Korono Günlerinde Bayram Namazı

Korono illetini, Rabbimizin bir musibeti mi yoksa bir nimeti mi?

Elbette ki 'musibet'...

Fakat ben bir yönüyle nimet olarak görüyorum. Korona illetinin ülkemizde yayılmaya başladığı günlerde bu vesile ile yazdığım bir yazıda şunları paylaşmıştım:

'Hapislik nasıl bir şeymiş, bir çok insan biraz olsun farketti.

Zengin fakir ayrımı olmaksızın, dünyada bir çok insan; kendi hapishanesine, gönüllü gönülsüz girmek zorunda kaldı.'

Evet bir çok Müslüman kardeşim, hapishaneye girmeden, hapisliğin bazı zorluklarını, kendi evlerinde rahat ortamlarda da olsa tattığına şahit olduk.

Bu yönüyle Rabbimin bir nimeti olarak değerlendiriyorum.

Korona, tüm dünyada olduğu gibi memleketimizde İSRAFIN büyük oranda azalmasına vesile oldu.

Hele son yıllarda tam bir GÖSTERİŞ ve RİYA KOKAN, bundan dolayı da BÜYÜK BİR GÜNAHA vesile olan LÜKS İFTAR DAVETLERİ Koronadan dolayı yapılamadı. Elhamdülillah...

Korona BATI İNSANININ çoğunluğunun İKİ YÜZLÜLÜĞÜNÜ, Doğu toplumlarının ve özellikle de memleketimin insanlarının YARDIMLAŞMA faziletini DAHA YOĞUN olarak yaşanmasına vesile oldu.

Buna benzer daha bir çok unsur sıralayabiliriz, bu kadarla yetinip, esas meramımıza gelelim.

Son bir haftadır, Bayram namazının evde kılınıp kılınamaması hususu tartışılmakta.

Memleketimizdeki Müslümanların büyük çoğunluğu Hanefi mezhebinden, Kürt ve Arap kardeşlerimizin büyük çoğunluğu ise Şafii mezhebinden. Iğdır, Çorum gibi bazı vilayetlerimizde Şii İsna Aşeriyye mezhebine mensup kardeşlerimiz var.

Bayram Namazı Hanefi mezhebine göre Vacip, Şafii mezhebine göre sünnettir.

Hanefilere göre Cuma'nın vucubunun ve sıhhatinin şartları aynen Bayram namazları için de geçerlidir.

Cuma'nın sıhhatinin şartlarından birisi de namaz kılınacak yerin (caminin) herkese açık olması gerekir.

Evlerimiz bu şarta uygun değil.

Peki evlerimizde, Bayram namazı kılabilir miyiz?

Korona illetinden dolayı, devlet sokağa çıkma yasağı koyduğu için, zaruret meydana gelmiştir.

Evler herkese açık olmamasına rağmen, bu zarurete binaen aile fertlerimizle birlikte, evlerimizde Bayram namazını kılabiliriz.

Bayram namazının vakti ve kılınışı

Bayram namazının vakti, ne zaman?

Güneşin doğuşundan 40 dakika sonra, Bayram namazının vakti girmiş olur. Vakit girdikten sonra, namaz kılacağınız odaya geçersiniz.

Erkekler önde, çocuklar ortada kadınlar geride olacak şekilde saf düzenine geçilir.

Niyetler yapıldıktan sonra İmam Allah-ü Ekber diye tekbir getirip ellerini bağlar ve Sübhaneke duasını okur. Bittikten sonra 2 kere Allah-ü Ekber diyerek ellerini yan tarafa salar, 3. tekbiri getirdikten sonra ellerini bağlar ve Euzü besmele çekerek Fatiha ve zamm-ı sureyi sesli okur. Zamm-ı surenin bitiminde Allah-ü Ekber diyerek rukua ve daha sonra secdeye gider.

Secdelerden sonra ikinci rekata kalkar. Fatiha ve zamm-ı sureyi okuduktan sonra 3 kere Allah-ü Ekber diyerek tekbir alıp ellerini yan tarafa salar, dördüncü tekbirden sonra rukua gider, daha sonra secdeleri yapar ve oturur. Tehiyyatı, Allahumme salli, Allahumme Barik ve Rabbena Atina dualarını diğer namazlarda olduğu gibi okuyarak önce sağa, sonra sola selam vererek namazı bitirmiş olur.

Namazın bitiminde "Allahu ekber Allahu ekber. Lailahe illellahu vellahu ekber. Allahu ekber ve lillahilhamd." diyerek tekbirler getirilir.

Bu vesile ile Ramazan bayramınızı tebrik ediyorum.

Rabbim ilk kıblemiz Mescid-i Aksa'nın, Siyonistlerin zulmünden kurtulup özgürleşmesini ve Mescid-i Haram'ın, Mescid-i Nebi'nin de zalimlerin tasallutundan kurtulduğunu, bizlere görmeyi bir an evvel nasip eylesin. Amin...

Allah'a emanet olun...