Dolar (USD)
32.48
Euro (EUR)
34.87
Gram Altın
2431.22
BIST 100
9716.77
02:17 İMSAK'A
KALAN SÜRE

25 Eylül 2016

Köşeye Sıkıştılar

Geçtiğimiz Pazartesi günü 71.si düzenlenen Birleşmiş Milletler genel kurulu için Amerika'nın New York şehrine gelen Türkiye heyeti, bir hafta boyunca, gerek değişik ülkelerin devlet ve hükümet başkanlarıyla, gerekse çeşitli sivil toplum kuruluşları ve iktisadi ve siyasi çalışma grublarıyla çok verimli temaslarda bulundu.
İlk andan itibaren yaku00eenen takip etmeye çalıştığım heyetimizde, hem bakanlarımız hem diğer misafirlerimizle görüşme imkanım oldu.
Başta Cumhurbaşkanı Erdoğan, Birleşmiş Milletler'de yaptığı 'demokrasi, insan hakları, adalet' ve özellikle 'dünya beşten büyüktür' konuşması, dünyanın her tarafında geniş ve müsbet yankı bulurken, mazlum devleterln adalete olan inancı için de umut oldu. Hatta bu umut ve mesajın yankısı sadece bu devletlerle mahdud olmayıp tüm dünya insanlarını kuşattığını söylemek abartı olmaz kanaatindeyim.
Aynı zamanda Amerika gündemini meşgul eden Başkanlık Seçimi, Kuzey Karolayna eyaletinin başkenti Charlotte'de yine bir siyahinin polis tarafından vurularak öldürülmesi sonucu, 22 Eylül'den bu yana bu meseleye yoğunlaşmış durumda. Ben bu yazıyı yazarken de Washington eyaletinde en az 4 kişinin daha öldürüldüğü haberi geldi.
Zaten daha önce yazmıştım. Resmi rakamlara göre Amerika'da yılda ortalama 35000, evet, Otuz Beş Bin kişi öldürülüyor!
Günlerdir süren numayişlerde öfke gittikçe artarken, şehirde olağanüstü hal ile sokağa çıkma yasağı uygulanmaya başlandı. Ancak Eyalet yetkilileri ne Trump'ın, ne de Clinton'ın şu halde şehre gelme arzularının uygun ve emniyetli olmadığını, aksine öfkeyi arttıracağını, yapılacak en son şey, siyasilerin şehre gelmesi olur yönünde görüş bildirdiler.
Böyle bir ortamda Türk heyetinin öteden beri altını çizdiği konular, titizlik ve incelikle muhataplarına aktarıldı. Başta FETÖ'nün iadesi konusunda bizzat Adalet Bakanı Bekir bey heyette yer aldı ve gerekli dosya, evrak, hasılı hukuki tüm bahaneleri ortadan kaldıracak delilleri ilgili makamlara iletti. Hatta Amerika Başkan Yardımcısı Biden'in delillerin beklediklerinden daha güçlü ve FETÖ liderinin tutuklanması için yeterli göründüğünü, söyledi. Benim, "İade için belirli bir zaman öngörünüz var mı?" soruma, "Biz gerekeni yaptık, artık onlar kendi hukuki çerçevelerinde bu soruşturmayı bir an önce başlatıp gereğini yapmalılar" dedi.
Suriye'de 'güvenli bölge' konusunda da net mesajlar her yerde yine en üstten başlayarak, Erdoğan tarafından verildi, ve '5000 kilometrekarelik alanı kapsamalı' diye hedef ortaya kondu. Ancak Türk ordusunun, nerde, ne zaman duracağı veya geri dönüp dönmeyeceği konusunda bir taahhüt verilmedi.
Mülteciler konusunda da, Türkiye'nin herşey bir tarafa 'insanlık' adına kapılarının tarih boyu hep açık olduğu vurgulandı.
Tekrar FETÖ'ye dönersek, yine Erdoğan'ın Türk toplumuna söylediği, her ortamda hususen 15 Temmuz ve genel olarak FETÖ'nün terörünü Amerikalılar'a anlatılması oldu. Bu yönde 24 Eylül Cumartesi Miami'de Dışişleri Bakanı ile biraraya gelen Büyükelçi ve konsoloslar bu çalışmaları değerlendirip, daha etkili 'FETÖ terörünü anlatma' noktasında neler yapılmalı konusunu ele aldılar.
Bunun dışında, Amerikalı ve Avrupalılar'da gözle görülür ve net bir FETÖ terörünün kabullenmesinden söz edebiliriz. En azından ben ne kimseden artık bu FETÖ'yü savunduklarını gördüm, ne de duydum. Oysa bundan önce, hem ateşli savunanı çoktu, hem de gösteri falan yapıyorlardı! Türkler filan zaten semtlerine uğramaz olmuşlar. Tamamen tecrit olmuş yaptıklarından hesap verme korkusu içindeler.
FETÖ'nün çok da uzak olmayan bir gelecekte, en azından Amerikan mahkemelerince tutuklanma talebi kuvvetle muhtemeldir!
Son olarak Cumhurbaşkanı Balkan Ülkeleri Danışmanı Sabri Demir, basına yansıyan yanlış bir haberi düzeltmemizi istedi. Bosna Hersek Avrupa Birliği'ne üye olduğu yönünde çıkan haberlerin doğru olmadığını, henüz adaylığının kabul edildiğini ancak en kısa sürede üyeliğinin kabulünü beklediklerini söyledi.