Konut fiyatlarındaki artış yüzde 60'a yaklaştı
TCMB'nin verilerine göre; 2021 yılı Aralık ayında bir önceki aya göre yüzde 7,9 oranında artan konut fiyat endeksi (KFE), bir önceki yılın aynı ayına göre nominal olarak yüzde 59,6, reel olarak ise yüzde 17,9 oranında arttı.
Türkiye konut piyasasındaki fiyat değişimlerini takip etmek amacıyla oluşturulan bu endeks ülke genelinde yeni ve yeni olmayan konutları kapsıyor. Büyükşehirlerdeki yeni konutlar incelendiğinde ise fiyat artışlarının çok daha fazla olduğu görülüyor. Yeni konutlardaki fiyat artışı Türkiye genelinde yüzde 66,6, İstanbul’da yüzde 71,6, Ankara’da yüzde 65,8, İzmir’de ise yüzde 62,4 olarak gerçekleşmiş.
Bu endeksteki yeni konut kavramı, yapım yılı son iki yıl olan konutlar için geçerli bir ifade. Ancak ev ilanlarındaki konut fiyatlarındaki artışlara bakıldığında İstanbul gibi özellikle deprem kuşağında yer alan şehirlerde deprem yönetmeliğine uygun şekilde yapılmış 20 yıllık evlerin de yeni konutlar kadar rağbet gördüğü anlaşılıyor.
Konut fiyatlarındaki bu sert yükselişe neden olan bazı unsurları şu şekilde sıralayabiliriz:
İki yıldır süren küresel salgının konut fiyatları üzerindeki etkisi devam ediyor. Sadece ülkemizde değil tüm dünyada da fiyatların artması bu durumu teyit ediyor.
Kısıtlamaların yoğun olarak yaşandığı dönemlerde evde geçirilen sürelerin uzaması daha geniş konutlara olan talebi artırmıştı. İşi, uzaktan çalışmaya uygun olanların veya büyükşehirlerde yaşamaya mecbur olmayanların bir kısmı sahil beldelerine göç ettiler. Örneğin TR 32 (Aydın, Denizli, Muğla) ve TR 61 (Antalya, Burdur, Isparta) bölgelerindeki sırasıyla yüzde 72,3’lük ve yüzde 69,2’lik fiyat artışları ortalamanın oldukça üzerinde gerçekleşmiş. Bunun yanı sıra güney kesimlere gidenlerin önemli bir bölümü de büyükşehirlerdeki evlerini kapatmıyorlar. Bu da arzın artmasına engel oluyor.
Bir diğer etkenin de küresel emtia ve enerji fiyatlarının yükselmesi ve buna bağlı olarak inşaat maliyetlerindeki yüzde 67’lik artışın fiyatlara yansıması olduğunu söyleyebiliriz. Buna ilaveten maliyetlerdeki bu artışın devam edeceğini bekleyenler de konut talebini öne çekiyor.
Döviz kurundaki artış neticesinde görece ucuzlayan konutlara, yabancıların ilgisi de artmıştı. Ancak yabancılara satılan konut sayısı, toplam konut satışları içindeki payı yüzde 4-5 civarında olduğu için bu durum fiyatları tahmin edildiği kadar çok etkilemiyor.
Konut kredi faiz oranları 0,64’lere gerilediğinde konut satışları rekor kırmış, fiyatlar da bu doğrultuda ciddi oranda artmıştı. Faiz oranlarının mevcut seviyesi, krediyle konut almaya çok da uygun olmadığı bu dönemde ise fiyatlar da bir düşüş gerçekleşmiyor. Sadece ipotekli konut satışları azalıyor.
En son açıklanan finansal yatırım araçlarının getiri oranları da aylık bazda enflasyonun altında kalmış ve yatırımcısına kaybettirmişti. Bu durum karşısında birikimlerini korumaya çalışanların bir kısmı da konuta yöneliyor.
Sonuç olarak konut fiyatlarındaki artış bir yerde duracak ve belirli bir süre (2-3 yıl) sonra enflasyona göre azalacaktır. Ancak konut fiyatlarının nominal olarak gerilemesi şu an için düşük bir ihtimal.