüme modeli uzun vadede yararlı olmasa da bu süreçte ara çözüm olarak ideal.
Düzenlemede dikkat çeken değişikliklere bakalım.
"u2026u2026Bu maddenin yayımı tarihi itibarıyla kredi kartlarının mevcut borç bakiyeleri kart hamilleri tarafından talep edilmesi durumunda en fazla yetmiş iki ay ile sınırlı olmak üzere taksitlendirilebilir. Her aya düşen taksit tutarı ilgili ayın asgari ödeme tutarına ekleniru2026.."
Yani ödeyemediğiniz(takibe düşmemiş) ya da ödemekte zorluk çektiğiniz kredi borcunuz varsa yeniden yapılandırmaya giderek 72 ay (6 yıl) içinde ödenebileceksiniz. "Yayım tarihi itibarıyla" demek, 27 Eylül 2016'dan önceki borçlarınız için geçerli olması anlamına geliyor. Yani bugün kredi kartından para çekip 72 aya bölemiyoruz. Bugünden itibaren kullanacağınız kredilerde ise kredi kartından çekimde 12 (önceden 9'du) ay, tüketici kredisinde ise 48 (önceden 36'ydı) ay taksit imkanı var.
Hangisi daha avantajlı diyemiyoruz çünkü düzenlemede faiz oranı belirtilmedi yani bankanın inisiyatifinde. Bu konuda bakanlık devreye girmeli, borcu olanın gelirine göre bir faiz oranı belirlemeli.
Özellikle geçim sıkıntısı yüzünden kart borcunu diğer kartından nakit avans çekerek kapatanlar bu haktan mutlaka yararlanmalı.
Düzenlemede yer alan "havayolları, seyahat acenteleri, konaklama" yani genel anlamda turizm harcamalarında taksit sınırı 9 ay. Son zamanlarda çeşitli sebeplerden dolayı turizm gelirlerimizde bir düşüş oldu. En azından yaza doğru yeni bir düzenlemeyle taksit sayısının arttırılması bu sektöre bir nebze katkı sağlayabilir.
Bir diğer husus da "Kredi kartlarıyla gerçekleştirilecek telekomünikasyonu2026 ürünlerinin alımlarında taksit uygulanamaz"ifadesi.
Telekomünikasyon kapsamında vatandaşı en çok ilgilendiren konu ise akıllı telefonlar.
Günümüz koşullarında internete elverişli olmayan telefon kullanımı neredeyse kalmadı.
Fiyatları bin liradan başlayan bu malın, taksit olmadan tek çekimde satılması ister istemez tüketiciyi farklı uygulamalara itiyor.
En yaygın olanı, telefonun fiyatına sözde 100 lira deyip, aksesuarına(kılıf gibi) telefonun asıl değeri kadar fiyat etiketi koymak. Böylelikle 2 bin liralık kılıfı bölebildiğin kadar böldürmek. Tam kılıfına uydurulmuş bir durum. Taksit yapılmamasının sebebi ise telefonun taksitle alınıp, kutusunu açmadan satıp paraya çevrilmesi. Bunun önüne yurtdışındaki uygulamaya benzer gibi şekilde geçilebilir. Mesela sadece telefon hattına cihaz verilmesi gibi.
Konu daha uzayacak, somut olarak uygulanmaya başlasın, önümüzdeki günlerde yeri geldikçe tekrar değiniriz.
Sadece şunu dile getirmek istiyorum.
Bu tür düzenlemeler yapılırken onlarca ekonomik veri dikkate alınıyor.
Ne yazık ki asıl muhatap olan vatandaşın ödeme gücü, yaşam biçimi, sosyal ihtiyaçları ikinci plana atılıyor. İhtiyaçlarını ertelemek istemeyenler kendince günü kurtaran çözümler buluyor. Zihniyetimiz bu yönde gelişiyor. Ve daha sonra hayatın her alanında önce kurnazlık düşünülüyor, iyi niyetliler de buna ayak uydurmak zorunda kalıyor. Umarım insanlara hata yapma şansı tanımayan bir sistem bir gün rayına oturur.